Harrison Ford, geçtiğimiz cuma vizyona giren 'Ender's Game- Uzay Oyunları' filminde savaş yanlısı 'Albay Graff' rolüyle karşımıza çıkıyor. Orson Scott Card'ın romanından uyarlanan film; dünyayı, insanlığa seneler önce saldırıda bulunan uzaylı ırk Formic'lerden korumak üzere en zeki çocukların eğitildiği Savaş Okulu'nu konu alıyor. Ford'un canlandırdığı 'Albay Graff' da, bu okulun başındaki isim. Okulda çocuklar; simülasyonlarla, yaklaşan galaktik savaşa hazırlanıyor. Genç oyuncu Asa Butterfield, insanlığın umudu olarak ortaya çıkan dahi 'Ender Wiggin'i canlandırıyor. Hailee Stenfield ise ona yardım eden 'Petra' rolünde. Harrison Ford, The Daily Beast sitesine 'Star Wars' ile başlayıp 'Ender's Game'e uzanan bilim-kurgu hikayesini anlattı...
'BU BİR AİLE FİLMİ'
'Star Wars' filmlerinin ardından yeniden bilim-kurgu, uzay filmi türüne dönmeye istekli miydiniz?
Filmin türü benim için her şey demek değil. Önemli olan; özdeşleşebileceğim bir karakter ve insani bir hikaye olması. Hikayenin uzayın derinliklerinde, bir evin odasında ya da bir at üstünde geçmesi fark etmez. 'Ender's Game'de ilgimi çeken, bir aile filmi olmasıydı. Gençlerin, anne-babalarını da yanlarına alıp gidebilecekleri bir film.
Film, günümüzdeki uluslararası atmosfer ve savaşla ilgili konularla çok ilintili. Filmin güzel bir mesajı da var: Savaşı nasıl kazandığınız önemlidir...
Filmdeki savaşın, ulusların uluslarla savaşı olmadığını anlamalıyız. Sonuçta bu bir uzaylı istilası ve filmde genel bir dünya hükümetinden ve uluslararası ve üstü bir ordudan bahsediliyor.
Filmde diplomatik anlamda bazı benzerlikler de var ama... Uluslararası Ordu, başka bir ırkla diplomatik anlaşmaya yanaşmıyor ve bu 'Ender'ı tetikliyor.
Dünya daha önce bu ırkın saldırısında milyonlarca insanı kaybetmiş olsa da, bu sefer durum farklı görünüyor. Filmde, olası bir saldırıya dair büyük bir korku yaratılıyor, ki bu da askeri bir harekettir. Şu anki hayatlarımıza bol bol referans var bu anlamda. İnsanların bire bir savaşmadığı, uzaktan savaşlar da günümüz savaşlarına referans oluşturuyor.
Bu tür insansız savaşlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Çok karmaşık... Bana asıl ilginç gelen; bu adamların bir joystick başında oturup, arada evlerine yemeğe gidip yürüttükleri bir savaşta dahi, post-travmatik stres yaşamaları. Kan görüp ölü bedenlerin arasında yürümeseler de, bundan etkileniyorlar. Sanırım bu savaş açlığına bir noktada son vermeliyiz.
KİTAP 20 YIL ÖNCESİNDEN GÜNÜMÜZÜ ÖNGÖRMÜŞ
Rol aldığınız ilk filmlerden birisi 'Apocalypse Now'dı ve o dönem Vietnam Savaşı'na karşı çıkmıştınız.
O zamanlar bunun özellikle yaratılmış ve yönetilen bir sorun olduğunu düşünüyordum. Bunun bir parçası olmak da, bana ahlaken doğru gelmedi asla.
'Ender's Game'e esin kaynağı olan kitap hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce neden hala ilgi görüyor?
20 yıl önce yazılmış olmasına rağmen, şu anki hayatımıza uzak bir gezegenden ışık tutuyor. İnterneti, dokunmatik ekranları, yeni teknolojileri öngörmüş bir eser. Şu an tüm bunlar hayatımızın bir parçası. Daha da önemlisi; toplumun genç insanlara yüklediği görevlerin ve sorumlulukların altını çiziyor. Oynadığım karakter; genç savaşçıları, uzay istilasına karşı eğiten bir komutan. Gençlerin yeni teknolojileri ve bilgiyi daha çabuk algılamasından yola çıkılmış. Bu da şimdiki gençlerin oyun oynama alışkanlıklarından ve kültüründen kaptıkları bir şey.
Sabah : http://www.sabah.com.tr
Son Dakika › Magazin › Savaş Açlığına Son Vermeliyiz - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?