Zonguldak İl Müftüsü Nuh Korkmaz, kahvehane ve kafeterya gibi mekanlarda vatandaşlarla bir araya gelerek sohbet ediyor.
Zonguldak İl Müftüsü Nuh Kormaz, Zonguldak'ın Bahçelievler Mahallesi'ndeki bir kafede başlattığı sohbet derslerinin ikincisini Kozlu ilçesine bağlı Kızılcakese köyünde gerçekleştirdi. Kızılcakese Camisi'nde yatsı namazını kıldıran Müftü Korkmaz ve cemaat daha sonra ise köy kahvesine geçti. Dini bilgilerin yer aldığı kitaplar konulurken, oyun kağıt ve taşları ise raflara kaldırıldı. Maksadımız ecdadın eskiden köy odalarındaki kahve ruhunu canlandırmak olduğunu belirten Müftü Korkmaz, "Çünkü onlar köy odalarında oturmuşlar, Muhammedi, Siret ve Kara Davut kitaplarını okuyarak dinlerini öğrenmişler. Öğrendiklerini muhafaza etmişler. Biz de sorulu cevaplı bir sohbet başlattık. Kızılcakese köyüne de siz değerli kardeşlerimin sorularına cevap vermek, sizlerle tanışmak, müftülük olarak yanınızda olduğumuzu bilmeniz amacı ile geldik. İnşallah sizlerin talepleri oldukça gelmeye de devam edeceğiz. Kahvehane ve kefelerdeki sohbetler camiden farklı olacak. Çünkü camide vatandaş kalkıp soru soramıyor. Ama burada soru sorma serbestliği var. Hem çaylarımızı içiyoruz hem de sohbetimizi ediyoruz" dedi. Cami cemaatinin yanı sıra köylülerin de yoğun ilgi gösterince kahve dolup, taştı. İlgiden memnuniyetini dile getiren Müftü Kormaz, yoğun katılımdan memnun oldu. Çanakkale Ruhu'nu anlatacağını belirten Korkmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bakınız burası bir köy olmasına rağmen sohbete katılım çok güzel. İnsanlarda bir aşk var, gençlerimiz çok, onları görünce aklıma Çanakkale geldi. Size Çanakkale'yi anlatacağım."
Ülkenin son yıllarda yaşadığı terör sorununa değinen Müftü Korkmaz, insanların manevi açlığından terörün beslendiğini anlattı. Ülke coğrafyasında yaşayan insanların büyük bir bölümünün kök olarak da Müslüman aileye sahip olduğunu hatırlatan Korkmaz, "Zaman bazen bizi eskitiyor. Hadiselerin arasında eziliyoruz. Dünyanın galibesi yani dünyanın galip gelmesi bizi, bazen olayların arasına, kötülüklerin içerisine istesek de istemesek de sürükleyebiliyor. Hepimiz 3 vakit yemek yemek, su içmek zorundayız. Hava almak zorundayız. Bunlar nasıl bizim midemizin, bedenimizin ihtiyacı ise bir de kalp, ruh gibi maneviyatlar da var. Eğer bunlar aç kalırsa işte o zaman sorunlar başlar. İnsanlar neden anarşist oluyorlar. Ruhları aç olduğu için. O duygular boş olduğu için merhamet denilen bir şey kalmıyor, acımıyor. İşte o duyguları besleyen dindir. Din de nasihatle meydana gelir. Nasihat olmadığı zaman insanlar, bunları başka şeylerle doldurur. O insan sadece müteharrik bir cenaze yani hareket eden bir cenazeye benzer. Anlamsız, gayesiz ve manasız bir insan olur" diye konuştu.
Çanakkale Savaşı'nda yaşananlar ile ilgili çeşitli hikayeler anlatan Korkmaz, kendi anılılarını da köylülerle paylaştı. Konuşmanın ardından ise tüm katılımcılara çay, lokma ve sarma ikram edildi. Daha sonra köylülerin sorunlarını ve taleplerini dinleyen Müftü Korkmaz, sorulara da cevap verdi.
