Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi olayına ilişkin davanın 82. duruşmasının öğleden sonraki oturumunda tutuklu sanık Abdullah Atılgan, savunmasına devam etti.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık Atılgan, davanın tanığı ve sanığı İlker Çınar'ı ilk defa bir televizyon programına çıkması üzerine gördüğünü belirterek, "Gururla söylüyorum hayatımın hiçbir anında yalan söylemedim. Yalan söyleyecek hiçbir şey yapmadım. Hangi dinden, hangi kültürden olursan ol, yalan kabul edilebilir bir şey değildir" dedi.
Çınar'ın, mahkemenin gözünün içine baka baka yalan söylediğini ileri süren Atılgan, "Medyaya çıkmadan benimle görüştüğünü söyleyen Çınar, mahkeme heyetine yalan söylemiştir" iddiasında bulundu.
Atılgan, "Dinlenmelerini talep ettiğim Süleyman Can ve diğer tanıklar dinlenmedikçe görünen o ki tutukluluk halim devam edecektir" dedi.
Çınar'ın, "Abdullah Atılgan Malatya'ya geldi" iddiasına değinen Atılgan, "Abdullah Atılgan hayatında Malatya'ya gelmedi. Sen nasıl 'geldi' diyorsun. Benim için, 'Mersin'de ve Malatya'da çalıştı' diyor. Yalan söylüyor. Mersin olayı da kulağına üflenmiştir" diye konuştu.
Atılgan, İlker Çınar'ın Mersin'de denemeye tabi tutulduktan sonra jandarmada haber elemanı olarak alındığını ileri sürerek, "İlker Çınar, 'haber elemanı olarak görev yapmadım' diyor. Mersin İl Jandarma Komutanlığından kendisine göreve alındığına dair mesaj çekilmiştir. Bu mesaj, İlker Çınar'ın haber elemanı olarak görev yaptığını ortaya koymaktadır. İlker Çınar, 2,5 yıl haber elamanı olarak görev yapmış, haber elemanı olarak kendisine 50 lira ödeme yapılmıştır" iddiasında bulundu.
İlker Çınar'ın haber elemanı olarak çalıştığı iddiasını yineleyen Atılgan, haber elemanı kayıt formu, kasa ödeme defteri, işe başlama formu ve işten çıkış belgelerini mahkemeye sunduğunu söyledi. Atılgan, "Haber elemanı değilse bu evraklar kime aittir? Bu evraklar o dönem haber elamanı olarak tutulan tüm elemanlar için tutuldu. İlker Çınar'ın görev aldığı kısım misyonerlikle ilgili faaliyetlerdi" diye konuştu.
İlker Çınar'ın diğer istihbarat birimleriyle kendi menfaatleri doğrultusunda çalışmasından dolayı haber elemanlığına son verildiğini savunan Atılgan, "İlker Çınar, benim daha sonra kendisiyle neden görüştüğümü sordu. Bizim ayrılan haber elemanlarıyla görüşmemizin nedeni, onları küstürmemek, kırmamaktır çünkü vatana hizmet etmişlerdir" dedi.
"Sözde kurulan örgütün bir üyesi olduğum söyleniyor, madem örgütün üyesiyim, peki neden Mersin'e gelenler benimle konuşmuyor? Gelen herkes İlker Çınar'la görüşüyor" diyen Atılgan, İlker Çınar'ın çift taraflı çalıştığını öne sürerek, şu iddialarda bulundu:
"İlker Çınar, MİT elemanlarına otelde önemli bilgiler verdiğini söylüyor. Bu da İlker Çınar'ın hem MİT hem de jandarma için çalıştığını gösteriyor. İlker Çınar, hissettirmeden çift taraflı çalışmıştır. İlker Çınar'ın Malatya İl Jandarma Komutanlığı haber elamanı olduğundan Mersin İl Jandarma Komutanlığının haberi olamaz. Haber elemanını yalnızca istihbarat elemanları tanır ve bilir."
Atılgan, Çınar'ın, davanın tutuklu sanıklarından Levent Ercan Gelegen'in 2003-2005 yılları arasında haber elemanı olarak çalıştığını söylediğini belirterek, "Levent Ercan Gelegen'in 2003-2005 yılları arasında Mersin İl Jandarma Komutanlığında haber elemanı olarak çalıştığını gösteren hiçbir somut delil yok. Kendisine hiçbir ödeme yapılmamıştır. İşe alındığına veya işten çıkarıldığına dair hiçbir belge yok. Hiçbir ifademde Levent Ercan Gelegen'in haber elamanı olarak görev yaptığını söylemedim" diye konuştu.
Davanın görülmesine yarın devam edilecek. - Malatya
Son Dakika › Güncel › Zirve Yayınevi'ndeki Cinayetlere İlişkin Dava - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?