? Burcu Biricik'i kendisinden dinlemek isteriz...
Aslında göründüğüm gibiyim. Ekranda gördüğünüz Burcu'ya yakın bir Burcu. Uyumlu biri olduğumu düşünüyorum. Bir noktada alanıma girersen, orada müdahale ederim. Onun dışında ortama ve arkadaşlarıma uyumlu sayılabilecek biriyim.İnsanları dinlemeyi, dertleşmeyi severim. Daha özel daha derin bağlar kurmayı severim. Yer yer aşırı üşengeç, koltuğumdan kalkmadan bütün hayatımı geçirebilecek bir enerjim varken, yer yer de inanılmaz hop orda hop burada bir enerjiye sahip olabiliyorum.O yüzden kendimi çok sınıflandıramıyorum. Ruh halim o anlamda fazla değişken.
? "Kendinizi sevin mutlu olabilmeyi öğrenin" diye bir mottonuz var.
Ülkemizde yaşanan üzücü gündemi, yaşam şartlarımızı, iş ve çalışma koşullarımızı gözden geçirecek olursak gerçekten zor bir hayat yaşıyoruz. Şehit haberleri ile içimiz yanarken, bir yandan da kadın ölümleri, hayvan işkence haberlerini okuyoruz. Koronavirüsten korkuyoruz.Yaşadığımız sıkıntıların beraberinde getirdiği negatif enerjiyle, tahammülsüz, suçlayıcı, yargılayan insanlara dönüşüyoruz.O yüzden kendime korunaklı bir fanus yaratıp hep iyiye koşullanmaya çalışıyorum. Kendime, "Kendinle gurur duy, yapabildiklerin için şükret, değiştiremeyeceğin şeyler için kendini suçlama" diyorum. Mutluysam yanımdakini de mutlu ederim fikri var.
Wilma Elles ile Meryem Uzerli'den ilham aldım
? Çocukluğunuzdan bu yana örnek aldığınız önemli isimler kimlerdir?
Ben bir Yeşilçam hayranı olduğum için Yeşilçam'da izlediğim herkese büyük bir hayranlığım var. Hele ki o dönem şartlarında evet biz şu anın zorluklardan bahsediyoruz ama onların zorluklarıyla kıyaslanamaz bile. O yüzden bütün Yeşilçam oyuncularına hayranım ve hepsini çok seviyorum.
? "Çiçero" filminde Alman bir karakteri canlandırmıştınız. Farklı karaktere nasıl hazırlanıyorsunuz?
Çiçero gibi bir hikaye ve öyle bir rol geldiğinde gerçekten inanılmaz heyecanlanmıştım. Kolay kolay böyle alternatif işler gelmiyor. Cornelia karakterini çok seviyorum. Öncesinde Almanca nasıl olacak gibi nedenlerden biraz sıkıntı yaşadım. Onu bir hoca ile çalışacakken o süreç olamadı. Bir gece saat 4'te Wilma Elles ile Meryem Uzerli'yi izledim. "Hangi harfleri nasıl kullanıyorlar? Onları karikatürize etmeden en doğalını nasıl indirgeyebilirim?" diye kafa yordum. Rolü yapmışımdır ya da yapamamışımdır bilmiyorum ama geriye dönüp baktığımda içime sinen bir performans oldu.
Rahat olan festival filmlerinde yer alıyorum
? "Sette ağlarken yönetmen bir anda 'kestik' diyor. Sonra kahkaha ile gülüyoruz" diye bir cümleniz var. Bu duygu değişimlerini nasıl ayarlıyorsunuz?
Tabii ki her seferinde o kadar profesyonelce geçişler sağlayamıyoruz. Sahnelerden sonra "Bana bir beş dakika verin" deyip dakikalarca ağladığım, kendimi tutamadığım, eve döndüğümde kendimi toparlayamadığım zamanlar oluyor.Eşim Emre eve geldiğinde "Sette bir şey mi oldu?" diyor; "Hayır sette çok ağladım" diyorum. Artık bir süre sonra ağlamak, gülmek hepsi birbirine karışıyor. Bazen yorgunluktan sinirlerim bozuluyor. Kendi psikolojim için bu durumu olabildiğince dengelemeye çalışıyorum.
? Yakın zamanda projeler var mı?
Yakında çekeceğimiz, hatta 2 buçuk haftada tamamlayacağımız bir sinema filmimiz olacak. İlk başta festivallere göndermeyi planladığımız bir proje. Şu sıralar popüler kültürün istediği gibi değil de biraz daha rahat ve sakin olunabildiği için festival filmlerinde yer almaya çalışıyorum
? "Maceracı bir ruhunuz var" diyebilir miyiz?
