Kanada Merkez Bankası cephesinden CBDC açıklaması

Kanada Merkez Bankası'nın dijital para birimi olan CBDC üzerine çalışmaları devam ederken, Kanadalı tüketicilerin bu yeniliğe karşı temkinli tutumları dikkat çekiyor. Geleneksel ödeme yöntemlerine olan güçlü bağlılık ve kripto paraların sınırlı kullanımı, dijital doların kabul edilme sürecini etkiliyor. Merkez Bankası, daha iyi bir ödeme sistemi için önemli adımlar atmaya hazırlanıyor.

Kanadalılar Dijital Dolar Konusunda İkilemde

Kanada Merkez Bankası'nın yürüttüğü yeni bir araştırma, ülkede dijital para birimine geçiş konusundaki kararsızlığı gözler önüne serdi. Temmuz ayında gerçekleştirilen kapsamlı ankette, vatandaşların geleneksel ödeme yöntemlerine olan bağlılığının devam ettiği görüldü.

Araştırma sonuçlarına göre Kanadalıların yalnızca yüzde 42'si ulusal dijital para birimine sıcak bakarken, yüzde 20'lik kesim bu fikre karşı çıktı. Dikkat çekici bir şekilde, toplumun yüzde 38'lik kesimi ise konuya ya tarafsız yaklaştı ya da yeterli bilgiye sahip olmadığını belirtti.

Merkez Bankası verilerine göre kripto para kullanımı ülkede halen yüzde 3'ün altında seyrediyor. Vatandaşların büyük çoğunluğu nakit ve kart ödemelerini tercih etmeye devam ediyor. Bu durum, dijital paraya geçişin zorlu bir süreç olabileceğine işaret ediyor.

Araştırmada öne çıkan bir diğer nokta, halkın dijital para biriminden beklentileri oldu. Katılımcılar, sistemin güvenilir olması ve hatasız çalışması gerektiğini vurgularken, kişisel verilerin korunması konusundaki endişelerini dile getirdi. Çevrimdışı kullanım özelliğinin olmaması ise çoğunluk için bir sorun teşkil etmezken, acil durumlarda nakit paranın önemini koruduğu belirtildi.

Kanada Merkez Bankası, bu bulgular ışığında dijital para birimi çalışmalarını yavaşlatma kararı aldı. Banka, dikkatini daha geniş ödeme sistemleri ve politika geliştirmeye yönlendirirken, bu yaklaşım Avustralya ve Kolombiya gibi ülkelerin benzer kararlarıyla paralellik gösteriyor. Yetkililer, dijital paranın nakit sisteminden daha iyi performans gösterebilmesi için ciddi yatırımlar ve toplumsal bilinçlendirme çalışmalarının gerektiğini vurguluyor.