Zaim, "Son Osmanlı Sipahisi" idi

"Hocaların Hocası" olarak bilinen Prof. Dr. Sabahattin Zaim vefatının 5. yılında anıldı. Prof. Dr. Adem Esen, Prof. Dr. Coşkun Çakır ve Dr. İsmet Uçma, hocanın, hayatı, kişiliği ve eserleri hakkında bilgi verdi.

Esen, Zaim için "O ilmiyle amil bir kişiydi" derken, Çakır, Hoca'nın dünyada İslam ekonomisi literatürünün oluşmasında önemli isimlerden biri olduğunu söyledi. Uçma ise Zaim'i Türkiye'ye dönen son "Osmanlı Sipahisi"ne benzetti.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül başta olmak üzere pek çok tanınmış ismin hocası olan ve "Hocaların Hocası" olarak tanınan Prof. Dr Sabahattin Zaim vefatının 5. yıl dönümünde anıldı. Bağcılar Belediyesi ile Sabahattin Zaim Üniversitesi'nin ortaklaşa düzenlediği programda merhum Zaim'in öğrencileri Hoca'yı anlattı.

Bağcılar Belediyesi Mehmet Akif Ersoy Kültür Sanat Merkezi ve Müzesi'nde gerçekleştirilen program Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı'nın açılış konuşması ile başladı. Sabahattin Zaim'in unutulmayacak isimlerden biri olduğunu ifade eden Çağırıcı, "Rahmet ve minnetle anıyoruz" dedi.

ÇAKIR: ODASI DERGAH GİBİYDİ

Açılış konuşmalarının ardından Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Esen'in oturum başkanlığında düzenlenen panelde Hoca'nın fikirleri, eserleri ve hayatı anlatıldı. Şehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Coşkun Çakır, Zaim'in Rumeli kökenli olduğunu hatırlattı ve Türkiye'ye göç ediş süreçleri hakkında bilgi verdi. Zaim'in ilme hayatını vakfetmiş bir kişi olduğunu ifade eden Çakır, "Kesinlikle çok dindar bir kişi idi ama çok nazik, çok nezaketli bir dindarlığı vardı. Onun odası hep tekke gibi dergah gibi bir odaydı. Geleni gideni hiç eksik olmazdı. Çok iyi ders anlatan bir hocaydı. Çok özlü bir anlatımı vardı. İktisat, hukuk, toplum biliminde çok iyi olduğunu ayrıca branşı olmamasına rağmen çok iyi bir tarih okuyucusu olduğunu söyleyebilirim" dedi.

Hoca'nın ABD, Almanya ve Suudi Arabistan'da bulunduğunu ve çok iyi derecede, İngilizce, Almanca ve Arapça bildiğini hatırlatan Çakır, Türkiye'nin farklı coğrafyalarında bulunarak ülkeyi yakından tanıma imkanı bulduğunu anlattı. Çakır, Hoca'nın ayrıca Almanya ve ABD'de bulunarak Batı'yı, Suudi Arabistan'da bulunarak da Orta Doğu'yu yakında tanıdığını söyledi. Zaim'in en önemli çalışma alanlarından birini de İslam Ekonomisi'nin oluşturduğuna değinen Çakır, bu yönde dünyada öncü çalışmaların içerisinde yer aldığını hatırlattı ve "Bu gün bir literatür oluşmuşsa bu literatürün oluşmasında önemli isimlerden biridir" diye konuştu.

"O PEYGAMBERİ OLMAYAN BİR DÖNEMİN SAHABESİYDİ"

Zaim'in hayatı ve eserlerinin bir birini tamamladığını ifade eden Çakır, "Bir derviş kişilikti. Bir çocukla da bir milletvekili ile de aynı üslupla konuşur, aynı değeri verirdi" şeklinde konuştu. Çakır konuşmasını, Prof. Dr. Raşit Küçük'ün Zaim için söylediği, "O peygamberi olmayan bir dönemin sahabesi gibiydi" sözleriyle tamamladı.

Bir diğer öğrencisi AK Parti İstanbul Milletvekili Dr. İsmet Uçma da Hoca'nın bir İtalyan gemisiyle Türkiye'ye geldiğini hatırlattı ve "Osmanlı İmparatorluğu'nun son sipahisi gibi geldi" dedi. Zaim'in sadece bir akademisyen olmadığını ifade eden Uçma, "O oturup kalkmasıyla aynı zamanda ahlak öğreten bir insandı" dedi.

Oturum Başkanı Prof. Dr. Adem Esen de kendisinin Merhum Zaim'in doktora öğrencisi olduğunu hatırlattı ve "İlmiyle amil bir insandı" dedi. Başbakan Erdoğan'ın "3 çocuk" taleplerini zamanında Hoca'nın da tavsiye ettiğini anımsatan Esen, "Kendisinin de 5 çocuğu vardı ve bunlardan 4'ü akademisyen" diye konuştu. Esen, Zaim'in çok yönlü kişiliğini anlatmak için de "O iki kanatlı bir kişiydi" benzetmesinde bulundu.