Cengiz Semercioğlu: Bizim Konsey de dahil olmak üzere ikinci kez bir araya geldiklerinde herkes evlilik haberi bekliyordu bu çiftten.
Sürpriz şekilde ayrılık haberi geldi. Herkes için sürpriz oldu bu ayrılık.
En iyi aşk kendini sevmektir tamam da, tek başına aşkın da kıymeti yoktur Aslı...
Ama kendini tedavi etmek, ayakta durmak ve ileriye bakmak için Aslı'nın bulduğu formül en iyisi.
İnsan kendini sevmeli önce...
Ömür Gedik: Evet, bu ayrılık sürpriz oldu. Ayrı kalamayıp defalarca barışan çifti artık ayrılmaz ikili olarak görüyordum.
Aslı ve Murat'ın ayrılık nedeni evlenmemiş olmaları mıdır bilemiyorum ama bu, tartışma konularından biri olmuştur mutlaka.
Birlikte olamadılar, ayrı ayrı mutlu olurlar umarım.
Böyle uzun süren ama evlilikle bitmeyen ilişkilerin ardından çiftlerden biri hemen başkasıyla evlenebiliyor. Bakalım Aslı ve Murat'ta durum nasıl olacak...
Onur Baştürk: Çok üzgünüm ama bu ikilinin ayrılıp barışmaları beni feci baydı!
Aslı Enver'in imalı Instagram paylaşımı da hayli çocukça. Oradan mı mesaj veriyorsun yani ayrıldığın kişiye yani? Pes.
Eğer gerçekten evlilik olmadığı için bittiyse ilişki, ona da pes.
Bu kadar mı yani? Aşk bunun neresinde?
Onur BAŞTÜRK - Cengiz SEMERCİOĞLU - Ömür GEDİK
Karar onların kimse karışamaz
Tülin Şahin, Ece Vahapoğlu ve İbrahim Çelikkol'un eşi Mihre Çelikkol, hamile pozları ile haftaya damga vurdular. Eleştirenler de oldu, beğenenler de. Bu şekilde hamile fotoğrafı paylaşmayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Doğal mı, gereksiz mi?
Onur Baştürk: Ben en çok İbrahim Çelikkol ve eşi Mihre'nin verdiği pozu beğendim. Çok estetik ve aynı zamanda seksi de...
Hamile bir kadının göbeğini açarak poz vermesini eleştirenleri de anlamıyorum.
Sadece doğum yapıyor.
Ve beden yine onun bedeni.
Kendini nasıl güzel hissediyorsa öyle poz verebilir.
Ömür Gedik: Tülin, Ece ve Mihre'nin pozları gayet kendileriyle barışık.
Hamile fotoğrafları herkesin hoşuna gitmeyebilir ama onlar beğenmiş ki paylaşmışlar.
Kişisel tercihleri.
Beğenmeyen bakmaz.
Bu paylaşımlarda eleştirilecek ya da yadırganacak bir şey görmüyorum.
Cengiz Semercioğlu: Demi Moore'un 1991 yılında Vanity Fair dergisinin kapağı için verdiği hamile pozu olay olmuştu.Neredeyse 30 sene oluyor, biz hala hamile pozu verilir mi, verilmez mi tartışıyoruz.
İsteyen verir, istemeyen de vermez.
Bu sadece kadının kararıdır.
Kaldı ki Tülin model, Ece hamileliğinin her anını paylaşıyor, İbrahim'le Mihre de dergiye poz vermişler.
Kim ne karışır? Estetik ve güzeldi hepsi de.
Ünlülerin metroya binmesi neden büyütülüyor?
Selda Bağcan'ın metrodaki pozu haftanın en çok paylaşılan fotoğrafı oldu. Yurtdışında doğal karşılanan bu günlük hayat pozları bizde neden olay oluyor? Metroda bizim ünlülerden kimi görseniz şaşırırsınız?
Ömür Gedik: Hollanda Başbakanı da Kraliyet Sarayı'na bisikletle gidince sosyal medyada olay olmuştu.
Ünlülerin metroya, otobüse binmesi, bir başbakanın bisikletle gezmesi çok alışık olmadığımız için sosyal medyanın ilgisini çeken şeyler.
Ama metroya binmek de, İstanbul trafiğinde bir yerden bir yere vakit kaybetmeden gitmek için yapılabilecek en akıllı şey.
Ünlü olmak bu lüksü insanların elinden almamalı.
Selda Bağcan en doğru ve doğal olanı yapmış.
Ünlülerden metroda görsem şaşıracağım kişiler genelde şarkıcılardan çıkardı, oyuncuların halkın içine karışmakta şarkıcılar kadar çekingen olmadığını düşünüyorum.
