Kanserin Birini Yendi Diğeriyle Mücadelesi Devam Ediyor

SELMAN TÜR - Batman'da, öce testis ardından karaciğer kanserine yakalanan Fikret Altun, tedavi ile testis kanserini yendi ancak karaciğer kanserine karşı mücadelesine devam ediyor.

Geçen yıl halı saha maçında ayağını kırdıktan sonra tedavi için gittiği hastanede, diğer rahatsızlıkları için de tetkik yaptıran ve testis kanseri olduğunu öğrenen 38 yaşındaki Fikret Altun, LÖSEV, Türk Kanser Derneği gibi kurumlarla iletişime geçerek araştırmalarda bulundu ve Hacettepe Üniversitesi Onkoloji Hastanesinde tedavi olmaya başladı.

Kemoterapi sürecinde böbreklerinden rahatsızlanan Altun'un, yapılan tetkiklerde aynı zamanda karaciğer kanseri de olduğu ortaya çıktı. Her iki hastalığı için tedavi gören Altun, testis kanserini yendi. Altun'un, karaciğer kanseri ile mücadelesi sürüyor.

"İnsanların bu hastalığı atlattığını öğrendim"

Altun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl hastalığını ilk öğrendiği dönemde, ruh dünyasının ve dünyaya bakış açısının tamamen değiştiğini söyledi.

"Bir hafta, on gün hiçbir şey yapmak içimden gelmedi. Karamsarlık içerisine girdim ama bir süre sonra silkelendim ve araştırma yaptım. İnsanların bu hastalığı atlattığını öğrendim. İlk olarak testis kanseri teşhisi konuldu. Ameliyat olmam gerektiğinin bilincine vardım. Kendimi o sürece hazırladım." diyen Altun, Hacettepe Üniversite Hastanesinde tedavi gördüğünü belirtti.

Ameliyat olduktan sonra kemoterapi sürecinin başladığını dile getiren Altun, şöyle konuştu:

"Hiç bilmediğim bir süreçti. Dışarıdan bakmakla içinde yaşamak ayrı bir durummuş. Kemoterapi sürecini Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesinde devam ettirdim. O süreçle karşılaşınca panikledim. Kemoterapi süreci gerçekten çok kötüydü. Kemoterapi ilacının etkilerini minimize etmek için yardımcı ilaçlar da kullandım."

Kemoterapi sürecinde böbreğinde kanama başlaması üzerine hastaneye gittiğini kaydeden Altun, yapılan tetkiklerde bu sefer de karaciğer kanseri olduğunu öğrendiğini anlattı.

"Birbirimizin kıymetini bilelim"

Kemoterapi sürecinin ameliyatlardan daha zor geçtiğini dile getiren Altun, "Bir sabah uyandığımda saç ve sakalımın tamamen yastıkta olduğunu görünce, paniğe kapıldım. Bu süreçte akraba, eş ve dostlarım beni yalnız bırakmadılar. Bir yıla yakın bir süre saçsız ve sakalsız gezdim. O savaşı hemen hemen atlattım. Birini bitirdim, karaciğer kanseri sürecini de atlatmak üzereyim." ifadelerini kullandı.

Saç ve sakalının eskisinden daha iyi çıkmaya başladığını kaydeden Altun, bu tür gelişmelerin, bu hastalıkla mücadelede olumlu katkı sağladığını ifade ederek, şunları söyledi:

"Dünyanın en iyi ilacını alsanız bile moral ve motivasyonunuz yoksa vücut o ilaçla çalışmıyor. Psikoloji, moral çok önemli. Bu hastalık sürecinde insanın dünyaya bakış açısı tamamen değişiyor, 'en önemli hazine sağlıktır' cümlesinin ne kadar önemli olduğunu anlıyor. Yenilmeyecek bir şey yok, kanser denilen hastalık da yeniliyor. Sevdiklerimize teni hala sıcakken sarılalım. Birbirimizin kıymetini bilelim."