Baba serisi sinemanın başına gelmiş en iyi şeylerden biridir. Francis Ford Coppola'nın bu ölümsüz şaheseri her ne kadar bir mafya filmi gibi görünse de New York'ta yaşayan İtalyan Corleone ailesinin aile, güç, iktidar ve hırs mücadelesini anlatır. Bu üç kuşak mafya antolojisinde, Marlon Brando, Al Pacino ve Robert de Niro kariyer performansı verdiler.
Francis Ford Coppola'yı dünyanın en ünlü yönetmenlerinden biri haline getiren Baba serisi yönetmen için büyük bir nimet olabilir. Ama ilk filmin çekiliş süreci Coppola için tam bir eziyetten ibaretti. Filmin ortasında neredeyse kovuluyordu. Sürekli yapım şirketi ile kavga ederek didişti. Yapım şirketi Coppola'yı kontrol etsin diye sete başka bir yönetmen gönderdi. Marlon Brando hariç çoğunluğu amatör ve acemi olan oyuncular ile çalıştı büyük ve akılalmaz riskler aldı. Bu da yetmezmiş gibi filmin çekildiği sıralarda Gerçek mafya ailelerinden filmi durdurması için tehdit mektupları ve yıldırma mesajları alıyordu. Ama tüm bu zorluklara direnerek ortaya unutulmaz bir iş çıkardı.
Baba serisini bu kadar özel ve unutulmaz kılan faktörlerden biri de şüphesiz filmin başarılı oyunculukları. Hem Marlon Brando hem de Al Pacino performansları ile filmi şahlandırdılar. Peki Baba serisini onlarsız hayal edebiliyor musunuz? Çünkü yapım şirketi Marlon Brando'nun da Al Pacino da filmde yer almasını istemiyordu. Brando'yu çalışması zor biri olduğu ve siyasi görüşlerinden dolayı istemeyen yapım şirketi, Al Pacino'ya da çok meşhur olmadığı ve kısa boylu olduğu için sıcak bakmadılar. Yapım şirketi ISRARLA başka kişiler önerse de Coppola bu konuda da direndi ve ikiliyi filme öyle ya da böyle dahil etti. Geriye dönüp bakınca iyi ki de etti diyoruz.
Fark etmemiş olabilirsiniz ama Baba serisinde portakal önemli bir yer tutar ve özellikle ilk filmde bir kaç sahnede görünür. İşin ilginç yanı ise portakalın göründüğü her sahnede ya biri ölür ya da ölüme yaklaşır. Portakala dokunan onu yiyen ya da bir şekilde etkileşime geçen herkes bir şekilde tehdit altına girmiş olur. Don Corleone'nin vurulduğu sahnenin hemen öncesinde olduğu gibi. Vito, öldüğü sahnenin hemen öncesinde ise torunuyla şakalaşırken ağzına portakal kabuğu sıkıştırıyor.
Baba serisinin en çarpıcı sahnelerinden biri de Hollywood yapımcısının yatağında gördüğü kesilmiş at kafası sahnesiydi. Francis Ford Coppola bu sahne ile kendisini sürekli baskı altında bırakan yapımcılardan incelikle intikam almış gibi. Sahneyi bu kadar çarpıcı yapan detay ise sahnede gerçek bir at başının kullanılması. Başlarda getirilen plastik at başları gerçek bir his vermeyince yönetmen gerçek at başı kullanmak ister ve bir köpek yemi fabrikasında halı hazırda olan bir at kafası getirtilir. İşin diğer ilginç yanı ise yapımcıyı oynayan John Marley'e at kafasının gerçek olduğu söylenmez. Durumu Sahne sırasında öğrenen Marley'in Çığlığı ise gerçek hisleri. Yönetmen Coppola, bir röportajda, gerçek at kafası kullandığı için hayvanseverlerin tepki gösterdiği sorusuna şöyle bir cevap verdi:
Filmde birçok insan öldürülüyor ancak herkes at konusunda endişeli. Ancak bilmedikleri bir şey var. O at kafası bir hayvan maması üreticisinden geldi ve o fabrikada sevdiğiniz köpeklerinize mama üretmek için her gün 200 at kesiliyor."
