Türk Tıbbi Onkoloji Derneği üyesi ve Gaziantep Onkoloji Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Alper Sevinç, sinir ve hormonal sistemdeki hücrelerde gelişen nöroendokrin tömürlere (NET) tanı konulmasının kolay olmadığını belirterek, "Belirtiler bir çok hastalıkla ortak, şüphelenmeyen hekimin tanı koyması çok zor. Bu nedenle 'Şüphelenmezsen yakalayamazsın' sloganıyla hareket ediyoruz" dedi.
Sevinç, 10 Kasım Dünya NET Farkındalık Günü dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında, vücudun düzenli işleyebilmesi için birlikte çalışan sinir ve hormonal sistemden oluşan nöroendokrin sistemindeki hücrelerde gelişen tümörlere NET denildiğini anlattı.
Bu tümörlere tanı konulmasının kolay olmadığını belirten Sevinç, "Bu arada hastalar şikayetleri sebebiyle doktor doktor gezmek zorunda kalıyor. Belirtiler bir çok hastalıkla ortak, şüphelenmeyen hekimin tanı koyması çok zor. Şüphe bizim için çok önemli. Hastalık başladıktan sonra tanı konulması 8-9 yılı buluyor. Bu nedenle hayati tehlikede artıyor" dedi.
"Şüphelenmezsen yakalayamazsın" sloganıyla hareket ettiklerini dile getiren Sevinç, "Özellikle belirti gösteren NET hastaları ciddi sıkıntılarla baş etmek zorunda kalırken, diğer yandan tüm hastalarda görme sorunlarından diyabete, kemik rahatsızlıklarından hipeglisemiye kadar pek çok sağlık sorunu da ortaya çıkabiliyor. Uzun süre tanı almamış ve tedaviye başlanmamış hastalarda en sık rastlanan sorunlardan biri de kalp kapakçıklarındaki çökmeler. Bu hastalık ne kadar geç teşhis edilirse kalpteki hasar da o kadar büyük olabiliyor" diye konuştu.
Harvard Tıp Fakültesi Gastroentoloji Ünitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Abdurrahman Kadayıfçı, NET hastalarının 30 yılda 5 kat arttığını belirterek, ilk teşhisi koyabilecek aile hekimlerinden şüpheci olmalarını istedi.
"Çoğu yavaş seyirli kanserdir"
Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Endokrinoloji Kliniği Klinik Şefi Prof. Dr. Tuncay Delibaşı da NET hastalığı hakkında bilgi verdi.
NET'in genellikle sinir sistemi ve akciğerlerde bulunan, yavaş büyüyen tümörler olduğunu, diğer kanserlere göre çok yavaş büyüdüğünden genellikle ölçülebilir boyuta gelmeleri ya da şikayetlere yol açmalarının uzun zaman aldığını belirten Delibaşı, şu bilgileri verdi:
"NET'lerin çoğu çok yavaş seyirli kanserlerdir. Ancak bazılarının çok daha hızlı büyüme potansiyeline sahip olduğu unutulmamalıdır. NET'ler bir çok kez başlangıçta hasta ve hekimler tarafından fark edilemez ve başka hastalıklarla karıştırılabilir. NET'ler sıklıkla karaciğer, akciğer, kemik veya batın için lens nodları, karın boşluğu ve karın zarına yayılabilir. NET'lerin en yaygın belirtileri karın ağrısı, sıcak basması, diyare, hırıltı, kronik öksürük, nükseden karaciğer enfeksiyonları, kalp çarpıntısı, deri döküntüsü, mide yanması ve kilo değişiklikleridir."
"Tanı konulması 3 yılı buldu, uzmanlar erken diyor"
Didem İnselel de 2-3 yıl süren tansiyon ataklarının ardından gittiği doktorların kalp ve beyin rahatsızlığından şüphelendiğini ifade ederek, tetkiklerde problem çıkmayınca bir sağlık sorununun bulunmadığının söylendiğini anlattı.
Şikayetlerine kalp çarpıntısı da eklenince kendisini acil serviste bulduğunu kaydeden İnselel, "Doktor panik atak tanısı koyup, psikiyatri bölümüne yönlendirdi. Bir süre panik atak tedavisi gördüm. Şikayetlerim devam edince başka doktorlara başvurdum. Bir kardiyoloji uzmanının önerisiyle böbrek ultrasonu çekilince böbrek üstü bezlerimde tümör teşhis edildi. Teşhis konulunca mutlu oldum. Panik atak olmadığımı biliyordum" dedi.
Feakromasitoma tanısıyla hastaneye yattığını ve geçen sene geçirdiği operasyonun ardından tansiyon atakları ve kalp çarpıntısının sona erdiğini kaydeden İnselel, "Tanı konulması 3 yılı buldu. Uzmanlar buna erken diyor. Şu anda gayet sağlıklıyım. Ama şikayetleri olan herkes şüphe etmeli" ifadelerini kullandı. - İstanbul
Son Dakika › Kadın › Sinsi Tehlike: Net Kanserler - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?