Yeni çıkardığı 'Gerisi Bende' şarkısıyla adından söz ettiren
Funda Arar, Snob
Magazin dergisinin Eylül-Ekim sayısının kapağı oldu. Türk pop müziğinin güçlü sesi Funda Arar ile özlenen konserlerden, pandeminin etkilerinden ve elbette kendisi gibi sanatçı olan eşi Febyo Taşel ile birlikte oluşturdukları yeni eseri Gerisi Bende'den söz ettik. Son dönemlerde ülkemizin dört bir yanında yaşanan sıkıntılı olaylar ilgili de kıymetli açıklamada bulunan Arar, müzik sektörü ile alakalı fikirlerini de sizler için paylaştı.
Sanatçı, "Şarkının müziği eşiniz Febyo Taşel'e, sözü ise ikinize ait. Böyle ortak çalışmalarınızda uyumlu musunuz?" sorusuna, "Daha önceki albümlerimizde de bu tarz ortak çalışmalar yaptık. Tabii ki zaman zaman fikir ayrılıkları yaşıyoruz ama ortak bir noktada buluşuyoruz. Febyo, 'Gerisi Bende'nin bestesini yapmıştı ve nakarat sözlerini de yazmıştı fakat bir noktada tıkanmıştı. Ben de bir bakayım dedim. Pandemi sürecinde bol bol yürüyüş yaptım. Bu yürüyüşler esnasında bol bol dinledim ve sözler de orada ortaya çıktı" yanıtını verdi.
'Evdeki online eğitim, okulda verilen eğitimin yerini tutmuyor'
Arar, "Çocuklar okula gitmeyince annelerin evdeki işi daha da zor hale geldi. Siz de bu konuda zorluk yaşadınız mı?" sorusuna, "Pandemi sürecini zorlaştıran detaylardan biri de çocukların okula gitmemesiydi. Bu süreçte öğretmen, öğrenci ve veliler olarak herkes çok özverili davranmış olsa da, evdeki online eğitim, okulda verilen eğitimin yerini tutmuyor. Çocukların ekran başında konsantre olması çok zor. Çocukların okulda, öğretmenleri ve arkadaşları ile bir arada olması lazım. Yaklaşık 2 yıldır eğitim de çok zorlu bir sürece girmişti. Bu sene ne olacağını merakla bekliyoruz" cevabını verdi.
'Spekülasyonların insanı değilim'
Sanatçı, "Sanat camiasında uzun yıllardır hakkınızda hiçbir spekülasyon çıkmamasına, hiçbir skandala adınızın karışmamasına rağmen popülerliğinizi daima korudunuz. 'Funda Arar' ismi önemli bir marka. Çizginizi hiç bozmadan aynı istikrarı sürdürebilmek için özel bir çaba harcıyor musunuz?" sorusuna ise, "Bu yola çıktığım ilk günden beri amacım sadece müzik yapmaktı. Şimdiye kadar da öyle oldu. Ben spekülasyonların insanı değilim. Bu yüzden magazinde de işimle ve bazı keyifli röportajlarla gündeme geliyorum. Hiçbir zaman polemiklerle gündemde olmadım çünkü bana göre değil. Bir fikir dile getirmem gerektiğinde de tabii ki bunu dile getiririm. Gündemde kalmak için çaba harcamak, bana daha zor geliyor. Bence, sadece işinizle var olmak daha kolay" cevabını verdi.
'Hiçbir zaman günü kurtarmak adına adım atmadım'
Arar, "Sanat camiasına atılmayı bekleyen birçok genç için önemli bir rol modelsiniz. Birçok kişinin hayal bile edemeyeceği bir noktadasınız ve mesleğinizle ilgili birçok hayalinizi gerçekleştirmişsinizdir. Peki, mesleki alanda, henüz gerçekleştiremediğiniz bir hayaliniz var mı?" sorusuna, "Bu mesleğe başladığım günden beri hayal ettiğim birçok şeyi gerçekleştirdim. Çok kişinin hayalini kurduğu sahnelerde konserler verdim, televizyonda müzik programları yaptım. Çok satan albümlerim oldu. Bunları, mesleğimi çok severek ve sürekli çalışarak gerçekleştirebildim. Hiçbir zaman günü kurtarmak adına adım atmadım. Bu yola, uzun soluklu işlere imza atmak için çıktım. Şimdiye kadar istediğim her şeyi gerçekleştirdim ama Türk müziğini, yurt dışındaki insanlara da dinletip sevdirebilmek güzel olurdu. Bunu gerçekleştirebilmek kolay değil. Umarım yeni yetişen arkadaşlar bu yönde çalışmalar yapar" yanıtını verdi.
'Eskiye ilgi hiçbir zaman bitmez'
Sanatçı, "Son yıllarda müzikal anlamda genel bir kalite eksikliği konuşuluyordu. Hatta 90'lı yılların şarkılarına gösterilen büyük ilginin sebebi belki de buydu. Kalite bazında, sektörün bugünkü durumunu nasıl değerlendirirsiniz?" sorusuna, "Evet 90'lı yılların şarkılarına hala ilgi var ama seksenlere ve 70'lere de ilgi var. Eskiye ilgi hiçbir zaman bitmez. 90'larda da daha önceki jenerasyonun yaptığı şarkılara ilgi vardı. Bence bugünkü sorun kalitesizlikten ziyade, tüketimin çok artmış olmasıdır. Şarkılara ulaşabileceğiniz platform sayısı çok fazla. Yapılan çok kaliteli işlerin yanında gerçekten çok kötüleri de var. Doksanlı yıllara baktığımızda da çok kaliteli çalışmaların yanında, kalitesi çok düşük işler de vardı. Bu her zaman olacaktır" cevabını verdi.
'Birbirimizin fikirlerine saygı duymalıyız'
Arar, "Kadın cinayetleri, doğal afetler, iklim değişimi, pandemi ve ekonomik sıkıntılar derken, herkes rehabilitasyona ihtiyaç duyar hale geldi. Sizce toplumumuzu iyileştirecek olan şey nedir?" sorusuna ise, "Toplumu iyileştirecek olan şeyler sevgi, bir araya gelmek ve sanattır. Özellikle sosyal medya üzerinden yaşanan gereksiz tartışma ve kavgalar çok can sıkıcı hale geldi. Herkesin farklı görüşlere saygı duyması gerekir. Halbuki burada önemli olan elbirliği ile bir şeyler yapabilmek. Kötü günleri, kavga gürültü ile aşamayız. Sevgi ve saygı çok önemli. Birbirimizin fikirlerine saygı duymalıyız. Toplumu iyileştirecek önemli öğelerden biri de sanattır. Sanat iyileştiricidir" yanıtını verdi.
Sizin düşünceleriniz neler ?