Ünlü Fotoğraf Sanatçısı Yavuz'dan Meslektaşlarına Eleştiri

Bazı meslektaşlarını eleştiren Fotoğraf Sanatçısı Hakan Yavuz, "Fotoğraf sanatçısının ünlü bir isim ile birlikte görünmesini bir kenara bırakın, herhangi bir projenin içerisinde bulunmayıp sırf isminin geçmesi için çaba harcayanlar bile var" dedi.

19 yıldır farklı sektörlerde çalışan fakat fotoğrafçılık tutkusu ile yaşayan Fotoğraf Sanatçısı Hakan Yavuz, bazı meslektaşlarını eleştirdi. Yavuz, "Finans sektöründe yıllardır çalıştım,

2003 krizi sonrası ne yapacağım diye düşünenlerin aksine ben, amatörce ve hobi olarak yaptığım fotoğrafçılığı kendi şirketimi kurarak profesyonelliğe taşıyarak mesleğim haline dönüştürdüm. Şu anda kararımın çok doğru olduğunu görebiliyorum. Başlangıç ve en iyi işlerimden biri olan; dünyada ilk on içerisinde yer alan

butik otellerden birinin katalog çekimini 2007 yılında gerçekleştirdim. Başta Doç.Dr. Bozkurt Şener, Türkiye'nin ilk kadın emniyet müdürü Feriha Sanerk'i oynayarak son zamanlarda adından sıkça söz ettiren oyuncu Elif Tayhan olmak üzere birçok önemli isim ile çalışma fırsatı buldum. Ayrıca başka isimler ile de çalışmalarıma devam ediyorum ama hiçbir zaman bunun üstünden haber yaptırmak niyetim olmadı. Ünlülerle de çalışıyorum fakat hiçbir zaman ünlülerin fotoğrafçısı ismi ile piyasaya çıkmayı düşünmedim.

Zira, işinizi iyi yaptıktan sonra onlar sizi buluyorlar. Fotoğraf sanatçısının ünlü bir isim ile birlikte görünmesini bir kenara bırakın, herhangi bir projenin içerisinde bulunmayıp sırf isminin geçmesi için çaba harcayanlar bile var" diye konuştu.

"CEP TELEFONLARI FOTOĞRAF MAKİNASI OLDU"

Fotoğrafçılık alanında tek düze işlerden hoşlanmadığını belirten Hakan Yavuz, "Fotoğrafçı bir çok meslektaşımız kendilerine bir yol çizip onun dışına çıkmayı tercih etmiyor. Ben mesleki kariyerimde stüdyo, dış çekim, moda, hava, sanayi, endüstriyel fotoğrafçılık gibi bir çok alanda kendimi geliştirerek ilerliyorum. Nasıl ki; doktorlar ya da sporcuların farklı branşlarda uzmanlıkları bulunuyor, fotoğrafçılar için de bu geçerli. Ülkemizde medyanın

insanlar üzerindeki etkisi yadırganamaz. Günümüzde tam

anlamıyla fotoğraf çekme çılgınlığı yaşanmakta. Büyük-küçük, amatör-profesyonel her kesimden fotoğraf çeken bulunmakta. Bu çılgınlığı körükleyen ise, herkesin cebinde en az bir tane bulunan cep telefonu ve sosyal medya. Aslında tüm insanların bilinç altında bastırılmış olan fotoğrafçılık ve gördüklerini resmetme tutkusu bulunmakta. Ayrıca, teknolojinin çok hızlı gelişmesi ve fiyatların düşmesi de ayrı bir faktör" dedi.

"FOTOĞRAFÇILIK

HİSSETMEKTİR"

Fotoğrafçılıkta en önemli faktörün ışık olduğunu belirten fotoğraf sanatçısı Hakan Yavuz, "Işığı iyi kullanarak, doğru zamanlamayla ve doğru ekipmanlarla, istikrarlı ve sabırlı çalışmayla istenilen sonuca ulaşılabilir. Tabii ki burada birlikte çalıştığınız kişi, çevre gibi faktörler de önemlidir. Bir kare için onlarca kez deklanşöre basmak gerekmez. Fotoğrafı çekerken yaşamak ve hissetmek gerekir. Ayrıca işi iyi bilen meslektaşlarımızda bir marka merakı var. Aslında makina ve ekipman faktörünün yanında

çekenin görüşü daha önemlidir. Yoksa 'basıyorsun çekiyor' yaklaşımını çürütemeyiz" ifadelerini kullandı.

"Fotoğraf sanatçısı" denildiğinde aklına kimlerin geldiği sorusuna cevap veren Yavuz, "Her ne kadar kendisi fotoğrafı sanat, fotoğrafçıyı sanatçı olarak görmese de; duayen olarak anılan Ara Güler. Ayrıca Amerika'da bu alanda eğitim almış ve şu anda ülkemizde bir çok farklı alanlarda çekim yapan Nurhan Artar ve haftanın 5 günü televizyonda görmeğe alıştığımız ve bu yoğunluktan fotoğrafçılıktan yavaş yavaş uzaklaşmakta olan Okan Bayülgen" dedi. - İSTANBUL