2014 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, hala ana dilinde bile sağlık sorunu yaşayan bir sağlık anlayışını kabul etmediklerini belirterek, "Doktor hastasına 'Hasta mısın?' diye ana dilinde soracak" dedi.

Milletvekilleri, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülen, Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2014 yılı bütçesi üzerinde söz aldı.

CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, Türkiye'nin dünyada gelişmişlik endeksinde 187. ülke içinde 90. sırada olmasının sağlık alanındaki tablo olduğunu söyleyerek, "Bu sonuç doğal, çünkü sağlık harcamalarında çok gerideyiz" diye konuştu.

"Tam gün" düzenlemesini eleştiren Ayaydın, bu düzenlemenin birçok doktoru meslekten soğuttuğunu, işlevsizleştirdiğini idda etti. Ayaydın, tam gün düzenlemesi yanlış ve yetersiz olduğu için, bu alanda 2010'dan beri sürekli olarak değişiklikler yapıldığını belirterek, yapılan hukuksuzlukların yargı kararları ile durdurdulduğunu ve tam gün etkin olarak uygulanamadığını bildirdi.

Ayaydın, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararlarına rağmen, tam gün inatlaşmasının devam ettiğini, yapılmak istenen değişikliğin KHK ile düzenlendiğini söyledi. Bakanlığın bu kez  daha ileri giderek öğretim üyelerinin hasta bakmasını yasakladığını iddia eden Ayaydın, bu düzenlemenin de Anayasa Mahkemesi'nden döndüğünü belirtti. Son gelen tam günle ilgili tasarının da vatandaş ve doktor açısından tatmin edici bir düzenleme olmadığını ifade eden Ayaydın, "Bu düzenleme bu şekilde yasalaşırsa vatandaşın para ödemeden üniversitede hocalara muayene olması imkansız hale getirilmekte" dedi.

CHP'li Ayaydın, partisinin tam gün çalışmaya karşı olmadığını söyledi.

MHP Mersin Milletvekili Ali Öz, hastaneye gelen vatandaşın hekime neler yapılacağını kendisinin söylediğini, bu olmadığı zaman da tatsız olaylar yaşandığını belirtti.

Hekimlerin özlük haklarında iyileştirme yapılmadığını savunan Öz, "Uzman hekimlerin aldığı maaşla hayatını devam ettirme şansı olmadığının bilinmesine rağmen bu konuda gerekli adımı atmıyorsunuz" dedi.

Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin devam ettiğini kaydeden Öz, "Sağlık alanında, sarı sendikacı olarak bilinen sendikanın üye sayısının dünya rekoru kırdığını görüyoruz" diye konuştu. Öz, tam gün düzenlemesini desteklediklerini, ancak üniversitelerde eğitim ön plana alınmadığı sürece, yapılan düzenlemenin yanlış olacağını bildirdi.

- "Suriye sınırında öldürülen 3 kişinin üzerinden ilaç kutuları çıktı"

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, bakanlığın çalışmalarını eleştirerek, "Maden ocaklarında hayatını kaybedenler, siyanürlü işyerlerinde çalışanlar, nükleer sektör alanında çalışanlar bakanlığı ilgilendirmiyor mu?" dedi.

Hiçbir parti sağlık kurultayı yapmazken, partisinin sağlık kurultayı düzenlediğini belirten Kaplan, "Hala ana dilinde bile sağlık sorunu yaşayan bir sağlık anlayışını kabul etmiyoruz. Doktor hastasına 'Hasta mısın?' diye ana dilinde soracak. Doktorun 'Türkçe bilmiyorsan, git Türkçe öğren' demesini kabul edemeyiz" diye konuştu.

"Cezaevlerindeki hastalar sizi ilgilendirmiyor mu?" diye soran Kaplan, ölüme yaklaşan hastaların kaderlerine terkedildiğini öne sürdü.

Kaplan, bu sağlık politikasının ilkel kaldığını, sağlığın toplumsallaştırılması gerektiğini belirterek, "Siz Cizre'ye kullanım süresi geçmiş aşıları gönderirseniz, yeşil kartların tamamı AK Parti'nin yüzde 70'lerde oy aldığı Şanlıurfa, Ağrı ve diğer illere gönderilirse, bu olmaz" dedi. Suriye sınırında öldürülen 3 kişinin üzerinden ilaç kutuları çıktığını kaydeden Kaplan, "Suriye'li kardeşlerimize ilaç gönderemiyoruz, Hükümet bunu engelliyor" diye konuştu.

CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, Hükümetin çok başlı bir sağlık sistemi yarattığını, bunun da vatandaşı büyük sıkıntılara soktuğunu öne sürdü.

Tam günle ilgili son getirilmek istenen tasarının, sağlık alanında yaşanan sıkıntılarla ilgili her şeyi anlattığını ifade eden Atıcı, "(Bu yasa olmaz) demiştik, dilimizde tüy bitmişti, (sağlık sistemini dinamitliyor) demiştik ama bizi dinlememiştiniz. Fakat şimdi gelinen noktada komisyona geri çektiniz. Ama şimdi tek korkum var, inşallah daha da kötü yapmazsınız" dedi.

-"Öcalan söylemiş mi diye bakacaksın"

CHP İzmir Milletvekili Musa Çam ise "Atatürk'ün dediği gibi, 'sağlık özel sektöre, özel kurumlara bırakılmayacak kadar ciddi bir mevzu' ama ne yazık ki bunu özel hastane sahibi bir Sağlık Bakanı'na söylemek zorunda kaldım" dedi.

Bunun üzerine, milletvekilleri arasında Mustafa Kemal Atatürk'ün bu sözü söyleyip söylemediği tartışması yaşandı.

BDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani, "Atatürk sağlıkla ilgili bir söz söylemiş mi diye araştırdım ama bulamadım" sözleri üzerine Çam, gülerek, "Öcalan söylemiş mi diye bakacaksın" yanıtını verdi.

Türkiye'de sağlığın metalaştırıldığını, hastanın müşteri durumuna getirildiğini savunan Zozani, "Bu sistem sağlıklı işlemez. Devlet sağlık alanında sosyal devlet olma fonksiyonunu giderek yitiriyor. Bütün uygulamalar vatandaşın aleyhine işliyor" dedi. Zozani, aynı mesaiyi yapan iki hekim arasında bile haksız rekabet yaratılarak iş barışının bozulduğunu ifade ederek, "Hekimler döner sermayeden daha fazla pay almak için, giderek acil servislere yöneliyor. Hastalar da hastaneye gündüz gitmek yerine, gece acil servislere gidiyor, bu da acil servislerde sıkıntıya neden oluyor" diye konuştu.

CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, bakanlığın sağlık politikalarını eleştirerek, "Sağlıkta her şey tel tel dökülüyor" dedi.

"İlaç okuryazarlığına çalışmanız lazım" diyen Özel, Türkiye'nin antibiyotik kullanımında dünya birincisi olduğunu kaydetti. Özel, Kamu Hastane Birlikleri'nin iktidarın yönetimsel arpalığı haline geldiğini iddia ederek, Manisa'da bazı AK Parti yöneticileri ve partililerin hastane müdürü ve yöneticisi yapıldığını savundu.

Özel, bakanlığın yanlış politikaları sayesinde yerli ilaç firmalarının yabancılara satıldığını öne sürdü. - TBMM