Marlon Brando'nun canlandırdığı Don Corleone ile bütünleşen kedi aslında senaryoda yoktu. Yönetmen çekimden önce bahçede dolanan bir kedi görüp Brando'dan kediyi kucağına almasını ister. Kedi Brando'nun kucağında durmayıp sürekli ellerini çizdiği için giriş sahnesi uzadıkça uzar. Ama hem Brando'nun o sahnedeki oyunculuğu hem de filmin kazandığı başarı sayesinde, Baba'nın kedisi dünyanın en ünlü kedisi haline gelir.
Vito Corlone rolü o kadar etli bir rol ki onu canlandıran iki farklı aktöre de Oscar kazandırdı. Serinin birinci filminde Marlon Brando, Vito Corleone rolü ile en iyi erkek oyuncu Oscar'ı kazanırken 2. filmde Vito'nun gençliğini canlandıran Robert de Niro en iyi yardımcı erkek Oscar'ı kazandı. Brando ve de Niro, Oscar tarihinde aynı karakter için farklı ödüllere layık görülmüş tek iki isim olma özelliğine sahipler.
Baba'nın en sadık adamlarından biri olan Luca Brasi rolüne hayat veren Lenny Montana aktör olmadan önce profesyonel bir güreşçiydi. Lenny, Marlon Brando gibi büyük bir oyuncunun karşısında oynayacağı için o kadar heyecanlıydı ki söyleyeceği replikleri her seferinde unutuyordu. Bu tavrı doğal ve gerçekçi bulan yönetmen sahneyi kesmeden olduğu gibi filme koydu. Brasi'nin Don Corleone ile görüşmeden önce söyleyeceklerini prova ettiği sahne ise Lenny'nin rol için yaptığı şeyin bir kopyası.
Baba her ne kadar bir mafya ailesini anlatsa da ilk filmde Mafya kelimesi hiç geçmemiştir. İkinci filmde ise Michael'ın Senato sahnesinde bir kaç kez bu sözcük geçer. Mafya babası Joe Colombo ve İtalyan-Amerikan İnsan Hakları derneği, ilk başlarda filmin yapımını durdurmak için bir kampanya başlatmıştı.
Marlon Brando, Baba filminin çekileceğini duyduğu sırada İsviçre'den bir deneme videosu gönderir. Don Corleone karakterinin bir Bulldog köpeğine benzemesi gerektiğini düşündüğü için ağzına da pamuk tıkar. Çekimler başladığında ise çenenin o şekilde görünmesi için bir dişçi tarafından Brando'ya bir ağızlık yapıldı. O ağızlık Şu an New York'ta bir müzede sergilenmektedir.
1974 senesinin 16- 18 Kasım tarihlerinde New York Belediyesi saat 11.00 de kanalizasyon borularında bir sorun olduğunu fark eder. Olayı inceleyen ekibin vardığı sonuç ise Baba'nın ne kadar iyi bir film olduğunu kanıtlıyor. Çünkü ekibin vardığı sonuç şudur: Kanalizasyonun tıkanma sebebi Baba filmidir. Film NBC kanalında iki gece boyunca 9–11 arası televizyonda gösterildiği için insanlar tuvalet ihtiyaçlarını filmin bitimine saklamış. Saat 11 olup da film bittiğinde Birçok insan aynı anda sifona bastığından borularda bir tıkanma meydana gelmiş.
Bonus bilgi: Baba filminin ilki Türkiye'de gelmiş geçmiş en çok izlenen film olma özelliği taşır.
Son Dakika › Magazin › Baba filmi hakkında az bilinen 10 ilginç bilgi! Efsane yapım, New York'ta tuvaletleri nasıl tıkadı? - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?