Zarrab'ın Sorgusunda Beşinci Gün! Cezaevinde "Bonzai" İçtiğini İtiraf Etti

Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın tutuklu yargılandığı ve Reza Zarrab'ın tanık olarak ifade verdiği davada beşinci gün duruşması yaklaşık 15 dakika gecikmeli başladı. Davanın dördüncü gününde, Atilla'nın avukatları tarafından Yargıç Berman'a yazılan bir mektup gündem olmuştu.

ZARRAB, YALAN İFADE VERMEYE HAZIR OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİ

Richard Berman'a yazılan mektupta Atilla'nın avukatları, 15 Eylül 2016'da Zarrab ile Ahad isimli bir şahsın telefon görüşmesine yer vermiş; söz konusu görüşmede, Zarrab'ın ihtiyaç durumunda hapisten dışarı çıkmak ya da daha az bir ceza almak için yalan söylemeyi bu şahısla konuştuğu aktarılmıştı.

İKİ ABD'Lİ GAZETECİ TWEETLERİ İLE BİLGİ GEÇİYOR

Duruşma salonunda bulunan ABD'li gazeteciler Adam Klasfeld ve Pete Brush, yaşananları anbean dışarıya aktarıyorlar. Dünya basını da genel olarak davayı onların tweetlerinden öğreniyor.

"DUBAİ'DE BUĞDAY YETİŞTİRİLMİYOR" DEMİŞTİ, BELGESİ YAYINLANDI

ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, mahkemede Zarrab'ın hayali ihracatının kanıtı olarak sunulan Dubai gümrük formunun kayıtlardaki fotoğrafını Twitter hesabından paylaştı. Tanık Reza Zarrab dünkü ifadesinde formda buğdayın menşeine 'Dubai' yazarak hata ettiklerini söylemiş, buna gerekçe olarak "Dubai'de buğday yetiştirilmiyor" ifadesini kullanmıştı.

HAKİM: BELGE PAYLAŞMAMAM SORUN DEĞİL

ABD'li gazeteci Pete Brush'a göre, yargıç Berman, ABD'nin Zarrab'ın güvenilirliğine zarar verebilecek dökümanları Mehmet Hakan Atilla cephesiyle paylaşma konusunda süreci 'yavaşlatarak' Atilla cephesinin haklarına zarar vermediğini savundu.

Gazeteci Brush, yargıç Berman'ın Atilla'nın avukatları tarafından yazılan ve Zarrab'ı cezasını hafifletmek için ifade 'uydurmakla' itham eden mektubun kamuoyunun erişimine açılacağını söylediğini iddia etti.

HAKİMDEN "TAVUK BUDU" SORUSU

ABD'li gazeteci Klasfeld, duruşmada Zarrab tarafından sevk edilen malların görüşüldüğünü söyledi. Klasfeld'in iddiasına göre, yargıçın "Hiç dondurulmuş tavuk budu ticareti yaptınız mı?" sorusuna Zarrab, "Hiçbir zaman tavuk ticareti yapmadım" cevabını verdi.

SES KAYITLARI DİNLETİLİP ARA VERİLDİ

Mahkeme salonunda ses kayıtlarının dinlenmesinin ardından oturuma kısa bir ara verildi. ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, aranın ardından Atilla'nın avukatlarının Zarrab'ı sorgulamaya başlayacaklarını söyledi.

ATİLLA'NIN AVUKATLARI ÇAPRAZ SORGUYA BAŞLADI

Atilla'nın avukatı Cathy Ann Fleming, Zarrab'a kendisini tanıtıyor. Fleming, daha önce Zarrab'ın daha önce kaldığı federal hapishanede Zarrab ile görüştüklerini söyledi.

Zarrab, çapraz sorguda Hakan Atilla'ya hiçbir zaman rüşvet ödemediğini tekrar etti.

Atilla'nın avukatı Fleming, Zarrab'a "Atilla sizi pek beğenmiyordu?" diye sordu. Bunu onaylayan Zarrab, "Bu doğru hanımefendi. Atilla'dan ben de hoşlanmıyordum ve Süleyman Aslan'a şikayet ettim" cevabını verdi.

"KENDİ TAPELERİMİ MERAKTAN DİNLEDİM"

Fleming, Zarrab'a tanık/itirafçı olmaya karar vermeden önce kendi konuşmalarından herhangi birini dinleyip dinlemediği sorusunu yöneltti. Zarrab ise buna karşılık, "Merakımdan birkaçını açtım ve dinledim" yanıtını verdi.

Fleming, "Atilla'nın sesinin olduğu 4 aramadan daha fazla konuşmayı dinlediniz mi?" sorusunu yöneltti. Zarrab ise "4'ünü dinledim. Bundan daha fazlasını hatırlamıyorum" yanıtını verdi.

"RUSYA İLE TİCARETİM OLMADI"

Fleming, "Döviz değişimi ve para aklama işlerini Türkiye'den başka ülkelerde de yaptınız. Bu doğru mu değil mi, evet ya da hayır" cevabını verdi. Zarrab, "İran ticaretiyle alakalı olarak Türkiye'nin dışında da döviz değişimi işine karıştığım yönündeki bilgi doğrudur" dedi. Fleming'in "Rusya da dahil mi? sorusuna Zarrab, "Bu doğru değil, hanımefendi" dedi.

Fleming, Zarrab'ın şoförünün Rusya'nın da dahil olduğu bir para aklama şemasında, Türkiye sınırında 15 milyon dolar nakit para ile yakalandığını iddia etti. Zarrab bu iddiayı yalanladı.

"YAŞAM TARZIM NEDENİYLE İRAN'A GİTMİYORDUM"

Fleming "İfadenize göre, 2012 sonuna kadar Hakan Atilla ile tanışıklığınız yokmuş, bu doğru mu?" sorusunu yöneltti, Zarrab ise 'Evet' cevabını verdi.