Bayan Kur'an-ı Kerim kursu talebine ise Müftü, "İmam odası ve lavabosu olan müsait yerlerin bulunması halinde hemen Kur'an-ı Kerim kursu açarız. Hoca da veririz. Çevre köylerimizde de öyle müsait olan yerler varsa, bize gelsinler" dedi. Kur'an-ı Kerim kurslarını ve özellikle bayanlara yönelik kursları çok önemsediklerini anlatan Müftü Korkmaz, açıklamasına şöyle devam etti:
"Anneyi yetiştirmek, toplumu hazırlamaktır. Analar cahil kalmazsa toplum olarak daha iyi oluruz. Biz erkekler, hangimiz çocuklarımızla ilgileniyoruz, ciddi manada. Anne çocuğu ile ilgileniyor, çocuk annesine derdini açıyor. Evlerimiz mezar haline geldiğinde Allah korusun tehlikeli olur. Kur'an-ı Kerim okunmayan ev mezar gibidir. Kur'an-ı Kerim okunan yerlerde bereket olur. Kur'an-ı Kerim, belaya, musubetlere karşı kalkan olur. Açabileceğimiz her yere Kur'anı kerim kursu açalım. Tabi bunun için de en az 12 kursiyerin olması şart. Dilekçe ile bize başvurulması halinde hemen kursları başlatırız."
SANDALYEDE NAMAZ ELEŞTİRİLERİNE CEVAP
Bir köylünün, "Camiler artık sandalye dolu. Biz biliyoruz ama nasıl namaz kılınacağını bilmeyenler de var. Sandalyede ne zaman namaz kılınır, sandalyede namaz olur mu? Tüm camilerde durum aynı. Camiler sandalyelerle doldu. Bunlar için ne düşünüyorsunuz" diye sorusuna da cevap veren Müftü Korkmaz, camilerdeki sandalye ve sıralar nedeniyle "Camileri Kilise'ye çevirdiniz" yönünde eleştiriler aldıklarını söyledi, Sandalyede namaz kılan insanların da yaşlı ya da hasta olduğunu hatırlatan Korkmaz, yaşlı ve hastaların oturarak namaz kılmasının makbul olacağını ifade etti.
Korkmaz, "Maalesef, Türkiye'nin bir gerçeği. Maalesef adet haline geldi. Bazen vatandaşlarımız bize, 'Camileri kiliseye çevirdiniz' diyor. Haklı yönleri de var. Ama Allah kimseye de hastalık vermesin. Onlara hasta nazarıyla bakın. Allah o durumlara düşürmesin. Aslında namazın en efdali, oturarak kılmaktır. Rüku ve secdesi olmayan namaz, yarım namazdır. Sakata giriyor. Her ne kadar zaruretten fetva verildiyse de, namazı oturup kılmamız, yere secde etmemiz gerekiyor. Alnımızın yere değmesi gerekiyor. Bu makbul olan bir namazdır. Dizlerinin üzerine sert bir şey koyabilir ona secde edebilir" diye konuştu.
İlk kez kahvede sohbet yapıldığı belirten kahvehane sahibi ile köylüler, gerçekleştirilen toplantıdan memnuniyetlerini dile getirerek,
benzer toplantıların yeniden düzenlenmesini istedi.
Köyde Kur'an-ı Kerim dersleri görenleri özendirmek amacıyla ise Kızılcakese Köyü'ndeki derslere devam eden 60 yaşındaki Hacı Selim Kırkıl, 17 yaşındaki Servet Kaymak ve 10 yaşındaki Akın Karagözoğlu'na Kur'an-ı Kerim hediyesi verildi.
Program okunan Kur'an-ı Kerim ve yapılan dua ile sona erdi. - ZONGULDAK
Son Dakika › Güncel › Zonguldak Müftüsü Nuh Korkmaz Köylülerle Buluştu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?