Anne sütü içeriği bakımından mucizevi bir besindir. Bebeğin bağışıklık sistemi ve gelişimi için gerekli olan tüm besin öğeleri anne sütünde bulunmaktadır.
Bu bakımından bebeğin sağlıklı gelişimi için ilk 6 ay kesinlikle anne sütü önerilmektedir.
Gebelik boyunca süt kanalları çeşitli hormonların etkisiyle süt salgılamaya hazırlanır. Sütün üretiminde ve salgılanmasında iki temel hormon görev alır. Bunlar; Prolaktin ve Oksitosin'dir.
Özellikle Oksitosin hormonu anne ile bebek arasındaki duygusal bağı oluşturduğu için Aşk Hormonu olarak da anılır. Gebeliğin sonuna doğru Oksitosin ve Prolaktin dediğimiz hormonlar sütün üretimini ve kanallardan ilerlemesini sağlar.
Bebeğin meme ucunu emmesiyle Prolaktin hormonu uyarılır ve süt üretimi başlar. Üretilen sütün süt kanallarından doğru ilerlemesi için Oksitosin hormonu salgılanır. Oksitosin, süt kanallarının etrafındaki kasları uyararak bu kasların kasılmasını sağlar, böylelikle süt kanallardan ilerler ve bebeğe ulaşır. Süt üretiminde büyük öneme sahip olan Oksitosin aynı zamanda uterus kasıcı etkisiyle, doğumdan sonra uterusun daha hızlı toparlanmasını sağlar.
Doğumdan hemen sonra, ilk 6 saatte, ağız sütü olarak da bilinen kolostrum salgılanır. Kolostrum normal süte göre daha sarı veya kahverengiye yakın renktedir. Ilk süt olan kolostrum; antikorlar, vitaminler, mineraller ve bağışıklıkta büyük öneme sahip olan immunoglobulinler [özellikle Ig(A)] bakımından çok zengindir. Bu yönüyle bebeğin bu sütten faydalanması bağırsak florası, bağışıklığı ve gelişimi için çok önemlidir.
Süt üretimi, bebek emdikçe artan bir süreçtir. Bebek ek gıda ya da mama gibi hazır besinleri tükettikçe anne sütü üretiminde azalma meydana gelmesi kaçınılmazdır. Bu bakımdan doğru emzirme yöntemlerinin öğrenilmesi ve günlük diyette süt artıran besinlere yer verilmesi bebeğin anne sütünden daha çok faydalanmasını sağlar.
Emzirme döneminde doğru beslenme bebeğin sağlıklı gelişimini destekleyerek annenin rahat bir emzirme süreci geçirmesini sağlar.
Emzirme döneminde anne, günlük enerji ihtiyacına ek olarak süt üretimi için de besin ihtiyacını karşılamalıdır. Bu dönemde anne sağlıklı bir süt üretimi için günlük enerji ihtiyacının 700 kkal fazlası kadar enerjiye ihtiyaç duyar. Emzirme, enerji harcanan bir süreç olduğu için fazladan kalori alınmasına rağmen emzirme dönemindeyken, gebelikte alınmış kilolarının kaybedilmesi de sağlanır.
Bu dönemde protein ve kalsiyum tüketimine dikkat edilmelidir. Yetersiz kalsiyum alımı, sütteki kalsiyumu yeterli kılmak için annenin kalsiyum depolarının tüketilmesine neden olur, bu da annenin ileride kemik erimesi gibi problemlerle karşı karşıya kalmasına sebep olabilmektedir. Yeterli kalsiyum tüketimi sağlamak adına kalsiyum bakımından zengin olan yumurta, süt, peynir gibi besinlere günlük diyette yer verilmelidir.
Yeterli sıvı alımı emzirme döneminin olmazsa olmazıdır. Bu dönemde annenin sıvı ihtiyacı artar. Günlük ortalama 2 litre su tüketimine ek olarak; rezene, ıhlamur, papatya gibi süt artırıcı özelliği de olan bitki çayları ve şekersiz komposto tüketilerek günlük sıvı alımı 3 litreye kadar çıkarılmalıdır.
İyotlu tuz tüketimi emzirme döneminde çok önemlidir. Bebeğin zeka gelişimi için İyot'a ihtiyacı vardır bu da yalnızca anne sütüyle sağlanacağı için annenin iyotlu tuz tüketmesi gerekir.
Kuru fasulye, nohut, mercimek gibi kurubaklagillerin C vitamini bakımından zengin sebze ve meyvelerle tüketilmesi biyoyararlılığını arttırır ve sütün kalitesine katkı sağlar.
Emzirme döneminde çoğunlukla karşılaşılan problemlerden olan demir eksikliği için, günlük diyette demir içeriği zengin olan et, ciğer, balık, kurubaklagiller ve kuruyemişlerin tüketimine daha çok yer verilmelidir. Demir emilimin sağlıklı gerçekleşebilmesi için ise çay-kahve gibi içeceklerin tüketiminin yemek sırasında ya da hemen sonrasında yapılmaması gerekir.
Çay, kahve, kola gibi kafein içeren içeceklerin tüketimi bebeğin zihinsel gelişimi adına olumsuz etki gösterir. Bu bakımdan tüketimi sınırlandırılmalıdır.
Balık içerdiği Omega-3, DHA ve EPA ile bebeğin zihinsel gelişimini destekler. Emzirme döneminde su ürünlerinin tüketimine daha sık yer verilmesi tavsiye edilmektedir.
Katkı maddeli sosis, salam, sucuk gibi ürünlerin tüketimine yer verilmemelidir. Mümkün olduğunca paketli gıda tüketiminden uzak durulmalıdır. Ayrıca, emzirme döneminde kullanılan örnek diyet listesine buradan bakabilirsiniz:
Yulaf, yüksek demir içeriği sayesinde emzirme döneminde sık karşılaşılan demir eksikliğinden korunmak adına iyi bir kaynaktır. Aynı zamanda süt üretimi için en iyi besinlerdendir.
Yüksek demir içeriğine sahip olmasının yanı sıra kalsiyum, folat ve A vitamini açısından da zengindir. Bu sayede sütün üretimini artırırken kalitesine de katkı sağlar. Ispanak, kara lahana, dereotu, maydanoz..
Protein ve demir bakımından zengin olan yumurta, süt artırıcı etkiye sahiptir. Her gün 1 tane yumurta tüketimi emziren annelere önerilmektedir.
Ceviz, çiğ fındık, badem gibi kuru yemişler aminoasit ve mineraller bakımından zengin içeriğe sahip olmasıyla süt üretimini destekler.
Fitoöstrojen içeriği sayesinde süt üretimini destekler. İçerisinde bulunan esansiyel yağlar sütün kalitesini artırır. Bu bakımdan öğütülmüş keten tohumu tüketimi emziren anneler için önerilmektedir.
Yapılan araştırmalar rezene çayının prolaktin ve oksitosin hormonlarını uyararak süt üretimini artırdığını göstermektedir. Aynı zamanda rezene çayı bebeğin sindirim sistemini rahatlatarak gaz şikayetlerinde azalmaları sağlamaktadır. Günde iki fincan rezene çayı tüketimi önerilmektedir.
Son Dakika › Kadın › Emzirme Döneminde Süt Arttıran Besinler Nelerdir? - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?