Tiyatro tutkunuz ne zaman başladı?
Kendimi bildim bileli oyuncu olmak istiyordum. Tiyatroya gitmeyi, film seyretmeyi çok seviyordum ama kendimi hiçbir zaman izleyici olarak görmedim. Hep ekranda ya da sahnede olduğumu hayal ederdim. Sürekli rol icabı bayılma provaları yapıyordum (gülüyor). Geriye dönüp bakıyorum da normal çocuk oyunlarına da oyunculuk katarak oynuyormuşum. Aklımdaki meslek hep oyunculuktu.
? Eskişehir'de edebiyat okurken nasıl oyuncu oldunuz?
Türkiye'de konservatuvar okumayı hiç düşünmedim. Amacım yurtdışında eğitim almaktı. Başka başka durumlardan dolayı edebiyatı tercih ettim. Edebiyatın oyunculuğa büyük katkısı olduğunu düşünüyorum. Bir oyuncunun okuduğunu anlaması, karakteri analiz etmesi, olayları değerlendirmesi, dramaturgiye hakim olması performansının çok büyük bir yüzdesini oluşturuyor.
? 'Raif ile Letafet' oyununda nasıl bir karakteri canlandırıyorsunuz?
Geleneksel Türk tiyatrosunun günümüze uyarlaması denebilecek bir oyun bu. Naif, kırılgan, dış dünyadan habersiz, iyiliklerle yetişmiş, güzel tasvir edilen bir genç kızı canlandırıyorum. Onun aşk hikayesini anlatıyor. Klasik bir olay dizgisi var ama çağdaş yorum, müzik ve dansla desteklenmiş. Dekorsuz, deneysel denebilecek, güzel bir oyun. Psikolojik sorunları olan birini canlandırmak isterim
? İlk sahne deneyiminiz... Sahnede kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
Çok iyi! Bu benim ilk profesyonel tiyatro oyunum. Daha önce hiç sahneye çıkmamıştım. Her seferinde yeni seyirci, yeni heyecan...
? Bir röportajınızda, "Kötü kadın rolü gelse koşa koşa oynarım" demişsiniz. Kötü karakterleri oynamak oyuncular için performanslarını gösterebilecekleri avantajlı bir alan mı?
Sahne, sosyal nezakete uygun olmayan şekilde davranmamayı kendine kural edinen bizler için farklı karakterleri özgürce oynayabildiğimiz bir alan. Galiba biraz da o yüzden kötü karakterleri oynamak istiyoruz. Çok isterim! Çünkü içimde olan ama dışarı yansıtamadığım birçok şeyi karakter üzerinden anlatma çabam var. Deneyimlemediğim duyguların içine girme çabası...
? Beklediğiniz, istediğiniz bir rol var mı?
Ciddi psikolojik sorunları olan, davranış bozukluğu gösteren bir karakteri canlandırmak isterim.
? Sosyal medyada oyunculuğunuz kadar güzelliğinizle de konuşuluyorsunuz...
İnternet, görselliğin ön planda olduğu bir mecra. Çok mutlu oluyorum ama aslında güzellik, hayattaki önceliğim değil. Oyunculuğumla ön planda olmayı tercih ederim. O mecralar oyunculuğun konuşulacağı mecralar değil zaten.
Katlanarak güzelleşen bir ilişkim var
Sizi pek magazin sayfalarında görmüyoruz. Hayatınızda biri var mı?
Evet. Özel hayatımı herkesin önünde yaşamayı tercih etmiyorum, oyunculuğumla tanınmak istiyorum. O yüzden özel hayatımı sosyal medyamda da yaşamıyorum. İlişkimde gerçekten çok mutluyum. Ona (Kıvanç Kılınç) kıyasla çok daha yoğun bir tempoda çalışıyorum. Benim bu kadar dengesiz çalışma koşullarımı kendi hayatına uydurduğu için ona şükran borçluyum.
? Nasıl tanıştınız?
Tiyatro sahnesinde tanıştık. Oynadığım oyunun yazarı, aynı zamanda sahnede de birlikteyiz. Başta sadece profesyonel bir ilişkimiz vardı. Aylar süren provadan sonra arkadaşlığa dönüştü. Birbirimizi tanıdıkça güzel vakit geçirdiğimizi, iyi sohbet ettiğimizi, birbirimizi anladığımızı ve hayat amaçlarımızın benzer olduğunu fark ettik. Arkadaşlık daha duygusal bir yere gitti. Başladığı gibi giden, katlanarak güzelleşen bir ilişki! Oyunda 'Letafet'i isteyen ama karşılık bulamayan adamı oynuyor. Tam tezat!
Son Dakika › Magazin › Sinem Ünsal: Güzellik hayattaki önceliğim değil - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?