1983'te kurulan Kuzey Kırbıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) 2005'e kadar cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'tı. 2005 yılındaki seçimlerde aday olmayınca, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'yle barış ve federasyon devleti yanlısı olan Mehmet Ali Talat seçimi kazanarak cumhurbaşkanı oldu.
2010'da ise seçimi Derviş Eroğlu kazandı. Ülkenin üçüncü cumhurbaşkanı Eroğlu, 2015 seçimlerinde yeniden aday.
7 ADAY VAR
Eroğlu'nun anket sonuçlarına göre en yakın rakibi Meclis Başkanı Sibel Siber ve eski Lefkoşa Belediye Başkanı Mustafa Akıncı. Kıbrıs Türk tarafı baş müzakerecisiyken aday olmak için istifa eden Kudret Özersay, Arif Salih Kırdağ, Mustafa Ulaş ve Mustafa Onurer de diğer adaylar.
EN BÜYÜK VAAT: RUM SORUNU ÇÖZÜLECEK
Adayların tümünün gündeminde cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası yeniden başlayacak olan Rum Yönetimi ile müzakere süreci var. Seçim propogandalarında iki devletli çözüme ve bu sayede gelecek ekonomik kalkınmaya odaklanan adayların, çözüm ile ilgili yol haritaları değişiklik gösteriyor.
EROĞLU: İKİ SENE İÇİNDE BU İŞ BİTER
Cumhurbaşkanı Eroğlu, 11 Şubat 2014'te yeniden başlayan müzakere sürecinin mimarlarından biri. Rum tarafının masadan kalkmasıyla ara verilen sürecin Mayıs'ta yeniden başlayacağını söyleyen Eroğlu, çözümün iki yıl içinde geleceğini söylüyor:
"Mayıs'ta yoğunlaştırılmış müzakereler yapılacak. Haziran'da anlaşılan konular belirlenecek. Temmuz ayında ise anlaşılmayan hususların anlaşılması hedeflenecek. Ağustos ayında tatil yapılırken, Eylül'de garantör devletlerin de katılacağı çok taraflı toplantı düzenlenecek. Kasım'da ise çözüm planının hazırlanması, çözüm planının al-ver yapılarak müzakere edilmesi gerçekleştirilecek. Hedef ise Aralık ayında iki liderin üzerinde uzlaşacakları antlaşmanın iki halkın ayrı ayrı referandumuna sunulması."
ADA'DA 30 BİN TÜRK ASKERİ VAR
Türkiye'nin desteğine her zaman ihtiyaç duyulacağını açıklayan ve Türk milliyetçiliğini en önemli parti politikası olarak sunan Ulusal Birlik Partisi (UBP) ile koalisyondaki merkez sağ Demokrat Parti (DP), Eroğlu'nu destekliyor. UBP'nin 50 sandalyeli mecliste 14, DP'nin ise 12 milletvekili var.
Müzakere sürecinde Rumların şartlarından biri de Kuzey'deki Türk askeri varlığının yok edilmesi ya da mümkün olan en az sayıya indirilmesi. Müzakere masasında bu şarta itiraz eden Eroğlu, "Türkiye'nin etkin ve fiili garantisini isteyen herkesten oy istiyorum. Özellikle güvenlik konusu çok önemlidir. Etrafımızdaki bu ateş çemberine baktığınız zaman, Kıbrıs'ta tek kurşun atılmamasının nedeni Türkiye'nin garantörlüğü ve Türk askerinin varlığıdır." açıklaması yaptı.
Kuzey Kıbrıs, uzun yıllar katı şekilde uygulanan ambargo ve kısıtlamalar nedeniyle ekonomik, siyasi ve askeri olarak büyük ölçüde Türkiye'ye bağlı kaldı. Yunanistan destekli darbeye karşılık, garantör devlet sıfatıyla 20 Temmuz 1974'te Ada'ya harekât düzenleyen Türkiye'nin kuzeydeki askeri varlığı sürüyor. Bugün Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 30 bin Türk askeri bulunuyor.
TÜRKİYELİ GÖÇMENLER
Eroğlu, muhalifler tarafından Türkiye'ye olan bağımlılığı artırması ve ekonomik alanda gelişimin önünü kestiği gerekçesiyle eleştiriliyor. Eroğlu'nun destekçileri arasında önemli sayıda Türkiyeli KKTC vatandaşı da var. Rum kesiminin Ada'daki Türk nüfusunun arttırılması için getirilen bu Türkiyelilerin de vatandaşlıktan çıkarılması talebine Eroğlu karşı çıkıyor.
KKTC'de 2011 yılında yapılan nüfus sayımının resmi sonuçları Ağustos 2013'te açıklandı. Devlet Planlama Örgütü (DPT) verilerine göre Kıbrıs'ın kuzeyinde sürekli ikamet eden kişi sayısı 286 bin 257. Toplam nüfus içinde Kıbrıs doğumlu 160 bin 207 kişi yaşıyor. KKTC'de sürekli ikamet eden Türkiye doğumlu kişilerin sayısı ise 104 bin 641. Bu rakam, toplam nüfusun yüzde 36,6'sını oluşturuyor.