Fleming, Zarrab'ın İran tarafından ülkeye girişinin yasaklanıp yasaklanmadığını sordu. Zarrrab, "Bildiğim kadarıyla herhangi bir yasak yoktu" cevabını verdi ve yaşam tarzı nedeniyle İran'a gitmediğini söyledi.

"YALAN SÖYLEYEBİLİRİM" İFADESİNİ KABUL ETTİ

Duruşma salonunda Zarrab'ın ABD'de gözaltına alındıktan sonra gerçekleştiği belirtilen bir telefon konuşması dinletildi. Zarrab, bu konuşmada, "ABD'den hapisten çıkmanın en hızlı yolunun yalan söylemek" cümlesini kullandığını kabul etti.

ZARRAB ARTIK CEZAEVİNDE KALMIYOR

Atilla'nın avukatları Zarrab'a "Artık hapishanede değilsiniz" derken, Zarrab, "Doğru, MDC'de (Metropolitan Detention Center) değilim" cevabını verdi.

Zarrab, Miami'de gözaltına alındıktan sonra kendisine yıllar boyunca hapiste kalmakla yüzleştiğini söylendiğini doğruladı.

Zarrab, Atilla'nın gözaltına alınmasından önce işbirliği teklifinde bulunduğunu itiraf etti. Buna karşın, Zarrab o dönemde işbirliği yaptığını reddetti.

"TÜRKİYE'YE KIZGIN DEĞİLİM"

Atilla'nın avukatı Fleming, Zarrab'ın serbest kalmasına yönelik girişimler sonuç vermeyince, Zarrab'ın Türkiye'dekilere öfkelendiğini söyledi. Zarrab'ın ise buna yanıt olarak , "Hayır, kimseye bir kızgınlığım yok" dediği iddia edildi.

ZARRAB, ÇİZDİĞİ ŞEMALARI ÇALIŞTIĞINI KABUL ETTİ

Fleming, Zarrab'ın mahkemede çizdiği şemaları daha önce FBI ile birlikte çalıştığını iddia etti. Zarrab ise bunu kabul ederek, soruşturma için benzer şemaları daha önce de çizdiğini doğruladı.

Fleming, Zarrab'a savcılığın ilgilendiği diğer kişilere tuzak kurulmasının teklif edildiğini ve Zarrab'ın bu kişilerin gözaltına alınabilecekleri yerlere gelmesini sağlamasının talep edildiğini öne sürdü. Zarrab ise bu iddiayı doğrulamadı.

YAKALANDIĞINDA ÜZERİNDE 102 BİN DOLAR VARMIŞ

ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, Zarrab'ın ABD'nin Miami kentinde gözaltına alındığında yanında 102 bin dolar taşıdığını söylediğini bildirdi. Zarrab'a gözaltına alındığında üzerinde bulunan 102 bin doların Disney World'e seyahati amacıyla olup olmadığı soruldu. Zarrab ise, "7 kişi için 10 günlük bir tatilde ihtiyacımız olabilecek para buydu" yanıtını verdi.

CEZAEVİNDE BONZAİ İÇMİŞ

Atilla'nın avukatı Fleming, Zarrab'ın hapishanede uyuşturucu kullandığını söyledi. ABD'li gazeteci Katie Zavadski'nin iddiasının göre, Fleming'in bahsettiği uyuştucu tipi bonzai olarak da bilinen "sentetik marihuana". Zarrab ise Fleming'in bu ifadesine karşılık "Bunun bir suç ya da yasadışı bir şey olduğunu bilmiyordum. Cezaevinde bir kural ihlali olabilir" cevabını verdi.

SAVCILAR, KADIN BULMA İDDİALARINI GÖRMEZDEN GELMİŞ

Fleming, ABD Savcılığı'nın, Zarrab'ın başkaları için hayat kadını temin etmesini görmezden geldiğini iddia etti. Fleming'in "Bu doğru mu?" sorusuna Zarrab, "Evet, doğru." cevabını verdi.

"ABD'DE BİR GARDİYANA 45 BİN DOLAR RÜŞVET VERDİM"

Zarrab, ABD'de hapishanede bir gardiyana 45 bin dolar rüşvet verdiğini söyledi. Rüşveti gardiyana avukatı aracılığıyla verdiğini söyleyen Zarrab, kızıyla konuşmak ve avukatlarını aramak için gardiyanın telefonunu kullandığını belirtti.

ABD'li gazeteci Katie Zavadski'nin iddiasına göre, gardiyan Zarrab'a sadece içki almadı; telefonunu kullandırdı ve soğuk algınlığı sırasında kendisine bir ilaç getirdi.

"100-150 MİLYON DOLAR KADAR KAZANDIM"

Fleming, "İşlediğin bütün bu suçlardan ne kadar para kazandınız" sorusunu yöneltti. Zarrab ise tam olarak hatırlamadığını ancak miktarın 'belki 100 milyon dolar belki de 150 milyon dolar' olduğunu söyledi.

Savunma avukatı Fleming, Zarrab'ın babasının geçmişte ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını ihlal etmekle suçlandığını söyledi. Fleming'in Zarrab'ın babasının söz konusu suç nedeniyle para cezası ödediği iddiası, Zarrab tarafından kabul edilmedi.

"BEN ONUN PATRONU DEĞİLİM"

ABD'li gazeteci Adam Klasfeld'in iddiasına göre Reza Zarrab, çapraz sorgusunda Hakan Atilla hakkında şu ifadeleri kullandı: "Ben onun patronu değildim, yaptığı faaliyetlerin kapsamını bilmiyor olabilirim"

Duruşmanın beşinci günü de, bu ifadelerle sona erdi.