25. Uluslararası Adana Film Festivali

Yazar Orhan Kemal'in oğlu yazar Işık Öğütçü, "Babamın 300'e yakın senaryosu vardı. Bunlarda kendi ismini kullanmadığı için hiçbiri bilinmiyor. Çeşitli takma adlar kullanarak yazdığı senaryolardan bazılarını ben de babamın evraklarını karıştırdığımda buldum." dedi.

25. Uluslararası Adana Film Festivali etkinlikleri kapsamında, "Orhan Kemal Sineması ve Kayıp Senaryoları" konulu söyleşi düzenlendi.

Orhan Kemal'in oğlu yazar Işık Öğütçü, 75. Yıl Sanat Galerisi'ndeki söyleşide, 75 yıl önce Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nden Adana'ya gelmek üzere ayrıldığında, Nazım Hikmet'e bir şiir yazdığını aktardı.

Nazım Hikmet'in bu şiir karşısında gözyaşlarına hakim olamadığını ifade eden Öğütçü, "İki üstadı da Adana'dan anıyorum." dedi.

Öğütçü, babasının çok sayıda senaryo yazdığını, ancak bunlarda o dönemki sansür nedeniyle kendi ismini kullanmadığını anlatarak, şöyle devam etti:

"Babamın 300'e yakın senaryosu vardı. Bunlarda kendi ismini kullanmadığı için hiçbiri bilinmiyor. Çeşitli takma adlar kullanarak yazdığı senaryolardan bazılarını ben de babamın evraklarını karıştırdığımda buldum. Bazılarının ilk sayfaları yoktu, ismi olmayanlar, senaryolar vardı. Pek çok senaryonun da diyaloglarını yazdığını biliyoruz. Gerçekten Türk sinemasına müthiş bir katkısı var. 1959'da, Kasımpaşa'da film deposu yangını çıkmasaydı, Türk sinemasının bütün tarihi orada yanmasaydı belki şu anda pek çok Türk filminde, jenerikte Orhan Kemal adını görürdük. 'Belki görürdük' diyeceğim çünkü takma adla yazdığını da biliyorum. O dönem böyle yapmak zorunda olduğunu belirtmişti."

"Çukurova Orhan Kemal'siz anlaşılmaz"

Yazar Mehmet Nuri Gültekin de Orhan Kemal'in memleketinde bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirterek, "Orhan Kemal gerçekten Türkiye'nin yetiştirdiği en güzel yazarlardan, bu bereketli toprakların en önemli şahsiyetlerinden birisi." diye konuştu.

"Çukurova Orhan Kemal'siz anlaşılmaz." diyen Gültekin, şöyle devam etti:

"Pek çok yazar, bu topraklarda yetişti ama Orhan Kemal gerçekten ayrı bir yere sahip. Çukurova çok önemli bir yer kaplar eserlerinde. Sadece Çukurova mı var Orhan Kemal'in romanlarında? Hayır. Lübnan, Beyrut, Kudüs var. Sayısız karakterler, 1930'ların Ortadoğu'su var. Tabii ki 1940'lardan 1970'lere kadar bütün Türkiye var. Aramızdan çok genç yaşta ayrılmasına rağmen ölümsüz eserler bırakmıştır."

"Yaşantısı zor, kahırlı, çileli ama çok onurluydu"

Oyuncu Gülsen Tuncer de Orhan Kemal'le ilgili bir söyleşiye katılmaktan onur duyduğunu dile getirdi.

Orhan Kemal'in eserlerinin, yaşadığı dönemin fotoğrafını yansıttığını ve estetik şekilde bunların romanlarında yer aldığını vurgulayan Tuncer, "Yaşantısı son derece ilginçti Orhan Kemal'in. Yaşantısı zor, kahırlı, çileli ama çok onurluydu." dedi.

Yazar Mazlum Vesek de Orhan Kemal'in "Bereketli Topraklar Üzerinde" isimli kitabına ilişkin, "O kitabı bir yıl içinde 32 defa okudum. 32 defanın 32'ncisinde de aynı yerde aynı hüznü yaşar mı insan? 32 defa üst üste okumama rağmen... 'Bereketli Topraklar Üzerinde' böyle güçlü bir metindir." ifadesini kullandı.

"Yılmaz Güney Sineması: Çukurova Gerçeğinin Estetiği"

Festival kapsamında "Yılmaz Güney Sineması: Çukurova Gerçeğinin Estetiği" konulu söyleşi de gerçekleştirildi.

75. Yıl Sanat Galerisi'nde gerçekleştirilen söyleşiye, yazar Prof. Dr. Şükran Kuyucak Esen, Doç. Dr. Ayşe Toy Par, Dr. Öğr. Üyesi Aydın Çam ve Erman Bostan, Yılmaz Güney'in eşi Fatoş Güney ve kardeşi Yaşar Pütün katıldı.

Söyleşide, "Yılmaz Güney sinemacılığının, yerelden evrensele yolculuğu" ele alındı.