"Horluyorum" Diye Üzülmeyin

Kırklareli'nin Lüleburgaz İlçesi'nde özel bir hastanede görevli Nöroloji Uzmanı Dr. Ahmet Göncü, ağız ve burun arkasında bulunan hava yolunun daralması sonucu ortaya çıkan uyku apnesinin alınacak önlemlerle sona erdirilebileceğini söyledi.

Dr. Öncü, uyku apnesinin, uyku sırasındaki solunum duraklamalarından kaynaklanan ve uyku düzeninin bozulmasına yol açan önemli bir hastalık olduğunu vurguladı. Dr. Ahmet Öncü, apnenin uykuda hava akımının en az 10 saniye süreyle normal değerinin yüzde 20'sine ve daha altına düşmesi ile tanımlandığını söyledi. Uykudaki solunum duraklamaları sonucunda kandaki oksijen miktarının arttığını ve karbondioksit miktarının azaldığını ifade eden Göncü, "Solunum apnesine yüksek sesli horlama eşlik etmektedir" dedi. Düzensiz solunum ve uyku apnesinin horlamanın en önemli belirtisi olduğunu belirten Öncü, şöyle dedi:

"Uyku süresince ani solunum duraklamaları, çok gürültülü horlamalar ve iç çekmeler tarzında belirmektedir. Düzensiz solunum bir çok insanda duruma bağlı olarak uykuya dalma, uyanma veya rüya görme sırasında görülebilir. Hasta sıkıntıyla uykudan uyanır ve bu kısa süreli uyanmalar gece boyu sürer. Gece uyku kalitesinin bozulması nedeniyle gün boyunca kendini yorgun hisseden hastalar, kitap okurken ya da televizyon seyrederken uyuklayabilir. Bu durum, özellikle araç kullanan hastalar için önemlidir. Solunumun gece bozulması oksijen alımını engellediğinden, etkilenen tüm organlarımızın çalışması bozulur. Şahısta, ruhsal sorunlar, kaslarda kramplar, organların normal fonksiyonları bozulur ve kişilerde cinsel yetersizlik şeklinde semptomlar ortaya çıkabilir. Teşhis için polisomnografi tetkiki mutlaka gereklidir. Tedavi sonrası kişi yeniden hayata döndüğünü hisseder." - Kırklareli/ Lüleburgaz