Atmaca Kültürü" Beyaz Perdeye Aktarılıyor

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Filmin çekildiği mahalle- Filmin yapımcısı Kerim Çakır- Yönetmen Elçin Elgür- Mustafa Memoğlu ve torunu Esra Memoğlu "Atmaca kültürü" beyaz perdeye aktarılıyor- Yüzyıllardan beri Karadeniz insanının kültür, asalet ve güç sembolü olan atmaca kültürü, dede ve torunun ilk defa oynayacağı filmle beyaz perdeye aktarılacak-Filmin yapımcısı Çakır: - "Atmaca olan ilişki bölgenin orijinal bir hikayesi. Biz bunun yok olmaya tutmuş yönünü yeni kuşakla birlikte canlandırmaya çalışacağız" FİKRET DELAL - Yüzyıllardan beri Karadeniz insanının kültür, asalet ve güç sembolü olan atmaca kültürü dede ve torunun ilk defa oynayacağı "Paçi-küçük kız" filmi ile beyaz perdeye aktarılacak.Adına türküler yakılan evlerin baş köşelerinde beslenen ve gururla bakılan atmacalar, özellikle Doğu Karadeniz coğrafyasının vazgeçilmez tutkusu. Çamlıhemşin ilçesindeki çekimleri 4 hafta sürecek filmde yörede yaşayan Mustafa Memoğlu ve torunu Esra Memoğlu oynayacak.Film, 2016 yılının ocak ayında vizyona girecek. Filmin yapımcısı Kerim Çakır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, filmde, atmaca ile insan arasındaki ilişki ve bağı hayata geçirerek, yeni kuşağa kaybolmakta olan değerleri anlatmaya çalıştıklarını söyledi.Doğu Karadeniz'de insanla atmaca arasında bir ilişki yaşandığını ifade eden Çakır, "Günümüz dünyasında marjinal bir konu. Yırtıcı bir kuş ama insanlar arasında bir bağ kuruluyor. Bu konu benim küçüklüğümden beri ilgimi çekiyor. Bunu araştırmaya başladım. Atmacanın sadece av olmadığını fark ettim ve bunun biraz daha ön plana çıkmasını istedim" dedi.Çakır, atmacanın "kültür ve asalet simgesi" haline geldiğini belirterek, "Bu sadece Doğu Karadeniz'de yaşanıyor. Bölgenin orijinal bir hikayesi. Biz bunun yok olmaya tutmuş yönünü yeni kuşakla birlikte canlandırmaya çalışacağız" diye konuştu.İki yıldır bu projeyle ilgilendiklerini anlatan Çakır, şöyle devam etti: "Senaryomuz yeni bitti. Atmaca avı eylül ayının ilk haftasında başlıyor. 2016 yılındaki uluslararası festivallere bu çalışmamızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Öncelik hedefimiz bu festivallerde dereceyle dönmek. Avrupalıları, bu konuyla etkileyeceğimize inanıyoruz. Geçmişte farklı hikayeler ve projeler yapıldı. Bizim amacımız, burada projenin hikayesi ile birlikte uluslararası arenada ses duyurmak istiyoruz. Filmin izlenmesi çok önemli."Yönetmen Elçin Elgür ise senaryonun ilk defa yapımcı Kerim Çakır tarafından akla geldiğini belirterek, "Birlikte bu projeye başladık. Rize'ye gelerek araştırmalar yaptık. Daha sonra senaryoyu yazmaya başladık" dedi.Senaryonun içinde atmaca ile insan arasındaki bağın anlattığını ifade eden Elgür, "Sosyal medya günümüzün bir problemi. Gençlerimiz bilgisayar ve telefonla sanal dünyanın içerisinde yaşıyor. Kültürümüzden gittikçe uzaklaşıyorlar. Bizde bu konuya parmak basmak istedik. Bizde bu filmle bir derdimizi anlatmak istedik" diye konuştu.Bölgenin, sinema filmi çekenlerin uğrak yeri ve ilgi odağı haline geldiğini anlatan Mustafa Memoğlu da, "Bizim yaşam biçimimiz olan atmaca kültürünü film haline getireceğiz. Ben geçmişi geleceğe aktarmak için torunumla birlikte film projesinde yer alacağız. Gençlerimizi teknolojiden uzaklaştırıp doğaya ve eski kültürlere yönlendirmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.- Atmaca kültürüRize'nin kültürel dokusu içerisinde "Atmaca avcılığının ve eğitiminin" önemli bir yeri var.Geleneksel bir unsur olan "Atmacacılık", başta Ardeşen ilçesi olmak üzere Çayeli, Pazar ve Fındıklı ilçelerini de kapsayan sahil kesiminde yaygın olarak görülüyor. Bölge insanının atmacaya bağımlılığı, birçok Türkü ve manilerde de yer alıyor.