Şanlıurfa'nın Lezzetleri Tescil Ediliyor

HALİL FİDAN - Türkiye'nin yemek kültürüyle öne çıkan kentlerinden Şanlıurfa'da, ciğer kebabından tırnaklı ekmeğe, patlıcan kebabından kıymalıya, lebeniden yumurtalı köfteye kadar birçok yöresel lezzet tescillenmek üzere ilana çıktı.

Hazreti İbrahim'in yaşadığı yer olarak rivayet edilen, "Halil İbrahim sofrası ve bereketi" ile özdeşleşen Şanlıurfa, damak tadını önemseyenlerin hem gözüne hem de damağına hitap ediyor.

Kentle özdeşleşen yöresel ürünlerin yıllardır tescil edilmesinin beklendiği Şanlıurfa'da, ilgililerin girişimleri sonucu, Urfa biberi, çiğköfte, ekşili, Birecik patlıcanı ve meyan şerbetinin tescil edilmesinin ardından patlıcan kebabı, ciğer kebabı, kıymalı (lahmacun), tırnaklı ekmek, lebeni ve yumurtalı köfte tescillenmesi için ilana çıkarıldı.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kenttin yemek kültürüyle de ön plana çıktığını belirterek, Şanlıurfa'nın marka değerlerinin tescilini sağlamak için Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuruda bulunduklarını hatırlatan Çiftçi, bu kapsamda birçok yöresel tadın tescil aşamasına geldiğini anlattı.

Nihat Çiftçi, kentle özdeşleşen ürünlerin geç de olsa tescillenecek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şunları kaydetti:

"Coğrafi işaretler anlamında Şanlıurfa'da çok önemli başvurular var. 20 Haziran'da Şanlıurfa'da 'Coğrafi İşaretler Marka Çalıştayı' düzenlendi. Bu çalıştay neticesinde ilana çıkan birçok ürün oldu. İlanda olan ürünler ciğer kebabı, kıymalı, yumurtalı köfte, lebeni, patlıcanlı kebap, tırnaklı ekmek, ayrıca incelemeye alınan birçok ürünümüz daha var. Coğrafi işaretler bir şehir için çok önemli, o şehrin özelliğini, mutfağını, kültürünü aslında yansıtan değerlerdir. Ürünlerin Türk Patent ve Marka Kurumunda tescil edilmiş olması hukuken işin noktalanması anlamına geliyor. Bir ürün tescillendiğinde artık hukuki ve sosyal anlamda birtakım çekişmeleri ortadan kalkmış olacak. Dolayısıyla Şanlıurfa'ya has olan bu ürünlerin artık kentle anılacağını ve bu ürünlerin kenti geliştireceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Tüm ilgili kurumlarla ortak çalışarak gerçek anlamda bu markalarımızı yaşatmayı ve geliştirmeyi hedefliyoruz."

Yöresel tatların yaşatılması için büyük emekler harcandığını dile getiren Çiftçi, çalışmada emeği geçenlere teşekkür etti.

"Kimse markalaşan ürünleri keyfine göre yapamayacak"

Şanlıurfa Lokantacı, Köfteci ve Tatlıcılar Esnaf Odası Başkanı Mehmet Kaçak da Şanlıurfa'nın dünyanın en eski mutfaklarından birine sahip olduğunu ifade etti.

Kentle özdeşleşen birçok ürünün tescil edilecek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Kaçak, şöyle konuştu:

"Şanlıurfa'nın yöresel lezzetleri herkes tarafından biliniyor, insanlar bu yemekleri yiyebilmek için kilometrelerce yol katediyor. Ancak geçen yıllarda bu ürünlerimizin tescil edilememesi nedeniyle herkes istediği gibi farklı şehirlerde bu yemekleri yapabiliyordu. Artık kimse bu markalaşan ürünleri keyfine göre yapamayacak. Bizim mutfağımız çok zengin ama yıllarca bu ihmal edildi, önceden bu patent işinin çözülmesi gerekiyordu. Geç oldu ama inşallah iyi olur. Biz sektördekiler olarak ürünlerimizle gurur duyuyoruz."

Kentteki bir restoranın işletme müdürü Mehmet Zeren ise Şanlıurfa'da sayılamayacak kadar çok yemeğin bulunduğunu, bölgeye özgü yemeklerin tescil edilmesinin kent açısından memnuniyet verici olduğunu vurgulayarak, emeği geçenlere teşekkür etti.