Nazan Erkmen'den Resim Sergisi

Ana motif kelebek kadın olan bu sergide Nazan Erkmen,bu kez dünyaya ve kadınlık hallerine kelebeğin gözünden bakmaktadır.Kadına şiddetin kol gezdiği,hala yakınımızda uzağımızda sıcak savaşların sürdüğü ,çocukların güvenli gelecek umutlarının yerini tekinsiz bir ertelenmişliğin aldığı dünyamızda yine kadınlara iş düşüyor.Onların sağlam ,korunaklı kozalarından çıkıp bir kanat çırpışıyla fırtına yaratabilecek gücü hissetmelerine ihtiyaç duyuluyor.Kelebekler tıpkı evrenin oluşurken kaostan kosmosa evrilmesi gibi ,kısacık hayatlarına doğru inanılmaz bir metamorfozu gerçekleştirirler.Dünyanın kaotik durumunu düzene,barışa ve yaşanılır bir evrene dönüştürecek güç de ,simgesel olarak,kendilerini tırtıldan kelebeğe dönüştüren yeteneğe sahip olan dişil güçtür.

Edward N.Lorenz'in Kaos teorisi ile yeniden imlenen Kelebek etkinliğinin anlamı doğayla olduğu kadar ,hemen her şeyle ilişkilidir.Amazon ormanlarında bir kelebeğin kanat çırpması dünyayı etkileyecek bir fırtınanın doğmasına neden olabilmektedir.Benzer biçimde bir kadının hayata dair en ufak bir çırpınışı bile Antigone'den Lady Macbeth 'e, Medea'dan Cesaret Ana'ya ya da Arzu Tramvayının Blanche'ına , Nora ya da Nina'ya kadar pek çok edebi kadın kahramanda ifadesini bulan 'kadın'ın, o inanılmaz kırılgan,narin,kısa ömürlü ya da Nazım Hikmet'in betimlediği gibi 'sanki hiç yaşamamışlar 'gibi bilinmez ,adsız kadınların geleceğini etkileyebilir.

Sanatçı Nazan Erkmen üstün tekniği ve sınırsız imgelem gücüyle el aldığı kelebek kadınlarında Haiku ustası Matsuo Kinsaku gibi dünyaya, hayata bir kelebeğin gözünden bakıyor ve onun 'Kelebek Düşleri ' ne karabasanları da katıyor. 'Ölü bir genç kızın ruhunun mezardan kelebek olarak çıkması gibi' kadınları, doğanın her şeye muktedir olan bu dişil gücün ruhlarında estireceği fırtınanın gücüne inanıyor.