Yeşil Hakkında Gıyabi Tutuklama

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel’in, Aykut Mete Şükre’ye yönelik soruları üzerine Alparslan Aslan’la dört veya beş kez telefonlaştığını ve Alparslan Aslan’ın öğrencilik döneminde kendilerinden ücretsiz araç temin ettiğini belirtti. Pekgüzel’in Alparslan Aslan’ın kendisini Cumhuriyet Gazetesine el bombası atılmasından bir gün önce aradığında neler görüştüğü sorusuna Şükre, "Hatırlamıyorum" şeklinde cevap verdi.

"BENİ SEVMEDİĞİ İçİN ARAMIŞTIR"

Bombalı saldırının yapıldığı o kritik anda veya hemen sonrasında Alparslan Aslan’ın kendisini aramasının nasıl yorumlanması gerektiği sorusunu ise ‘Alparslan Aslan’ın beni o anda aramasından beni sevmediği ve beni yakmak istediği anlaşılıyor’ diye cevapladı. Alparslan Aslan’ın nasıl biri olarak tanıdığını sorması üzerine Şükre kendisinin uyuşturucu kullanmadığını ve namaz da kılmadığını belirtti. Hakim Hasan Hüseyin Özese’nin, " Alparslan Arslan size Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan başörtülü domuz karikatüründen bahsetmiş miydi?" sorusuna da "Hayır, Alparslan din hakkında konuşmazdı" cevabını verdi.

"DİNİ ÖRGüT HAVASI VERİLMEYE çALIŞILDI"

Alparslan Arslan’ın ailesi tarafından hapishanede kendisine ve diğer Danıştay sanıklarına 200’er TL para ve Kur’an gönderildiğini de belirten Şükre, bunu kendisinin ve Süleyman Esen’in kabul etmediğini, geri gönderdiğini söyledi. Parayı ve Kur’an’ı neden kabul etmediği sorulan Şükre, "çünkü bir dini örgüt havası verilmeye çalışıldığını düşündüm. Ben baştan beri buna karşı çıktım. Bize dindar insan imajı verilmeye çalışıldığını düşündüm ve kabul etmedim" dedi.

Öte yandan, İkinci Ergenekon davasının tutuksuz sanıklardan Adil Serdar Saçan’ın talebi üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dava dosyasına gönderilen cevabi yazıda Susurluk kazasının ardından "Yeşil" olarak bilinen Mahmut Yıldırım ve Mehmet Özbey (Özbay) hakkında "Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, gasp ve tehdit" suçlarından hazırlık soruşturması yapıldığı kaydedildi.

İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığınca 1997/894 dosya numarasıyla yürütülen ön çalışma evraklarının, "Adil Serdar Saçan tarafından kapatılıp-kapatılmadığı, herhangi Bir bilgi verip-vermediği veya herhangi bir belgeyi gizleyip-gizlemediği ve hakkında soruşturma açılıp-açılmadığı" konularında mahkemeye yazılan cevabi yazıda, hazırlık soruşturmasının ardından başsavcılığın 20 Aralık 2001 tarihinde "görevsizlik" kararı vererek dosyayı Sultanahmet'teki İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği anlatıldı.

YEŞİL GIYABİ TUTUKLU

İstanbul DGM Cumhuriyet Savcısı Muzaffer Yalçın tarafından verilen "görevsizlik" kararı da 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Kararda, Mahmut Yıldırım ve Mehmet Özbey (Özbay) hakkında "Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, gasp ve tehdit" suçlarından, Susurluk kazasının ardından hazırlık soruşturması yürütüldüğüne ilişkin karar yazı Yıldırım hakkında soruşturma kapsamında 23 Aralık 1998 tarihinde gıyabi tutuklama kararı çıkarıldığı anlatıldı.

Kararda, 03 Kasım 1996 tarihinde Susurluk'ta meydana gelen trafik kazası sonucunda ortaya çıkan suçlardan cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak fiili ve buna bağlı suçlarla ilgili olarak Başsavcılık tarafından hazırlık soruşturması yapıldığı hatırlatıldığı kararda, sanıklar hakkında "Susurluk çetesi"ne dahil olmaktan dolayı eski TCK'nın 313. maddesi gereğince hazırlık soruşturması yapıldığı ifade edildi.

Yasal düzenlemeler sonucu bu suçun DGM kapsamından çıkarıldığına dikkat çekilen kararda ayrıca, hazırlık evrakının soruşturmaya devam edilmesi ve gereğinin yapılması için görevsizlik kararı verilerek, 20 Aralık 2001'de Sultanahmet'teki İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği anlatıldı.

Şükre'nin çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından Mahkeme Başkanı Köksal Şengün duruşmayı yarın saat 09.00'a erteledi.

Cem TURSUN/ İSTANBUL - DHA