'Hababam'dan Farklıyız

Usta oyuncu Zeki Alasya; bu akşam ilk bölümüyle atv ekranında başlayacak olan 'Bizim Okul' adlı dizide, 'Gestapo' lakaplı okul müdürü 'Ayfer'i canlandırıyor. Alasya; hem bu projenin perde arkasını anlattı, hem de Yeşilçam dönemiyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı...

Nasıl bir rolde izleyeceğiz sizi?

'Ayfer' adında tatlı-sert bir okul müdürünü oynuyorum. Öğrenciler bu sert tutumundan dolayı 'Gestapo Ayfer' lakabını takmış ama öğrencileri de çok seviyor. Onların başına dert gelmesini istemiyor.

'O BENİM SANATÇIM' REKABETİ

Dizinin yapımcısı Türker İnanoğlu ile yıllara dayanan bir dostluğunuz var. Sizi uzun süredir Erler Film'in projelerinde görüyoruz...

Evet, birbirimizi seviyoruz. Ben aslında Yeşilçam dönemimde Türker Bey'le hiç film yapmadım; denk gelmedi. Biz Ertem Eğilmez ekolündendik. O zaman yapımcılar arasında müthiş rekabet vardı; 'O benim sanatçım' rekabeti ama yine de birbirlerine saygı duyarlardı...

Rakip firmalardan teklif aldığınız oldu mu?

Olmaz mı! Bir defasında Metin'le (Akpınar) bize çok iyi bir teklif geldi, biz de "Başka şirketle film yapacağız" dedik. Ertem Eğilmez çok kızdı bize, çok üzüldü. Hatta o yüzden bizi 'Hababam Sınıfı' filmlerinde oynatmadı. Bir kadersizlik oldu.

Hangi filmde rol aldığınız için Hababam'a dahil olamadınız?

Tam hatırlamıyorum; bir sürü filmde oynadık. İlki sanırım Melek Film'den çıktı. Alışveriş merkezinde geçiyordu, 'Mirasyediler'di galiba.

'Hababam Sınıfı'nda oynayamadığınız için pişmanlık duyuyor musunuz?

Evet, duyuyorum. 'Hababam Sınıfı'nı ilk koltuğunun altına koyup "Bunu film yapalım" diyenlerden biriyim ben. Sonra yapılıyor ve ben yokum, Metin de yok! Bu büyük eksiklik ama ne yapalım; çok iyi bir tırmanışa geçmiştik ve iyi de para veriyorlardı. 15 bin lira aldığımız dönemde bize 50 bin lira teklif ettiler. Ondan sonra bir sürü Ertem Eğilmez filminde olamadık. Yıllar sonra oğlu Ferdi Eğilmez'in yaptığı 'Hababam Sınıfı'nda da sırf Ertem Eğilmez'in hatırına oynadım.

Aranız bozuk muydu Eğilmez'le peki?

Biraz. Ölümünden bir süre önce ziyarete gittim. 'Hababam Sınıfı'nda olmamamızın ne kadar üzücü olduğunu, hasta yatağında bile konuştuk. Karşılıklı günah çıkardık, onun içinde de burukluk oldu.

'Bizim Okul' dizisi de 'Hababam Sınıfı'yla kıyaslanacaktır, öyle değil mi?

Şüphesiz! Zaten hangi okul projesi yapılırsa yapılsın; 'Hababam Sınıfı'ndan esintilerin olmamasına imkan yok. Biz olabildiğince yaklaşmamaya çalışsak da, 'Hababam Sınıfı'na benzetilmekten kaçamayız. Zaten bu da bize gurur verir. Keşke öyle bir şey yapabilsek.

Türker Bey'in sizin hayatınızdaki yeri nedir?

Kendisi piyasayı çok iyi koklar, çok iyi bir tüccardır. Bir keresinde zam istemiştik. Elinde bir bavul dolusu parayla geldi, "İşte, paraysa para" dedi. Çok iyi bir patrondur; har vurup harman savurmaz. Parası da çok bereketlidir. Ondan para aldığınız zaman sonu hep iyi olur. En son ev aldım.

#Sayfa#

GERÇEK OKUL HİKAYELERİ DE VAR

Dizide gerçek okul hikayelerinden de yararlanılacak, öyle değil mi?

Evet. Gırgırı gülmecesi bol olan okullarda okuyanların yaşadıklarından faydalanmak istiyoruz. "Bize gönderin" dedik, çokça e-posta alıyoruz. Uydurma şeyler yerine gerçekleri aktarmak daha samimi olacak. Bu hikayelere çok güveniyorum.

Sizde var mı böyle ilginç anılar?

Var tabii, kendi sululuklarımı da yazıp vereceğim. Ben yoksul bir ailenin çocuğu olmama rağmen; babamın ısrarıyla Robert Koleji'nde okudum. Elindeki avucundaki iki sene içinde bitti. Ondan sonra iki sene bulaşıkçılık yaparak okudum. Okulda en sevdiğimiz; küçük parke taşlarıyla yaptığımız gülle atma müsabakalarıydı. Bir pistimiz vardı; pistin bitiminde de Amerikalı öğretmenlerin arabalarını park ettikleri yer vardı. Ama ne arabalar... Bir keresinde maalesef rekor kırdım ve attığım taş, pistin dışına çıkıp o sıfır arabalardan birinin üstüne düştü. Gidip durumu anlattık, onlar yakalasalar büyük cezalar alırdık. Bu olayı da diziye aktarabiliriz mesela.

SULU ZIRTLAK BİR İŞ OLMAYACAK

Nasıl bir dizi izleyeceğiz?

Sulu zırtlak, gülünecek bir dizi değil! Komedinin yanında duygusal sahnelerin de olduğu, samimi bir proje. Öğrencilerin ve hocaların renkli kişilikleri var. Sadece öğrenci-öğretmen ilişkisini değil, öğretmenlerin de yaşamını anlatıyoruz. Bu kadronun hakkını vermek adına iyi şeyler yapılacak.

TARİH DERSİNİ HİÇ SEVMEZDİM

"Şu an tarihe çok meraklıyım ama okul hayatım boyunca tarihi sevdiremediler bana; muhtemelen bu eğitimcilerin hatası. Çok somurtuk bir ders gibi gelirdi bana. O dersi hep kırardım ama sınavlardan bir şekilde geçerdim. Hiç kalmadım tarihten."

Sabah : http://www.sabah.com.tr