9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ölümünün birinci yıl dönümünde Antalya'da, Konyaaltı Belediyesi ve Ispartalılar Derneği'nce düzenlenen etkinliklerle anıldı.
'Hoşgörüyle bir ömür' isimli anma etkinliklerinin ilk bölümünde Demirel'in siyasi hayatından kesitler sunan, çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanmış karikatürlerinden oluşan sergi, Konyaaltı Belediyesi fuaye alanında açıldı.
Açılışa eski İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, eski Devlet Bakanı Esat Kıratlıoğlu, eski Devlet Bakanı Ufuk Söylemez, 9'uncu Cumhurbaşkanı Demirel'in Başdanışmanı ve doktoru Aylin Cesur, CHP Antalya Milletvekili Niyazi Nefi Kara, Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Açılışın ardından eski bakanlar İsmet Sezgin ve Ufuk Söylemez ve Demirel'in Başdanışmanı ve doktoru Aylin Cesur'un katılımıyla panel düzenlendi.
"DEMİREL GÜZEL ÖRNEK"
Eski İçişleri Bakanı ve Meclis Başkanı İsmet Sezgin, Süleyman Demirel'in ebediyete intikalinin birinci yıl dönümünde Konyaaltı Belediyesi'nin davetlisi olarak Antalya'da olduğunu söyledi.
Siyasetçiler arasında belirli noktalarda en azından bir birlikteliğin olması gerektiğinin en iyi örneğinin Süleyman Demirel olduğunu vurgulayan Sezgin, "Bugün olduğu gibi değil. Bugün televizyonları izlemekten korkuyorum, siyasetçilerin, devlet adamlarının birbirlerinden bu kadar uzaktan olmaları, birbirlerine bu kadar galiz sözler ifade etmelerinden 60 yıllık bir politikacı olarak duyduğum üzüntüyü ifade etmek istiyorum" dedi.
"DEMİREL'LE 50 YIL AYNI TOPRAĞI KAZDIK"
Isparta'da Süleyman Demirel için güzel bir anma programı gerçekleştirildiğini aktaran Sezgin, "Mütevazi ölçüler içinde dahi olsa ülkeye 50 yıl hizmet eden, ülkeye 50 yılını veren ve 50 yıl aynı toprağı kazdık, aynı örsü dövdük, aynı fikirleri savunduk. Türkiye için çizilen yolda birlikte hareket ettik. Bize büyük emeği ve izi var. 50 yıl sadece bir hizmet yılıdır ama 60 yıllık dostluğumuz var" diye konuştu.
Antalya'nın sadece Türkiye'nin değil dünyanın en önemli turizm merkezlerinden biri haline geldiğini dile getiren Sezgin, "Son zamanda bir takım çılgınlıklar, bir takım yanlışlıklar ve iki büyük devlet adamının yaptığı büyük laflar nedeniyle, turizm bu hale geldiyse, ekonomi bu hala dönüştüyse, bu kalkabilir. Bugün Antalya Türkiye'nin yüz akıdır. Antalya'yı u bu hale getiren herkesi 1950'den beri tanıyorum. Antalya'yı bugünlere getirenleri şükranla, saygıyla anıyorum" dedi.
"SEVİLİYOR VE SEVİYORSANIZ, SİYASET YAPABİLİRSİNİZ"
Süleyman Demirel'i herkesin tanıdığının altını çizen Sezgin, "Süleyman Demirel cumhuriyettir, Süleyman Demirel devlettir. Devleti yönetmiştir. Süleyman Demirel devleti yönetmekle kalmamış, devlete sahip olmuştur. Demirel, cumhuriyetin tüm niteliklerini taşımaktadır. Tüm niteliklerinde laiklik, sosyal devlet vardır, yokluğu giderme, kalkınma, ilerleme, eğitme, okuma ve her şeyden önce sevgi vardır. Ben 50 yıl boyunca Demirel'in kimsenin aleyhinde bulunduğunu görmedim. Bu bir terbiyedir, eğitimdir, düşüncedir. Eğer siz siyasetçi olarak, seviliyor ve insanı sevebiliyorsanız, kendinizi sevebiliyorsanız siyaseti ancak o zaman yapabilirsiniz. Siyaset halk için yapılır. Siyasette sabır, zaman, insan sevgisi önemlidir. Bunların hepsini Demirel'de gördük. Bir 50 senesini bir evin büyük odasında uzun yıllar akademik toplantılar olurdu. Oraya gelen milletvekili, siyaseti, demokrasiyi, Türkiye'yi öğrenirlerdi" ifadelerine yer verdi.