Cengiz Semercioğlu: Herhalde metroda gördüğümüzde en son şaşıracağımız isimlerden biridir Selda Bağcan. Kendisinin de "Neye şaşırıyorsunuz, ben bir halk kadınıyım" dediği gibi Selda Bağcan hayata bakışıyla, dünya görüşüyle halktan hiç kopmamış bir sanatçıdır.
Ben en çok Sadettin Saran'ı metroda gördüğümde şaşırmıştım.
Bir de Ali Koç'a şaşırırım. Özellikle maç günü Seyrantepe metrosunda...
Onur Baştürk: Hakikaten ne var bunda bu kadar büyütülecek?
Neden toplu taşımada ünlü birini görünce şok geçiriyoruz ki? İstanbul'da en pratik olan şey metroyu kullanmak oysa.
Ünlüler de bunun farkında.
Ama kimi görsem şaşırırım söyleyeyim: Ajda Pekkan'ı.
Beğenmeyen dinlemesin
Ebru Yaşar'ın Feridun Düzağaç'ın "Alev Alev" şarkısını seslendirmesi, yeni bir cover krizi yarattı. Düzağaç fanları bu cover'ı eleştirdi. Ebru Yaşar'ın "Alev Alev" yorumu ve son zamanlarda artan cover furyasıyla ilgili görüşlerinizi alalım.
Onur Baştürk: Feridun Düzağaç izin veriyorsa fanlar neden alevlenmiş, onu anlayamadım.
Burada eleştirecekleri biri varsa Feridun Düzağaç. Ebru Yaşar izin almış ve okumuş sonuçta.
Cengiz Semercioğlu: "Alev Alev" şarkısının özel fanları vardır ve Feridun'un bu şarkıyı 16 yıldır kimseye vermemesinin nedeni de fanların bu baskısıdır.
"Alev Alev"i Sıla veya Tarkan da söylese aynı tepkiyi vereceklerdi şarkının bu fan kitlesi.
O hayranlar şarkıyı bir tek Feridun'dan dinlemek istiyor. Kaldı ki Ebru kendi tarzına uygun şekilde çok iyi yorumlamış şarkıyı.
Her cover'da benzer tartışmalar yaşanır, "Alev Alev"i yeniden hayatımıza soktuğu için Ebru'yu tebrik etmek gerekiyor.
Benim dilimden düşmüyor çıktığı günden beri.
Ömür Gedik: Yeni şarkı tutturmak zor olduğu ve yeni şarkılarda eskilerin tadı olmadığı için cover furyası devam ediyor.
Devam edecek de, bu gayet anlaşılır bir akım.
"Alev Alev"e gelirsek, cover dediğimiz şey orijinalinden farklı tarzda yorumlanabilir...
Ebru da bunu yapmış ve bence başarılı da olmuş.
Beğenmeyen yargı dağıtacağına, dinlemez olur biter.
En iyisi hangisi?
Aleyna Tilki, Meryem Uzerli ve Can Yaman, Cadılar Bayramı'nı renkli makyaj ve kostümleriyle kutladı. Ünlülerin Cadılar Bayramı kutlamalarını nasıl buldunuz? Özenti mi, eğlenceli mi? En çok kimin kostümünü beğendiniz?
Onur Baştürk: En iyisi Kleopatra kostümü ile Meryem Uzerli'ydi. Aleyna Tilki'ninki berbattı. Koreli popçu kılığına bürünmek istemiş galiba. Can Yaman'ın kovboy kostümü de kötü değildi ama "Vayy" denen bir durumu yoktu.
Ömür Gedik: İnsanlar Cadılar Bayramı eğlencesini neden dert edip eleştirme gereği duyuyorlar anlamıyorum. Bence tam tersine son derece keyifli, esprili ve yaratıcı kutlamalar yapılıyor bu vesile ile. Ebru Şallı ve Can Yaman'ın Cadılar Bayramı kostümlerini özellikle çok beğendim.
Cengiz Semercioğlu: Nedir bu Cadılar Bayramı düşmanlığı anlamış değilim. "Özenti, bizim kültürümüzde yeri yok" deniyor. Dünya artık bir küçük köy, herkes birbirinden etkileniyor. Hele ki söz konusu eğlenceyse. Cadılar Bayramı da partilemek için, eğlenmek için bir bahane sonuçta. Ben en çok Mesut Özil ve Amine'nin Joker makyajlarına bayıldım, çok güzel olmuşlardı. Belli ki profesyonel bir elden çıkmışlar, ciddi para dökmüşler bu makyajı yaptırmak için.
Son Dakika › Magazin › Evlilik bekliyorduk ayrılık sürpriz oldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?