O çıkma teklifi buraya gelecek! - Son Dakika
Magazin

O çıkma teklifi buraya gelecek!

O çıkma teklifi buraya gelecek!

(Melis YILMAZ/melis.yilmaz@hurriyet.com.tr)- İlişki yaşamak gün geçtikçe daha güç hale geliyor.

26.09.2021 08:06  Güncelleme: 08:26

(Melis YILMAZ/melis.yilmaz@hurriyet.com.tr)- İlişki yaşamak gün geçtikçe daha güç hale geliyor. Karşılıklı güven duymak zorlaşıyor. Çıkma teklifi de çoktan tarihe karışmış durumda.

Bu sonuca nasıl mı vardık? Geçen gün Twitter'da karşımıza çıkan bir tweet sayesinde. Kullanıcı tweet'inde özetle şöyle diyordu: "Allah'ını seven çıkma teklifini geri getirsin. Beraber geziyoruz, vakit geçiriyoruz, sevgili miyiz, flört müyüz, neyiz bilmiyoruz..." Kullanıcının bu isyanına destek bulması uzun sürmedi. Tweet'ebinlerce beğeni ve yorum yapıldı. Biz de buradan yola çıkarak başta tweet'i atan Beyza Akıncı olmak üzere günümüz ilişkilerinden şikayetçi olanlara ulaştık. Psk. Dr. Gizem Sürenkök'e de artık neden çıkma teklifi edilmediğini sorduk.

'FLÖRT ADI ALTINDA BİRDEN FAZLA KİŞİYLE ÇIKILIYOR'

Beyza Akıncı, gıda mühendisi, 27

O çıkma teklifi buraya gelecek!

Çıkma teklifi diye bir şey kalmadı. İnsanlar artık flört adı altında birden fazla kişiyle görüşüyor. İlişkiye isim koymaya, o sorumluluk altına girmeye korkuyorlar. Oysa bir kadın birlikte olduğu erkeğin hayatındaki yerini bilmek istiyor. Günümüzde aşkı eskisi kadar saf ve güzel yaşayan çok az insan var. Bu da ilişkileri olumsuz yönde etkiliyor.

Ben bu konularda biraz eski kafalıyım. Takılma olayını sevemiyorum. Hem aşk gibi güzel bir duygu hem de güven zarar görüyor. İnsanlar net olmadığı sürece ilişkilerin sağlıklı olduğunu düşünmüyorum. Görüştüğüm biri var ama ilişkimizin hala ismi konmuş değil. Bu konuda daha çok kadınlar dertli. Çünkü toplumumuzda kalıplaşmış bir şey var, 'Erkek ilk adımı atar, evlenme teklifi eder' gibi.

Tabii ki bu çok yanlış bir inanış.

'TARAFLAR KENDİNİ NET OLARAK İFADE EDEBİLMELİ'

Rahmiye Şen, insan kaynakları uzmanı, 34

O çıkma teklifi buraya gelecek!

Belirsizlikten hiç hoşlanmam, netlik ve şeffaflık her zaman prensibim olmuştur, en çok da ikili ilişkilerimde. Şimdilerde ilişki kavramının içi boşaltıldığı için bu konuda herkes problem yaşıyor sanırım. Kadınlar olarak duygularımızı yoğun yaşadığımızdan, bizim için daha çok sorun teşkil ediyor. Genel olarak insan belirsizliğe düştüğü zaman sürekli düşünüp kafasında kurmaya başlıyor ve bu da ilişkide kaosa sebep oluyor.

Tarafların birbirine net olarak kendini ifade edebilmesi önemli. Tabii ki istenen "Benimle çıkar mısın" teklifi değil. Buradaki amaç net olarak tarafların duygusunu belli etmesi. Açıkçası birinden hoşlanıyorsam bunu direkt söylerim. Çıkma teklif etmiyorum, açıkça niyetimi belirtiyorum sadece. Şimdiki ilişkimde de aynı şeyi yaptım, karşı tarafı bekleseydim daha kahve bile içemezdik.

'BERABER VAKİT GEÇİRMEK, EMEK VERMEK GEREKİYOR'

Ömer Barış, aşçı, 22

O çıkma teklifi buraya gelecek!

Çıkma teklifinin artık olmaması, adı konulmadan ilişkiye direkt başlanması ve "Biz ne olmalıyız" sorusunun yitip gitmesinden kaynaklı. Çiftler ne istediğini bilmiyor, ilişkinin adını koyamıyor ve sevgililik sürecinde yaşanması gereken her şey kısa sürede tüketiliyor. Bu da ilişkinin sağlıksız yürümesine ve kısa sürede bitmesine neden oluyor.

Beraber vakit geçirmek, emek vermek, duygusal anlamda paylaşımda bulunmak önemli. Bu uyum sağlandıktan sonra tensel temasa geçmek gerekiyor ama tam tersi, ikisi birlikte gerçekleşiyor ve ilişkinin heyecanı bitiyor.

Duygusal alışverişe hazır hissettiğin vakit "İlişkiye başlamaya hazır mısın" diye sormak iki tarafı daha güvenli ve güçlü hissettiriyor. Sağlıklı bir ilişkinin yolu budur. Ama ilk adımı erkekten beklemek hata, o adımı kadın da atabilir.

'ÇIKMA TEKLİFİ, İLİŞKİLERİN TEMELİNİ GÜÇLENDİRİYOR'

Melis İzel Yeni, dış ticaret uzmanı, 31

O çıkma teklifi buraya gelecek!