"CESUR DEĞİLSENİZ, SİYASET YAPAMAZSINIZ"
Demirel'in son derece yiğit ve cesur biri olduğunu vurgulayan Sezgin, " Son derece kahramandı. Siyasette, kahraman ve cesur olamazsanız, siyasette söyleyebileceğini şeyi zamanında söylemezseniz, susarsanız, başkasının söylemesini beklerseniz sizden siyasetçi olmaz. Süleyman Demirel deyince, dinlemek, eğitilmek, okumak, konuşmak, anlatmak geliyor. Demirel deyince, aklıma dostluk geliyor. Türkiye'nin yanına gittiğiniz zaman pek çok yerlerden telefon gelir, bilmem ne Çemişgezek'ten Mehmet, onu bilir, muhtarın ne yaptığını, işini, gücünü bilir. Siyaset okumaktır der. 20 binden fazla kitabını üniversitesine bıraktılar. Bu büyük bir kütüphane demektir" diye konuştu.
"BUGÜN DE BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE OLMALIYIZ"
Sezgin sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye'nin bugün en büyük sıkıntısı bölünme tehlikesi ile maalesef karşı karşıya olmuştur. Ülkesiyle, ulusuyla bölünmez bir bütünlükten, ayrılmak için gayretin içinde bulunuyorlar. Türkiye'nin bütünlüğü, ulusal devlet, laik devlet, cumhuriyetçi devlet, bütün bu amaçlarda birlik ve beraberlik içinde olmak zorundayız."
'EMNİYET İHTİYACI'
Demirel'in doktoru ve Başdanışmanı Aylin Cesur, Türkiye'nin her yerinde Demirel'in izinin olduğunu anımsatarak, ona göre Türkiye'nin dünya ile kucaklaşmasının dünya ile beraberliğinin turizmle sağlanabileceğini söyledi. Cesur, Demirel'e göre, eğer bir ülkede huzur, sükun, emniyet ve asayiş tesis edilebilmişse, can ve mal güvenliği hukukun içinde kalarak korunabiliyorsa, adalet çabuk ve doğur dağıtılabiliyorsa, hak ve fırsat eşitliği mevcutsa, insanlar o devletin vatandaşı olmaktan gurur duyuyorsa, siyasi iktidar değişikliği kurala bağlanmış ve bu kural kansız, kavgasız, hilesiz uygulanıyorsa ve halk tok ve geleceğe güvenle bakıyorsa, küreselleşen dünyada emniyet ihtiyacının karşılanmış olacağını söyledi.
"KARDEŞLİĞİ BOZMAYALIM"
Bu hedefin Demirel için aynı zaman çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin hedefi olduğunu vurgulayan Cesur, "Bu ülkenin doğulusu ve batılısı, kuzeylisi ve güneylisi ile tüm bireyleri kardeştir. Bu kardeşliği bozmayalım. Türkiye ne olursa olsun birliğini muhafaza etmelidir. Türkiye geleceğe güvenini yitirmemelidir. Kendimize güvenelim. Demokrasimize güvenelim ve sadakatle bağlı kalalım. Atatürk'ün kurduğu cumhuriyete sadakatle bağlı kalalım. Türkiye'nin birliğini millet ve toprağı ile muhafaza edelim. İnsan haklarından, demokrasiden ve uygar dünyadan kopmayalım" diye konuştu.
"BİRLİK VE BÜTÜNLÜK VURGUSU"
Cumhurbaşkanı Demirel'in 1993 yılında 57 üniversitenin açılışında yaptığı ortak konuşmada verdiği mesajdan kesintiler sunan Cesur, "Türkiye'ye huzur ve barış lazımdır. Bu huzur ve barış kardeşliğe dayanacaktır. Kardeşlik ise bu ülkede herkesin eşit olmasına, kanun önünde eşit olmasına ve eşit muamele görmesine, herkesin hür olmasına, eşit muamele görmesine, herkesin hür olmasına, herkesin istediği yerde oturabilmesine ve istediği işi tutabilmesine bağlıdır. Türkiye'nin en önemli varlığı birliğidir, beraberliğidir, dirliğidir. Türkiye üzerinden hesap yapılarak oynanan oyunlara; birliğimizi, bütünlüğümüzü koruyarak ve Türkiye Cumhuriyeti'nin şanına, şerefine, bayrağına sahip çıkarak yolumuza devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi. - ANTALYA
Son Dakika › Politika › 9. Cumhurbaşkanı Demirel Antalya'da da Anıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?