AK Parti, seçimler öncesinde 9 yeni ismi vitrinine kattı. Sosyal demokrat cephenin önemli isimlerinden Ertuğrul Günay ve Bülent Ecevit'in prensi olarak bilinen Haluk Özdalga, düzenlenen bir törenle AK Parti'ye katıldı. Başbakan Erdoğan, Günay ve Özdalga'nın yanı sıra Alevi kökenli yazar ve DYP eski Genel Başkan Yardımcısı Reha Çamuroğlu, DYP'li Milli Eğitim eski Bakanı Mehmet Sağlam, dünyanın en büyük yatırım bankası olan Merrill Lynch'de ekonomist olarak yıllardır görev yapan Mehmet
Şimşek, CHP Parti Meclisi eski üyesi ve SHP Edirne eski milletvekili Erdal Kalkan, eski CHP yöneticisi İbrahim Yiğit, ünlü karikatürist Salih Memecan'ın eşi Nursuna Memecan, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu üyesi ve Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi Ayşenur Bahçekapılı'ya da parti rozetini taktı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, seçimler öncesinde parti vitrinine kattığı 9 yeni ismi bugün partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda tanıttı. Grup toplantı salonuna partisinin yeni transferleriyle gelen Başbakan Erdoğan, toplantıda CHP eski Genel Sekreteri Ertuğrul Günay ile yanyana oturdu. Grup konuşmasının sonunda 'Şimdi size uzun soluklu yolculukta birlikte olacağımız 9 yeni arkadaşımızı tanıtacağım' diyen Erdoğan, daha sonra grup başkanlık koltuğuna oturarak, toplantıyı yönetti. Katılımcıları tek tek
anons ederek, özgeçmişlerini okuyan Başbakan Erdoğan, ilk olarak sosyal demokrat cephenin önemli isimlerinden Ertuğrul Günay'ı kürsüye davet etti. Erdoğan, Günay'ı 'Sosyal demokrat siyaset alanında düşünceleriyle hepimizin bildiği, uzun bir süreden bağımsız olarak siyasetin ve ülkenin temel sorunlarıyla ilgilendi' diyerek anons etti.
Partililerin yoğun alkışı eşliğinde kürsüye gelen Günay, salonu sağ elini yumruk yapıp, göğsüne koyarak selamladı. Günay yaptığı konuşmada, Başbakan Erdoğan'ın tarihin önemli bir anında ilettiği birlikte çalışma teklifini geniş bir danışma süreci sonunda, bugüne kadar inandıklarına aynı inanç ve kararlılıkla bağlı kalarak kabul ettiğini söyledi. "İçinde bulunduğumuz günlerde demokrasinin korunmasının en temel sorumluluk olduğuna inanıyorum" diyen Günay, ekonomik ve toplumsal gelişmenin bugünkü dünya
koşulları içinde ancak demokrasiyle sağlanabileceğini söyledi. Demokrasinin özgürlük ve adalet içinde insanca yaşamanın temeli ve tek güvencesi olduğuna dikkati çeken Günay, Türkiye'nin Anayasal biçiminin cumhuriyet olduğunu vurguladı. Cumhuriyetin kağıt üzerinde soyut bir kavram olmaktan çıkarılması gerektiğinin altını çizen Günay, cumhuriyetin demokrasinin karşıtı değil tamamlayıcısı, özü ve ruhu olduğunu dile getirdi. Günay, neden AK Parti'yi tercih ettiğini de şöyle açıkladı:
"Bugünün Türkiyesi'nde AK Parti'yi demokrasi içinde sağlıkla gelişebilmemizin bir güvencesi olarak görüyorum. AK Parti bugün Türkiye coğrafyasının hemen her yanından ve toplumumuzun hemen her kesiminden yaygın destek bulan neredeyse tek partidir. Anadolu'nun kılcal damarlarına kadar uzanan derin kabul, AK Parti'yi yeni dönemde yeni sorumluluklar altına sokmaktadır. Önümüzdeki dönemde AK Parti'nin bir yandan demokrasiyi kurumsallaştırmaya ve ekonomiyi geliştirmeye çalışırken öte yandan bu gelişmenin
nimetlerini bütün topluma yayacak yeni bir toplumsal dayanışma anlayışına öncülük edeceğine inanıyorum. Uzunca bir zamandır siyasete olan ilgisini hiçbir yetki sahibi olmadan sadece düşünceleri düzeyinde sürdüren mütevazı bir arkadaşınız olarak sayın Başbakan'ın şahsıma gösterdiği ilgiyi her zaman sonsuz bir saygıyla hatırlayacağım. Kendisine tekrar teşekkür ediyorum." Günay, sözlerini 'Allah bizi mahcup etmesin' diyerek tamamladı.