İlişkilerde artık çıkma teklifi edilmemesini, modernlik adı altında, insanların bencilleşmesine bağlıyorum. Kadın-erkek fark etmeksizin herkes gün geçtikçe bireyselleşiyor. Bu bireyselleşmeyle birlikte karşısındakinin duygu ve düşüncelerini önemsememeye başlıyor. Ben ilişkilerdeki poblemleri bu duruma bağlıyorum.

Çıkma teklifi olmadan 'takılma' adı altında görüşme şekli de bireylerin sadece kendisini düşünmesiyle alakalı. Tam olarak ne yaşandığı belli olmayan ilişkilerde sorunlar daha büyük oluyor. Adını koymayan taraf daha rahat oluyor ancak karşı taraf için bu ilişkiyi yaşamak günden güne zorlaşıyor. Çıkma teklifi, ilişkilerin temelini güçlendiriyor bence.

'İNSANLARIN BİRBİRİNE OLAN AİDİYET DUYGUSU AZALIYOR'

Başak Enginsoy, ihracat uzmanı, 35

O çıkma teklifi buraya gelecek!

Çıkma teklifinin günümüzde tedavülden kalkmasının sebebi; 'ilişkinin adı konmasın, sorumluluk almayayım, bu sayede hoşuma giden başka birileri varsa onlarla da rahatça görüşebileyim ve hiçbirini aldatmış olmayayım' psikolojisine dayanıyor. Bu yüzden artık çıkma teklifi edilmiyor. Bu durum flört sayısının fazlalaşmasına, tarafların birbirinden kolayca ve hızlıca vazgeçmelerine sebep oluyor. İnsanların birbirine olan aidiyet duygusu azalıyor.

Çıkma teklifi, verilmiş bir karar olduğunun göstergesiydi bence. Aynı zamanda tarafların birbirlerini önemsemesinin, masumiyetin, sorumluluğun da ilişkinin içinde yerinin olmasını sağlıyordu.

Sosyal medyanın yaygın kullanılmasıyla birlikte artık her şeyin; ilişkinin, flörtün, cinselliğin alternatifleri oldukça fazlalaştı.

Bu durum insanlarda maymun iştahlılığa, her şeye sahip olma isteğine sebep oldu. Çabuk bulunan aşklar, hızlı tüketilen ilişkiler...

'SONUNDA KALP KIRIKLIĞI YAŞANABİLİR'

Alara Teker, öğrenci, 22

O çıkma teklifi buraya gelecek!

Kadın-erkek fark etmeksizin insanların birden çok kişiye ulaşabilmeleri sosyal medya sayesinde çok kolaylaştı. Bu da çıkma teklifini ortadan kaldırdı. Birliktelik isteyen birinin açık açık teklif edip ilişkinin adını koyacağını düşünüyorum. İlişkinin adının konması iki tarafa da güven duygusu verir. Çıkma teklifi olmayınca karşındaki insanı hayatının neresine koyacağını bilemediğin için zaman kaybı ve kalp kırıklığı yaşayabilirsin.

'DİĞER SEÇENEKLERİ KAYBEDİYORMUŞ GİBİ HİSSEDİYORUZ'

Psikolog Dr. Gizem Sürenkök

Eskiden partner seçimi ve ilişki başlatma süreçleri öngörülebilirdi.Karşımıza çıkan, aklımıza, gönlümüze yatan kişi sayısı daha azdı. Beklentiler sürecin belli adımlara uygun ilerlemesiydi. Şimdi seçenek sayısı çok fazla. Bir kişiye bağlılık geliştirmek insanlarda sanki diğer bütün seçenekleri kaybediyormuş hissi yaratıyor. Ama bir kişiye odaklanılmadıkça da gerçekten aşık olunamıyor. Bu olmadıkça da mutsuz, yüzeysel, kısa süreli ilişkiler yaşanıyor.

Yaşamlarımızın doyum sağlamaktansa tüketime odaklanmasıyla da ilişkili bu durum. Yeni biriyle tanışmak için arkadaşlarımıza ya da sosyal ortama ihtiyacımız yok. Sosyal medya ve tabii ki ilişki uygulamaları sayesinde daha fazla seçeneğimiz olduğunu biliyoruz artık. Bir parmak hareketiyle 'bu değil, diğeri' diyebilmek, aynı anda birden çok insanla bu sürece başlamak modern zamanların konusu. Ama çok fazla seçeneğimizin olması bizi 'seçim felci'ne sürüklüyor.

Tabii sosyal medyada ortaya atılan bir 'mükemmel aşk' tanımlaması da var. Bunu aramak, bir türlü tatmin olamamak da bir başka sorun olarak karşımıza çıkıyor. Sosyal medyadaki mükemmel aşk tanımlaması daha çok kadınları etkilese de erkeklere de daha fazla kaçma alanı sağladığını söyleyebiliriz.

Toplumsal normlar sebebiyle kadınlarda ilişkinin adını koyma ihtiyacını daha fazla gözlemliyoruz. Ama ilişkiye hazır olmak -kadın ya da erkek fark etmeksizin- bir ilişkinin uzun sürüp sürmeyeceğinin çok önemli bir göstergesi. Önce karşımızdaki insanın bize gönderdiği sinyalleri doğru okumamız lazım. Gerçekten ilişki isteyen insanlar sinyallerinde de net oluyorlar.

Sizin ihtiyaçlarınızla ilgileniyor mu, aradığınızda orada mı, buluşalım dediğiniz gün gerçekten yanınızda mı, size güven verecek şekilde hareket ediyor mu, bir sıcak bir soğuk davranmadan varlığını hissettiriyor mu? Bu sorulara 'evet' demeden ilişkiye başlamamak gerektiğini düşünüyorum.

Kaynak: Hürriyet

Son Dakika Magazin O çıkma teklifi buraya gelecek! - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement