Meraklısı İçin Şebnem Ferah Kılavuzu

O, uzaktan tanıyanlar için; buzların, hüzünlerin prensesi... Yakından tanıyanlar içinse; uysal, sevimli, zeki ve incelikleri olan biri... Hayranları içinse; kadınları, insanları, yalnızlığı, hiçliği ve aşkı anlattığı şarkılarıyla çoktan 'guru'luk mertebesini hak etmiş bir yüce bilge...

Bugün sırada, yakınlarının aktardığı bilgilerden derlenmiş Şebnem Ferah rehberi var...

RUH HALİNE GÖRE YAŞIYOR

Şebnem Ferah'ın sağlığı konusunda aşırı derecede özenli olduğu sır değil. Ancak diyet kola bağımlığından kurtulamıyor. Ferah'ı nerede görürseniz görün, el hizasında bir kola kutusuna rastlayacağınızdan emin olabilirsiniz.

Uzun süren Cihangir macerasından sonra Beykoz'a taşınan ünlü rock'çı; şimdilerde Anadolu Yakası'nın dingin ve huzurlu ortamının keyfini sürüyor. Yaşayacağı yerleri ruh haline göre belirleyen sanatçı; yalnız kalmak ve çalışmak isterse tenha semtleri, sosyal olmak içinse şehir içindeki lokasyonları tercih ediyor.

İstanbul trafiğinden yaka silken Şebnem Ferah; sahip olduğu cipi nadiren kullanıyor. İş toplantıları ya da gece gezmelerinde taksiden şaşmıyor.

GENİŞ YEMEK REPERTUVARI VAR

Röportaj yapmaktan nefret ediyor! Sadece albümü çıktığında ya da turne öncesi dönemlerde söyleşi yapıyor. Titiz bir seçimin ardından sadece iki, en fazla üç medya kuruluşunda boy gösteriyor.

Ferah'ın canı eğlenmek istediğinde adresi klasik: Hayal Kahvesi. Bu sayede hem tanıdığı mekanda kendini güvende hissediyor, hem de çevresiyle burada sosyalleşebiliyor.

Ünlü rock'çının evinde bir yardımcısı var. Temizlik ve yemek işleri ondan soruluyor ama Ferah da mutfak konusunda fena değil. Etten sebzeye kadar geniş bir yemek kültürüne sahip. Bir başka önemli özelliği ise asla yemek ayırt etmemesi.

PLAYSTATION'DA ÇOK İYİ

Şebnem Ferah'a sakın 'cep telefonu' demeyin. Çünkü ünlü rock'çı, telefonla konuşmaktan hiç hazzetmiyor.

Ferah, bir kitap kurdu. Yakınları deli gibi okuduğunu söylüyor. Hatrı sayılır bir kütüphanesi olduğu konusunda da herkes hemfikir.

Çevresindekilerin "Tam bir ev kuşu" dediği ünlü sanatçı evde vakit geçirmeye bayılıyor. Arkadaş ağırlamayı, müzik üzerine derin konuşmalar yapmayı seviyor ama bu dışarıya çıkmadığı anlamına da gelmiyor. Çünkü gezmek, yeni yerler keşfetmek de hobileri arasında. Bu arada ünlü rock'çı, iyi bir Play-Station oyuncusu.

GEÇMİŞE TAKILI KALMIYOR

Yapı olarak geçmişe takılıp kalmayı sevmiyor. Yaşadığı her olumsuzluğu; kazanılmış eşsiz tecrübeler olarak değerlendiriyor. Onu iyi tanıyanlara göre; güçlü, bilge, görmüş-geçirmiş kadın maskesinin altında haylaz bir çocuk saklı.

Ferah'ı yakından tanıyanlar; "Sohbeti sevilir, girdiği ortamı renklendirir" diyor. Samimi ortamlardaki adı; Şebo!

Ferah'ın arkadaş grubu olarak kemik bir kadrosu var. Hayko Cepkin ve Teoman gibi meslaktaşlarıyla sık görüşüyor ama yediği içtiği ayrı gitmeyen dostları; Ozan Tügen, Metin Türkcan, Buket Doran, Akyan İlkan ve Tarkan Gözübüyük...

Ferah, en yakınlarıyla bile ilişkilerinde laçkalıktan hoşlanmıyor. Ne kadar candan olsa da; herkesle arasına filtre görevi gören, incecik bir duvar örüyor.

TAM BİR KONTROL DELİSİ

Şebnem Ferah'la aynı stüdyoyu paylaşanlar ya da konser organizasyonunda çalışanlar aşırı derecede titiz olduğunu söylüyor. Hatta herkes 'kontrol delisi' olduğu konusunda fikirbirliği içinde. Konser öncesi ise en gergin olduğu anlar... Sahnede bir yandan şarkı söylerken, bir yandan da bir aksilik yaşanmaması için her şeyi gözlemleyebiliyor.

Piyasada sesinin 3 oktav olduğuna dair bir efsane dolaşıyor. Bu hayli iddialı bir rakam! Ferah; sesi 5.2 oktav olan Mariah Carey ve 4 oktavlık sese sahip Christina Aguilera'nın arkasında ama 'Altın ses' olarak kabul edilen Adele'in yanı sıra Beyonce, Rihanna ve Katy Perry ile aynı ses düzeyine sahip. Bu arada Lady Gaga'nın 2.4, Britney Spears'ın ise 2.2 oktavlık sese sahip olduğunu hatırlatalım.

POPTAN ALATURKAYA AYIRT ETMEZ

Tanıyanlar; Ferah'ın eleştirileri ciddiye aldığını ama çok da üzerinde durmadığını belirtiyor. Hatta sanatçının, albüm dönemlerinde firmasına bile "Repertuvarıma karışamazsınız" diyecek kadar kırmızı çizgilere sahip olduğu belirtiliyor.

Müzik konusunda önyargılı biri değil. Hemen her türlü müziği ayırt etmeden dinliyor. Üstelik bu alanda geniş bir bilgiye de sahip. Müzeyyen Senar'la sanat müziği, Serdar Ortaç'la da pop düeti yapması bunun ispatı.

NEW YORK'TA KAFA DAĞITIYOR

Moda konusuna hiç takılmıyor. İlk iki albümde Arzu Kaprol'le çalışmış ama şimdi 'free' takılıyor. Kendine ne yakıştırırsa onu giyiyor. "Bu bana uyar" dediği şeyleri giyip sahneye fırlıyor.

Ferah, ne zaman canı sıkılsa ya da kafasını deşarj etmek istese, kaçış noktası aynı; New York! Amerika tatillerine yalnız çıkıyor, otel yerine ev kiralamayı tercih ediyor. Sokaklarda dolaşarak, konsere giderek kafasını boşaltıyor.

Sabah : http://www.sabah.com.tr