Teke Yöresi Sempozyumu

1. Teke Yöresi Sempozyumu- Teke Yöresi'nin tartışıldığı ve 3 gün sürecek sempozyuma yaklaşık 200 bilim adamı ve araştırmacı katılıyor- MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Saatcı: - "Teke yöresine adını veren teke, yani keçi gerçekten özel bir hayvandır. Ürünü olan kıldan üretilmiş çadırın altında milletimiz imparatorluklar kurmuştur. Kılından, derisinden, etinden, sütünden, hareketlerinden, oğlaklarından, dişisinden, erkeğinden kendi adına bir kültür oluşmuştur" Burdur'da bu yıl ilki düzenlenen Teke Yöresi Sempozyumu, yaklaşık 200 bilim adamı ve araştırmacının katılımıyla başladı. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Teke Yöresi Halk Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi (TAMER) tarafından MAKÜ Konferans Salonu'nda düzenlenen sempozyumda konuşan Burdur Valisi Hasan Kürklü, Teke kültürünün Burdur'un tamamını içine aldığını, Muğla'nın Fethiye ve Ortaca ilçelerine, Denizli'nin Acıpayam, Serinhisar, Çameli ve Honaz, Afyonkarahisar'ın Dinar ve Başmakçı, Isparta'nın Yalvaç ve Şarkikaraağaç ile Antalya'nın Cevizli, Akseki, Manavgat, Korkuteli ve Alanya bölgelerine yayıldığını anlattı.Burdur ve çevresinin zengin tarihi, mimari, arkeolojik ve kültürel değerlerinin bilimsel olarak araştırılması, belgelenmesi, tanıtılması korunması ve yaşatılması gerektiğini belirten Kürklü, "Bu sempozyum yörenin her yönüyle araştırılması, tartışılması, sorunların bilimsel zeminde çözülmesi için bilgi alışverişi ortamının oluşturulmasını hedeflemektedir" dedi. - MAKÜ Rektörü SaatcıMAKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Saatcı ise sipsinin, curanın, kabak kemanenin sesini duyunca kalbinin bir başka attığını söyledi. Kıvrak halk oyunlarının sonunda efe dizini yere vurup başını göğe kaldırdığında yüreğinin ferahladığını ve hayallerinin kendisini Yörük göçlerine, oradan da Orta Asya'ya kadar götürdüğünü ifade eden Saatcı, şöyle konuştu: "Eminim ki her Teke yöreli benzer bir hissiyat içerisindedir. Teke yöresine adını veren teke, yani keçi, gerçekten özel bir hayvandır. Ürünü olan kıldan üretilmiş çadırın altında milletimiz imparatorluklar kurmuştur. Kılından, derisinden, etinden, sütünden, hareketlerinden, oğlaklarından, dişisinden, erkeğinden kendi adına bir kültür oluşmuştur. Bu kültür bu yöreyle öylesine iç içe girmiştir ki, ayırmak mümkün değildir."Saatcı, Teke yöresinin türküleriyle, folkloruyla, manileriyle, dokumalarıyla bir kültür harmanı olduğunu kaydetti.Bu yörenin aynı zamanda mermerin, hayvancılığın, süt üretiminin, turizmin de merkezi olduğuna işaret eden Saatcı, "Bu söylenenlerin objektif ve bilimsel açıdan bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekiyordu. İşte yörenin merkezi Burdur ve onunla bütünleşmiş Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi yörenin her özelliğinin ve yörede olup biten her faaliyetin resmini çekmek adına bu sempozyumu düzenledi" diye konuştu. - Belediye Başkanı ErcengizBurdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ise Teke yöresinin başkenti Burdur'un, efelerin harman olduğu yer olarak bilindiğini anlattı.Burdur'da en ağırından en hızlısına zeybek türleri ve oyun havalarının dikkat çektiğini ifade eden Ercengiz, "Teke yöresi folklorunda söz zenginliği vardır. İncelik ve centilmenlik vardır. Yaylaların serinliği, ovaların sıcaklığı vardır. Çamların rüzgar hışırtısı ve ağaçların gölgesinde mola veren zeybeklerin çalımı vardır" dedi. Sempozyumda MAKÜ Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi Akademik Oda Orkestrası ile TRT Sanatçısı Ferhat Erdem müzik dinletisi sundu. MAKÜ bahçesine kurulan kıl çadırda Teke yöresini tanıtıcı sergi açıldı. Yöresel kıyafet giyen kişiler tarafından bahçeye getirilen iki teke ilgi çekti. Sempozyum 6 Mart'ta sona erecek. .