Sultanların Sanata Yansıyan Izleri"

AK Parti Sakarya Milletvekili Prof. Dr. Mustafa İsen, Osmanlı sultanlarının sanatı ve sanatkarı koruyup gözettiğini belirterek, "Osmanlı sultanları, sanat dünyası içerisinde yer almasıyla, dünya imparatorlukları içinde kendine çok farklı bir yer edinmişlerdir." dedi.

Trakya Üniversitesi'nde (TÜ) düzenlenen "Sultanların Sanata Yansıyan İzleri" panel ve sergisinde Osmanlı sultanlarının sanata bakış açısı anlatıldı.

Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi Kongre ve Sergi Salonu'nda düzenlenen panelde konuşan Edirne Valisi Günay Özdemir, İstanbul'daki medeniyeti anlamak için Edirne'de kurulan medeniyetin temel değerlerine bakılması gerektiğini söyledi.

Medeniyetin temelinin Edirne'de görüldüğünü anlatan Özdemir, "Çünkü Edirne, çok farklı inanç ve düşünceden insanın yaşadığı bir yer. Hristiyanıyla, Yahudisiyle, Ermenisiyle ve fetihten sonra bütün inanç ve düşüncedeki insanlar, Müslümanlarla beraber yaşamışlardır. Burası, bütün inanç ve düşüncedeki insanların ortak yaşama biçiminin geliştirildiği bir şehir." diye konuştu.

Özdemir, kentte tarih boyunca kültürel birçok etkinlik yapıldığını ifade etti.

TÜ Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu da İstanbul'un fethi öncesinde, 92 yıl boyunca Edirne'de muhteşem bir medeniyet yaşadığını söyledi.

Osmanlı medeniyetinin birçok konuda Batı medeniyetine üstün geldiğini dile getiren Tabakoğlu, bilimde, kültürde, askerlikte ve sanatta bu örnekleri görmenin mümkün olduğunu kaydetti.

-"Mekanlar en iyi öğretmenler"

Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Münevver Üçer Atölyesinde hazırlanan "Tuğra" sergisinde emeği geçenler adına konuşan Reyhan İsen, doğup büyüdüğü mahallede, içerisinde oyunlar oynadığı külliyede sergi açmaktan dolayı mutluluk duyduğunu aktardı.

Mekanların en iyi öğretmenler olduğunu ifade eden İsen, "Böyle bakıldığında, bu külliye benim kişiliğimin belirlenmesinde etken. Klasik kültüre sempati duyuşumu bu mekanlar ve bu şehir sağladı" dedi.

-"Osmanlı sultanları sanatın içerisinde bizzat yer aldı"

AK Parti Sakarya Milletvekili Prof. Dr. Mustafa İsen, Osmanlı sultanlarının sanatı ve sanatkarı koruyup gözettiğini söyledi.

Osmanlı sultanlarının sanatın içerisinde bizzat yer aldığını belirten İsen, şöyle devam etti:

"Osmanlı sultanları, sanat dünyası içerisinde yer almasıyla dünya imparatorlukları içinde kendilerine çok farklı bir yer edinmişlerdir. Konuya şiir tarihi açısından bakacak olursak, kaynaklar yaklaşık 26 sultan ve şehzadenin şiir yazdığını, önemli bir bölümünün bunları bir divanda topladığını, ortaya çıkan ürünlerin de belli bir kalitenin üzerinde olduğunu belirtir."

İsen, Kanuni ve III. Mehmed gibi sultanların ise klasik şiirin en hacimli divanlarını meydana getirdiğinin altını çizdi.

-Osmanlı şiirinin gelişimi

Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Ana Sanat Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Faruk Taşkale de ferman, berat ve vakfiye gibi belgelerdeki tuğralara uygulanan tezyinatın yapıldıkları dönemler itibariyle farklılıklar gösterdiğini dile getirdi.

Osmanlı kültür, sanat ve egemenliği ile Türklerin hat sanatını temsil ettiğini aktaran Taşkale, tuğraları yalnızca ferman ve beratlarda Osmanlı sultanlarının nişanesi olarak görmenin doğru olmadığını vurguladı. Taşkale, 19. yüzyıldan itibaren tuğraların, hattat ve müzehhiplerin yazı ve tezhip sanatlarını itinalı ve görkemli şekilde uyguladıkları konular olarak da değerlendirilebileceğini kaydetti.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuba Işınsu İsen Durmuş ise, Osmanlı'da sanatın devlet eliyle desteklenmesi, korunması, teşvik edilmesi anlamına gelen hamilik sisteminin, Fatih Sultan Mehmet'le sisteme oturduğunu vurguladı.

Durmuş, hamilik sisteminin Osmanlı şiirinin gelişmesine ve çok önemli bir özellik elde etmesine katkı sağladığını da kaydetti.

Konuşmaların ardından, yaklaşık 20 eserin yer aldığı sergi, Vali Özdemir, milletvekili Prof. Dr. İsen, Rektör Prof. Dr. Tabakoğlu ve öğretim üyeleri tarafından açıldı.

Sergi, 5 Mayıs Cuma gününe kadar gezilebilecek.