Ada Elif Savaş, son günlerde adını sıkça duyduğumuz küçük bir piyanist. Henüz 12 yaşında ancak aldığı ödüller ve müzik kariyeri herkesi kendine hayran bıraktıracak türden. 3.5 yaşında piyanoyla tanışıyor. Ardından annesi Yasemin Banu Burcu'nun yönlendirmesiyle 4.5 yaşında İstanbul'daki tüm Fransız liselerinin müzik okulu olan Ecole Francophone de Musique'e ilk adımını atıyor. Burada öğretmenleri yeteneğini fark ediyor ve Ada Elif kimseye sürpriz olmayan bir şekilde Mimar Sinan Devlet Çocuk Konservatuvarı'nı kazanıyor. 12 yaşında ve hala yarı zamanlı burada okurken tam zamanlı olarak da Notre Dame de Sion Vakfı'nın ilkokulu NDS Okulları'nda eğitimine devam ediyor. Aradaki 8 yıl içinde yurtiçinde ve Almanya, Gürcistan, Bulgaristan'da uluslararası
dereceler alıyor.
SIKI BİR K-POP TAKİPÇİSİ
Tüm bu başarıları sebebiyle de Mimar Sinan Devlet Konservatuvarı onu onur ödülüne layık görüyor. Ada Elif bu ödülü alan en küçük öğrenci. Türk piyanist Merve Mersinligil'in eğitim verdiği Brüksel'deki müzik ve sanat akademisi La Scene Watermael Boitsfort'tan teklif aldı. Ayrıca üniversite çağında öğrencilerin kabul edildiği Belçika Kraliyet Konservatuvarı'nın sınavlarına girmeye hak kazandı ve önümüzdeki martta Belçika'ya gidecek. Eğer sınavı geçerse kendinden yaşça epey büyük öğrencilerle birlikte müzik eğitimi alacak ama Ada Elif bu durumu pek de önemsemiyor: "Bu durumlarda yaştan dolayı öğrenciler arasında biraz ayrım oluyor tabii ama ben bugüne kadar gittiğim her yerde hep en küçük öğrenci oldum. Fransızca da bildiğim için yalnız hissedeceğimi sanmıyorum."
Devamlı piyano başında bir çocuk değil; Ada Elif yüzme ve dansla da ilgileniyor, şarkı söylemeyi de seviyor. Okulunun popüler öğrencilerinden ve gençler arasında bir hayli moda olan K-Pop'un (Kore müziği) sıkı takipçilerinden. O da yaşıtları gibi pandeminin getirdiği koşullardan bir hayli bunalmış durumda. Pandemi bittikten sonra ilk işi bir arkadaşıyla yarım kalan konser projesini hayata geçirmek olacak. Birlikte güncel şarkılar çalıp söyleyecekler.
Ada Elif'in başarı ivmesi elbette çok çalışması, sabrı ve disiplinine bağlı. Örnek aldığı sanatçılar Beethoven, Schubert ve Mahler. "Çünkü onlar duygularını çalarken ve bestelerinde en iyi ifade edebilen kişiler. Öfkeyi ve mutluluğu... Çünkü gerçekten çok kontrast var bu bestelerde" diyor. En sevdiği besteciler de tabii Schubert, Beethoven ve Mahler. Çalmayı en sevdiği parçaysa Beethoven'ın 'Op 10, No. 1 Sonatı'. Gelecekte kendini sadece ve hep sahnede hayal ediyor Ada Elif. Özellikle de St. Petersburg'da. Bir diğer önemli hedefi de kendi bestelerini yapmak.
"Sahneye çıkarken uğurun var mı" diye soruyoruz... Varmış. Mutlaka yanına aldığı bir filli tokası ve annesi. Annesi, sol elini ve kalbini öpüp gönderiyormuş sahneye.
Ada Elif, annesi Yasemin Banu Burcu ile...
Sadece uğuru değil Ada'nın en büyük destekçisi ve aslında 'başöğretmeni' anne Yasemin Banu Burcu. "Çok çalıştığı için bana kızanlar oluyor ama sanat ve spor disiplin isteyen işlerdir. Elbette çocuklar sıkılabilir, 'Neden sıkıldın' diye soramazsınız. Profesyonel olarak piyano çalmak zorunda değil, bırakabilir. Sanat zorlayarak yapılacak bir iş değildir. Ada hem okulunu hem konservatuvarını bir arada yürütebiliyor. Yürütemeyebilirdi de; o zaman benim anne olarak görevim ona destek olmaktı. Ama yürütebildiği sürece 'Tamam, çok çalıştın, bırakabilirsin' dememeliyim. Eğer piyanist olmak istiyorsa çalışma saatlerinin tamamına disiplinli bir şekilde uyması gerekiyor" diyor ve bu konuda Rus ve Alman ekollerini doğru bulduğunun altını çiziyor.
Kızının başarılarıyla gurur duyan Yasemin Banu Burcu heyecandan Ada'yı sahnede hiç canlı izleyemediğini anlatıyor; "Dışarıdan bakınca kızı için Belçika'ya yerleşecek olan, okuldan okula koşturan bir anne profili var ama aslında ben, o değilim. Ben de resim eğitimi aldım, sanatçıyım ama Ada sahneye çıktığı zaman onu seyredemiyorum. Kayıtlardan izliyorum. Öğretmenleri de benim kadar heyecanlanıyor ve gurur duyuyor; hepsine çok teşekkür ederiz" diyor.
GÜNÜ SABAH 6'DA BAŞLIYOR
Ada Elif'in pandemi öncesinde bir günü, sabah 6'da başlıyor.
8'de örgün eğitim gördüğü okuluna gidiyor.
Öğleden sonra konservatuvardaki derslerine yetişiyor.
Akşam 7.30'da eve dönüyor.
Biraz dinlenip yemek yedikten sonra ödevlerini yapıyor ve uyuyor.
Pandemi dönemindeyse günde 6 saat annesiyle birlikte bazen evde, bazen Girgin Piyano ve Sanat Galerisi'nde piyano çalışmalarına devam ediyor.
Son Dakika › Magazin › Ada Elif Savaş: Kendi bestelerimle hep sahnede olmayı hayal ediyorum - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?