93 Yaşında Sanatla Hayata Tutunuyor

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

Evdeki el sanat ürünlerinden görüntü

Mustafa Sabri Gözükan'ın konuşması

Gözükan'ın ürünlerini yapması

93 yaşında sanatla hayata tutunuyor

Ordu'da eşi vefat ettikten sonra, yaklaşık 20 yıldır el sanatı ürünlerin yapımına başlayan 93 yaşındaki Mustafa Sabri Gözükan, yaşadığı evi atölyeye ve müzeye çevirdi

Gözükan:

"Benim hayatım bunlar. Bunlar olmasa şimdiye kadar ölmüştüm"

EYÜP ELEVÜLÜ - Eşinin vefatından sonra el sanatlarına yönelen 93 yaşındaki Mustafa Sabri Gözükan, tek başına yaşadığı evi atölyeye dönüştürdü.

Ordu'nun Altınordu ilçesinde yaşayan Gözükan, 20 yıl önce eşini kaybedince zor günler geçirdi. Bir arkadaşının, yalnızlığını herhangi bir uğraş ile aşabileceği tavsiyesi üzerine fındık sepeti yapımına başlayan Gözükan, daha sonra fındık ağacı lifinden ve taştan yaptığı farklı el sanatı ürünlerine yöneldi.

İlerlemiş yaşına rağmen sanata tutkusunu kaybetmeyen Gözükan, teknolojik ürünlerden uzak durarak, keser, çekiç gibi aletlerle çalışmalarını sürdürüyor. Gözükan, evinin mutfağını atölye, oturma odasını da ürünlerini sergilediği alan olarak kullanıyor.

Gözükan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendisine ait fındık bahçesi bulunduğunu ve kullandığı malzemeyi bahçeden temin ettiğini belirtti.

Eserlerinde özellikle kara fındık cinsini kullandığını anlatan Gözükan, "Çünkü kökündeki lifler kuvvetli ve ondan yapılan ürünler dayanıklı oluyor. Aynı zamanda yapılan işlemde örmede kolaylık da sağlıyor. Bahçe temizliği zamanında bunları temin edebiliyorum. Bu nedenle ulaşması da kolay olmuyor. Normalde vatandaşlar ağacın o kısmını yakabiliyor ama ben bu şekilde değerlendiriyorum" dedi.

Gözükan, sanata yeteneğinin olduğunu, masa, saz, çeşitli sepetler, ok, baston gibi ürünler yaptığını belirterek, "Gece çalışmaya başladığımda bakmışım ki sabah olmuş. Bir dalıyorum, saatler geçiyor. Zevk için çalışıyorum. Para kazanma derdim de yok" diye konuştu.

"Bu sanat benim için doktor"

Eşinin vefatı sonrası yöneldiği el sanatlarıyla hayata tutunduğuna değinen Gözükan, şunları kaydetti:

"Eşim öldükten sonra bunalımdaydım. Arkadaşım, 'kendine bir uğraş bul' dedi. Benim de sepet yapmak aklıma geldi. Bu benim için çok iyi oldu. Bu sanat benim için doktor. İnsanı tedavi ediyor. Benim hayatım bunlar. Bunlar olmasa şimdiye kadar ölmüştüm. Benim için büyük bir meşgale. Yatakta yatsam bile el sanatını yapma isteğim oluyor."

Ulusal ve uluslararası yarışmalara katılmayı hedeflediğini belirten Gözükan, "Ordu'da ve diğer illerde düzenlenen çok sayıda sergiye katıldım. Ancak ürünlerimi satmıyorum. Zaten satmaya da kıyamıyorum. Devlet büyüklerine de hediye ediyorum. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan'a da yaptığım ürünü hediye ettim" ifadelerini kullandı.