Bülent Ecevit'in prensi olarak bilinen, CHP eski yöneticisi Haluk Özdalga da törenle AK Parti'ye katıldı. Haluk Özdalga, önümüzdeki dönemde Türkiye'nin iki büyük hedef peşinde koşması gerektiğini düşündüğünü belirterek, bunlardan birincisinin ekonomi, ikincisinin demokrasi olduğunu söyledi. Özdalga, "Demokrasiyi her türlü sıkıntı ve zorlama karşısında dimdik ayakta durabilecek sağlam temeller üzerine oturtmamız gerekiyor. Sayın Başbakan'ın bize teveccüh buyurduğu bu daveti kabul ederken benim şu samimi
inancım büyük rol oynadı. Türkiye, bu iki büyük hedefin peşinde koşarken ona en etkin ve başarılı siyasi liderliği yapabilecek kurumun AK Parti olduğuna inanıyorum. Böyle bir liderliğe ülkenin şiddetle ihtiyacı olduğunu düşünüyorum" diye konuştu. AK Parti'ye katılan bir diğer isim de dünyanın en büyük yatırım bankası olan Merrill Lynch'de Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Bölüm Başkanı olarak görev yapan Mehmet Şimşek oldu. Şimşek, son birkaç yıldır Türkiye'de
ciddi bir heyecan olduğuna işaret ederek, bu heyecanın mimarının AK Parti olduğunu söyledi. Hükümetin hayata geçirdiği reformları öven Şimşek, AK Parti iktidarının Türkiye ekonomisini en yıldız ekonomiler arasına çıkardığını kaydetti. Türkiye'de ciddi bir paradigma değişimi olduğunu, bu zihniyet değişiminin Avrupa ile Türkiye arasındaki makası hızla kapatacağına inandığını vurgulayan Şimşek, "Böyle bir ekibin içinde bulunmaktan dolayı büyük heyecan duyuyorum" şeklinde konuştu. Türkiye Barolar Birliği
Yönetim Kurulu üyesi ve Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi Ayşenur Bahçekapılı da katılım töreninde yaptığı konuşmada, "Bana duyulan güvenden dolayı teşekkür ediyorum. Ben ülkemi sevdiğim için, ülkemin insanlarını sevdiğim için buradayım. Sorumluluk duygusu içinde hukukçu kimliğimle her koşulda gayret göstereceğim. Yolumuz açık olsun" dedi.
"TÜRKİYE KEMALE ERMENİN SANCILARINI YAŞIYOR"
Alevi kökenli tarihçi-yazar ve DYP eski Genel Başkan Yardımcısı Reha Çamuroğlu konuşmasına 'Hayli gecikmiş bir buluşma gerçekleşti' diyerek başladı. Türkiye'nin sancılı bir dönem yaşadığına işaret eden Çamuroğlu, bu sancıyı ergenlerin büyüme sancısına benzettiğini vurguladı. Çamuroğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye kemale ermenin sancılarını yaşıyor, Türkiye tamamlayamadığı modernleşme sürecini bitirmenin sancılarını yaşıyor. Bugüne kadar modernleşme sürecini güçlü devlet, güçsüz millet üzerine kuran yanlış anlayışın değişmesinin sancılarını yaşıyor. Türkiye'de güçlü millet, güçlü devlet anlayışının yaşanacağı geleceğe umutla bakıyorum. Bu yolu açan AK Parti'ye teşekkür ediyorum. Türkiye'nin partisine hoşbulduk diyorum." SHP Edirne eski milletvekili ve CHP Parti Meclisi eski üyesi Erdal Kalkan da, Başbakan
Erdoğan'ı 1994 yılından bu yana izlediğini hatırlattı. Yeni hükümeti de son derece dikkatle izlediğini belirten Kalkan, "Sayın Başbakan bu bahçede karanfilin de zambağın da nevruzun da yetiştiğini söyledi. Bir bunun için, iki çoğulcu olduğu için, üç demokrasiye inandığım için buradayım. Ama asıl kararımı etkileyen 27 Nisan 23.20'dir. O gün dehşet içinde izledim. Aileme yarın hükümetin tavrını izleyeceğimi söyledim. Ama CHP'ye oy vermeyeceğimi söyledik. Ve çok onurlu bir hükümet kararı açıklandı. Dikbaşlı
değil dik duruldu. Allah utandırmasın" diye konuştu. CHP'li eski yönetici İbrahim Yiğit de, birilerinin 'cumhuriyet elden gidiyor' diye çığırtkanlık yaptığını belirterek, "22 Temmuz'da toplumun önüne sandık gelecek. Kimin gerçek cumhuriyetçi kimin sahte cumhuriyetçi olduğunu gösterecek" diyerek CHP'ye yüklendi.
Erdoğan, ünlü karikatürist Salih Memecan'ın eşi Nursuna Memecan'ı da 'Türkiye'nin ilk uçağını yapan Demokrat Parti milletvekili Nuri Demirağ'ın torunu' diye anons etti. ABD'de yaşadığını ve AK Parti'nin dışarıda kazandığı itibarı daha iyi gözlemlediğini, gurur duyduğunu kaydeden Memecan, "Bu ekiple birlikte çalışmaktan büyük mutluluk duyacağım" dedi.
Erdoğan, DYP'li Milli Eğitim eski Bakanı Mehmet Sağlam'ı da 'Artık eski demeyelim' diye anons etmesi dikkat çekti. Sağlam, AK Parti'ye katılma gerekçesini, "Son aylarda eski arkadaşlarıma iftiralar atıldığını gördüm ve gazete gazete, televizyon, televizyon dolaşıp arkadaşlarımı savundum. Atılan iftiralara dayanamadım. Hepsi millet için çalışan vatan evladı. Sayın Başbakan'dan da teklif gelince kabul ettim" sözleriyle anlattı. Başbakan Erdoğan, daha sonra partisine katılan 9 isme AK Parti rozeti takarak,
hatıra fotoğrafı çektirdi.
(DA-NÇ-NÇ-Y)
Son Dakika › Politika › AK Parti Vitrinine 9 Yeni İsim - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?