Evet maceracıyım, bundan da korkmuyorum. "Bu acaba başarısızlık mı getirir?" diye de korkmuyorum. Gerçekten yenilik her zaman iyidir. O an sana iyi sonuçlar getirmese de muhakkak geri dönüşü olur. Hata bile yapsam önemli değil, en azından o hatadan öğrendiğim bir şey olacak ve bir sonraki sefer o hatayı yapmayacağım.Aynı şeyleri yapmak ve güvenli alanda bir karakter çıkarmak, çalışmak, bunlar şu an bana konformist geliyor. Daha yaşım gençken ve bunlara kafa yorabilecekken, enerji harcayabilecekken hep birbirinden farklı karakterler, başka işler denemek istiyorum. Sonucunun ne olduğu çok önemli değil.
Aşk, beraber gülmek ve ağlamaktır
? Eşinizle nasıl tanıştınız?
Emre'yle ilişkiye başlamadan 2 yıl öncesinde tanışmıştık. O zamanlar sadece merhabamız vardı ama o kadar. Sonrasında tesadüfi bir karşılaşmayla "merhaba" bir ilişkiye dönüştü.
? Aşkın enerjisini hayatınızda nasıl tanımlarsınız?
Eve gelirken ayakların geri geri gitmiyorsa, onu göreceğim heyecanıyla gidiyorsan ya da o gün yaşadıklarını, öğrendiğin yeni bir şeyi anlatma heyecanı duyuyorsan, burada kayda değer bir şey vardır. Paylaşmak, arkadaş olabilmek, birlikte eğlenmek, gülmek, ağlamak bunlar insana iyi hissettiren duygular.
? Kendinizde sevmediğiniz özellikleriniz var mı?
Çok tezcanlıyım. Yani bir şeyin hemen olmasını isterim. Onun dışında bir şeye bozulduysam bunu hemen belli ederim. Aslında duygularımı hemen açık etmek istemiyorum. Hemen bir fikre kapılmak yerine, öncesinde sakince bir düşünmem gerektiğini bilsem de yine de tepki gösterebiliyorum.
? Eşinizle çok fazla seyahate gidiyorsunuz ve bunlar spontane tatillermiş gibi görünüyor...
Hem planlı hem spontane... O konularda Emre, bir tur şirketi edası ile çalıştığı için genelde nerelere gideceğimiz önceden belli oluyor. Ama gittiğimizde sürekli orada kalmıyoruz. İki gün bir yerde kalıyorsak, üç gün başka bir yerde kalıyoruz.
O esnada nereye nasıl gideceğimiz ve bazı kalacağımız oteller spontane gelişiyor. Bazen otelsiz kaldığımız oluyor, nerede kalacağımızı bilmiyoruz. Bir şekilde gün içerisinde ayarlıyoruz.
Her işimden önce evham yaparım
? İlk defa bir kışı evde geçirdiğinizi söylediniz. Neler yapıyorsunuz?
Evdeyim ve eskiden izlemediğim filmleri izlemeye çalışıyorum. Senaryoyla alakalı birtakım kitaplar okuyorum ki, bir senaryo okurken nelere dikkat etmem gerektiği hakkında bilgi sahibi olayım.
Bir oyuncu koçuyla çalışmaya başladım ki, iş yapmadığım sürede yeni bir iş geldiği zaman en azından idmansız kalmayayım. Bir süre ara verdikten sonra iş geliyor ve "ben oynamayı unuttum" gibi bir takım psikolojilere giriyorum.
Emre hep kızar, "Her işinden önce evham yapıyorsun, ağlıyorsun ama öyle bir şey yok başladığında oluyor işte" diye.
? Yeniliklere açık biri misiniz?
İş hayatında yeniliklere açık biriyim ama özel hayatta pek değilim. Kendi güvenli alanımı sabit tutmayı seviyorum. Ne olacağını bilme hissi beni daha iyi hissettiriyor.
? Bir süper kahraman olmak isteseniz?
Çok hayalperest bir çocuk olarak büyümediğim ve hala da pek öyle sayılmadığım için bunu pek düşünmedim. Ama madem adı süper kahraman olacak, o zaman bir iyiliğe yarasın isterdim. Bu tüm hayvanları korumaktan, insanları tedavi etmeye kadar birçok konuda olabilir.
Son Dakika › Magazin › Burcu Biricik: Maceracı bir ruhum var - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?