Ali Sunal: 'Telif Konusunda Enteresan Bir Şey Yapacağız'

Türk sinemasında 'Şaban' tiplemesiyle gönüllere taht kuran Kemal Sunal'ın oğlu Ali Sunal, babasının televizyonda reyting rekorları kıran eski filmlerinden varislerinin hiç bir telif ücreti almadığını belirterek, "Ama davalarımız sürüyor. Bundan sonrası mahkemenin, yargının işi. Bunun babamın vasiyeti olduğunu düşünüyorum. Daha tam olarak neticelenmedi ama 1 yada 1.5 seneye enteresan bir şey yapacağız. Bu da ilk olacak sanırım" dedi.

47'nci Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında Özdilek Alışveriş Merkezi'nde, 'Kemal Sunal'ın Türk Sineması'ndaki Yeri' konulu panel düzenlendi. Panelden önce Kemal Sunal'ın hayatını anlatan belgesel salondakilere duygusal anlar yaşattı. Belgeselin ardından eşi Gül, kızı Ezo ve oğlu Ali Sunal ile Sanatçı Nevra Serezli gözyaşlarına hakim olamadı.

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden mezun olduktan sonra kendi sineması üzerine hazırladığı yüksek lisans tezinde danışman hocalığını yapan Prof. Dr. Şükran Esen, "Starlar yaratılır ama Kemal Sunal kendi starlığını kendisi yarattı. Kendisini geliştirerek, pişirerek sinemanın içinde yerleşti. 1970'li yıllarda kriz koşullarında insanlarının deşarj olmalarını sağladı. Başlarına gelen zorlukları, karşılarına çıkan ve çok güçlü görünen ağaları küçük şans oyunlarıyla yendi. Onun her başarısı halkın kendi başarısı gibi oldu" diye konuştu.

Beyazıt Öztürk, Kemal Sunal'ı programında hiç konuk edemediğini söyledi. Öztürk, Kemal Sunal'la geç başlayan tanışıklıklarında sanatçının kendisine komik olan bir insanın başına neler gelebileceğini anlattığını söyledi. Komedyenin tüm bu kalabalığın içinde yalnız biri olduğunu belirten Beyazıt Öztürk, "Bizim en keyifli saatlerimiz, Kemal ağabeyin sette, benimde Beyaz Show'da olduğum saatler. O saatlerde herkesin gözü önünde her istediğimizi yapıyoruz" dedi. Komedyenin kaderinin gittiği her yerde, ortamdaki kişileri güldürmesine yönelik beklenti olduğunu ifade eden Öztürk, "Yemek yiyeceksin, herkes çatalı nasıl tutuyorsun diye bekliyor. Düşürsen gülüyorlar. Birşey yapmanı bekliyorlar. O seni ister istemez yalnızlaştırıyor" diye konuştu.

Kemal Sunal'ın oğlu Ali Sunal ise babasının doğum gününde Beyaz Show'a konuk olacaklarını açıkladı. Sunal, "Kabul ederlerse 11 ya da 12 Kasım'da babamla gideceğiz" dedi. Ali Sunal, Kemal Sunal'ın Kapıcılar Kralı filmiyle 'En iyi Erkek Oyuncu' ödülünü aldığı yıl kendisinin dünyaya geldiğini belirterek, "Kapıcılar Kralı, ilk kez bir komedi oyuncusu ödül alıyor. Ben doğmak üzereyim. Ödülü alırken kız olursa altın erkek olursa portakal diye espri oluyor. Allahtan çabuk vazgeçmişler yoksa ben portakal sunal olarak karşınıza çıkacaktım" diye konuştu.

Ali Sunal, bir soru üzerine televizyon kanallarında defalarca gösterilen Kemal Sunal filmlerinden varisleri olarak hiç bir pay almadıklarını söyledi. Sunal'ın ortağı olduğu Can Film'e ait yapımlardan gelen sembolik rakamlar olduğunu kaydeden Ali Sunal, "Ama davalarımız sürüyor. Bundan sonrası mahkemenin, yargının işi. Bunun babamın vasiyeti olduğunu düşünüyorum. Daha tam olarak neticelenmedi ama 1 yada 1,5 seneye enteresan bir şey yapacağız. Bu da ilk olacak sanırım" dedi.

Senarist Umur Bugay, senaryosunu yazdığı Kapıcılar Kralı, Çöpçüler Kralı filmlerinde Sunal'la birlikte çalıştıklarını anlattı. Sunal'a Altın Portakal'ı getiren Kapıcılar Kralı filminin Göksel Kortay, Ulvi Uraz ve Ahmet Gülhan'la birlikte yaptıkları 'Kısmet Apartmanı' skeçleriyle doğduğunu belirten Bugay, "Başarılı oldu. Kapıcılar Kralı işinin nüvesi, kaynağı budur. Kapıcılar Kralı'nın arkasında da ben Bizimkiler dizisini yaptım" dedi. Kapıcılar Kralı filminin yapımcısı Arif Keskiner ise Ertem Eğilmez'den izin alınarak yapılan filmde Türkan Şoray'ın 40 bin aldığı dönemde Kemal Sunal'a 75 bin lira ödendiğini söyledi. Kapıcılar Kralı'nın ardından 'Köşeyi Dönen Adam' filminde Senarist Umur Bugay, Yönetmen Atıf Yılmaz ve Kemal Sunal'la birlikte çalıştıklarını anlatan Keskiner, "Film sosyal tarafı ağırlıkta olan, lümpen adamın proleterleşmesini konu alıyor. İlk çıktığı gün Atlantik Sineması'nı bastılar. Fimin içindeki 1 Mayıs bölümlerini kestiler. Şimdi o kesilen sahneleri bulamıyoruz" dedi. 1980 sonrasında yaygınlaşan video furyasında Almanya'dan kaçak getirilen filmin kesintiye uğramamış halinin Aksaray'da bir çay bahçesinde gösterilirken 1 Mayıs sahnelerinin çay bahçesinde filmi izleyen polis tarafından fark edildiğini söyledi. Keskiner, "Bir anda kendimizi Selimiye'de bulduk. Savcı tanıdık gibi çıktı, Selimiye'den aldılar. Atıf, Kemal ve ben yargılandık. Kemal Sunal, 'Ben oyuncuyum bana ne verirlerse oynarım' dedi. Mahkemede kahkahalar falan. Hakim 'çıkın gidin' dedi. Öyle yırttık" diyerek yaşadıklarını anlattı.

Balalayka filminin çekimleri için bindiği uçakta vefat eden Sunal'ı 1979 yılında nasıl uçağa bindirdiğini anlatan Keskiner, işin sırrının viski olduğunu söyledi.

Emre BAYLAN - Süleyman EKİN/ ANTALYA/ DHA