Türkiye'den Ada'ya ilk gelişler 1974'teki müdahaleden hemen sonra, Kıbrıs'taki Türk varlığını artırmak amacıyla gerçekleşti. İkinci dalga 1980'lerde Ada'ya kimlik kartıyla girişlerin serbest bırakılmasıyla başladı. 2000'li yıllarda, Annan Planı'ndan sonra Ada'da yaşanan inşaat ve turizm patlamasıyla Türkiye'den çalışmak için çok sayıda kişi Kuzey Kıbrıs'a geldi.
"CESARETLİ ADIMLAR ATACAĞIZ"
KKTC Meclis Başkanı Sibel Siber, aynı zamanda KKTC'nin ilk kadın başbakanı. Seçilirse Ortadoğu'nun ilk kadın cumhurbaşkanı olacak. Siber, kadınlara özel projelerinin yanı sıra Kıbrıs Türk halkının da özgüvenini artıracak çalışmalar yapacağını söylüyor. Müzakere masasında gündeme gelen ancak uzlaşılamayan güven arttırıcı önlemler konusunda adım atacağını belirtiyor.
Kapalı Maraş bölgesinin açılması ve izolasyonların kalkması için çözümü beklemeyeceğini, parallel olarak bu iki konu üzerine çalışacağını söyleyen Siber, 2013'teki milletvekili seçimlerinde en fazla oyu alan ve mecliste 21 sandalyeye sahip sosyal demokrat Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin ve partiye destek veren Birleşik Güçler'in cumhurbaşkanı adayı. İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat da mitinglerine katılarak Siber'e destek veriyor.
DİĞER SOSYAL DEMOKRAT ADAY BAĞIMSIZ
Mustafa Akıncı, Lefkoşa halkının önemli bir kesiminin desteklediği sosyal demokrat bir diğer aday. Seçimlere bağımsız olarak giren Akıncı, partilere eşit mesafeli cumhurbaşkanı olmanın avantajlarını savunuyor.
Müzakereler konusunda Akıncı da Sibel Siber ile benzer görüşlere sahip. Akıncı, "Kapsamlı çözüm uğraşlarının yanı sıra, paralel bir süreçte, her iki toplumun günlük yaşamına katkı yapacak çeşitli güven artırıcı önlemlerin uygulanmasına özel önem vereceğiz. Bu kapsamda, Kapalı Maraş bölgesinin BM gözetiminde yerleşime açılması ve bu açılışa eş zamanlı olarak Kıbrıslı Türklerin, ticaret ve turizm alanında yaşadıkları dar boğazların aşılması için Mağusa Limanı ve Ercan Havaalanının kullanılabilmesinin yolları üzerinde uzlaşma aranacak." diyerek müzakerelere paralel bir süreç yürüteceğini açıkladı.
Akıncı, Türkiye ile kurulacak ilişkinin de zemininin 'teslimiyet ya da çatışma değil, uzlaşma' olması gerektiğini söylüyor. Kıbrıslı Türklerin kendi kurumlarını gerçek anlamda sahiplenmesinin yaşamsal önemde olduğunu savunuyor.
ESKİ MÜZAKERECİ DE ADAY
11 Şubat 2014'te başlayan müzakere sürecinde Türk tarafını temsilen baş müzakereci görevini yürüten Kudret Özersay, bu görevden cumhurbaşkanı adayı olmak için istifa etti. Genç bir aday olması, müzakere masasındaki konulara hâkimiyeti ve çözüme olan inancıyla tanınan Özersay, Türkiye ile ilişkilerin 'çok sağlıklı olmadığı' görüşünde:
"Türkiye ile şu anda çok da sağlıklı olmayan ilişkilerimizin düzeltilmesinde, bir başka ifadeyle normalleştirilmesinde, iki taraf arasında yapılacak çeşitli antlaşmalar en iyi yöntem olarak akla gelmektedir. Tarafların bir birilerinin egemenliğine saygı duyacakları ve iç işlerine karışma anlamına gelecek davranışlardan kaçınacakları yönünde karşılıklı taahhüt altına girmeleri, bunun başka bazı devletlerin arasında olduğu gibi çağdaş antlaşmalarla düzenlenmesi yararlı olacaktır. Buna kuşkusuz savunma alanındaki bir antlaşmayı da eklemek gerekir."
Parlamenter sistemle yönetilen ülkede Cumhuriyet Meclisi, 50 üyeden oluşuyor. Milletvekilleri beş yıllığına seçiliyor. Doğrudan halk tarafından seçilen cumhurbaşkanının görev süresi de beş yıl. Seçimin ilk turu olan 19 Nisan'da hiçbir aday yüzde 50'yi geçemezse, 26 Nisan'da yapılacak bir sonraki turda en yüksek oyu alan iki aday yarışacak. En fazla oyu alan kişi ülkenin yeni cumhurbaşkanı olacak. 7 adayın yarışacağı seçimde, 176 bin 916 seçmen, 693 sandıkta oy kullanacak.
Son Dakika › Güncel › Yavru Vatan Kıbrıs Sandık Başında - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (1)