'YAZ TATİLİ BİR ENDÜSTRİ HALİNE GELDİ'
2014'te sayfiye kültürümüzü anlatan 'Sayfiye' (İletişim Yayınları) adlı kitabın editörlüğünü üstlenen yazar Tanıl Bora anlatıyor:
1950'li, 1960'lı yıllardan bugüne sayfiyenin hayatımızdaki yeri ne yönde değişti?
Değişimin bir yanını 'endüstrileşme' olarak tanımlayabiliriz. Yaz tatili hem ölçek hem organizasyon bakımından bir endüstri haline geldi. Endüstrileşmesinin bir anlamı da endüstrileşen bütün faaliyetler gibi tüketim ve 'performans' yanının baskın hale gelmesi... Eğlencede, dinlencede 'verimlilik' arayışı arttı. Buna bağlı olarak bir başka yanı, büyük ölçüde şehirli, tahsilli orta sınıflara mahsusken yaygınlaşmış, popülerleşmiş olması. Tabii sınıfsal farklara bağlı kademelerle...
Yazlık sahibi olmak bugünün Türkiye'sinde bir güvence mi?
Yazlık sahibi olmak 15-20 yıl öncesine kadar orta sınıf hayat planının ve hayalinin sabit denebilecek bir unsuruydu. Son birkaç yılda bu ihtimal iktisadi nedenlerle belirgin bir biçimde aşındı. Ama ondan önce de sanırım giderek aşınıyordu. Bir yandan 'kıt kaynaklarını' yazlığa bağlamama eğilimi güçlenirken diğer yandan kıra veya deniz kenarına yazlık değil, kalıcı olarak taşınma eğilimi de belirdi. Bunlar, özellikle de ikincisi, kitlesel eğilimler değil ama dikkate değer.
Salgın sayfiye alışkanlıklarımızı bir süre için bile olsa değiştirir mi?
Muhakkak değiştirecek, değiştiriyor. İmkanı olanların çoğu, yaz tatiline gitmekten haklı ve doğru olarak sakınıyor. Gidebilecek olanlar da gözleyebildiğim kadarıyla toplu bulunulan tesislerdense yazlık müstakil ev tercih ediyor.
BAHÇELİ, MÜSTAKİL EVLERE TALEP ARTTI
Zafer Nerez, gayrimenkul danışmanı
Salgın nedeniyle otelde konaklamak istemeyen çok kişi var. Bu da hem satılık hem kiralık yazlıklara olan ilgiyi arttırdı; bahçeli, müstakil evlere bir yönelim söz konusu. Bu tabii ki fiyatlara da yansıdı. Özellikle Çeşme'de fiyatlar üst seviyelere geldi. Kalabalıktan uzak siteler revaçta. Müşterilerimiz bilinçli. Bizi aradıklarında önden araştırma yapmış; nereye bakacaklarını, nereye gideceklerini öğrenmiş oluyorlar. Bize sadece fiyatı konuşmak kalıyor.
AYVALIKLILAR TOPRAĞA DEĞER VERİYOR
Seyahat yazarı Bahar Akıncı
Foça, İzmir
Bozulmamış bir yer. Halk istediği yerden denize girebiliyor. Çocukluğumdan beri giderim, hiçbir değişime uğramadı. Dünyanın en güzel dondurmacısı (Nazmi Usta Girit Dondurmaları) da burada.
Bozburun, Muğla
Hem pazarını seviyorum hem de buradaki pansiyon kültürünü... Ev kiralamak istemezseniz Kocabahçe Glamping'e de gidip karavan ve çadır ya da bungalovda kalabilir, izole bir tatil geçirebilirsiniz.
Söğüt, Muğla
Gelişen bir bölge... 10 yıldır gidiyorum ve Söğüt'te Selimiye'ye nazaran daha bilinçli, betona karşı daha duyarlı bir halk olduğunu görüyorum. Yerlileri Söğüt'ü korumak için çalışıyor.
Kaş, Antalya
Eylül ve ekimde giderseniz olanağüstü bir tatil yaparsınız. Tek bir merkezden oluşmuyor. Kaş'ı merkez alarak her gün farklı bir yere gidebilirsiniz: Kekova'ya, Kaleköy'e, antik Likya kenti Simena'ya...
Ayvalık, Balıkesir
Ayvalıklılar toprağa çok değer veriyor. En iyi zeytin, zeytinyağı, peynir ve sabun burada. Çok lezzetli balzamik sirkeler ve Madra Dağları'na çıktığınızda çok iyi şaraplar tadabilirsiniz.
Tire, İzmir
İyi tarım yapılıyor ve burada gastronomik bir hareket başladı. Genç ve okullu şefler küçük küçük lokantalar açtı. Zeytini, zeytinyağı çok lezzetli. Mandıra kültürü Tire'de devam ediyor.
En iyi sosyal mesafe Patara'da
Saffet Emre Tonguç, Hürriyet Seyahat yazarı
Geçen hafta Çanakkale'deki Adatepe'ye gittim. Türkiye'nin en iyi korunmuş köylerinden biri. Foça, Bergama'daki Kozak Yaylası, Urla, Karaburun da yazı geçirmek için ideal yerler.
Cunda'ya giderseniz, etraftaki ada ve koyları keşfedersiniz. Ovacık bence Türkiye'nin Toskana'sı gibi... Aydın'daki Doğanbey, eski bir Rum köyü ve olağanüstü. Sığacık hem antik bir şehir hem de denize girmek için ideal.
Yazı Bozcaada'ya geçirmeyi düşünürseniz, Akvaryum Koyu'na mutlaka gitmelisiniz. Antalya'da Olimpos ve Çıralı taraflarını çok severim. Hem denizi çok güzeldir hem de fazla kalabalık değildir.
Patara, Türkiye'deki en güzel ve en uzun plajlardan biri. Yazı orada geçirirseniz plajda, sosyal mesafe bir buçuk metre değil, neredeyse bir buçuk kilometre olur.
Son Dakika › Magazin › Bu yazın planı: Önce sağlık, sonra yazlık - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?