FATİH MEHMET KÜRKÇÜ - Samsun'da 50 yılı aşkın süredir şemsiye tamir eden 88 yaşındaki Dursun Yıldız, kentin tek şemsiye tamircisi olarak da biliniyor.
Kale Mahallesi'nde Tarihi Bedestan Çarşısı'ndaki tamirhanesinde 50 yıldan fazla süredir şemsiye tamir ederek geçimini sağlayan 4 çocuk babası Yıldız, çevresi tarafından "şemsiyeci dede" olarak tanınıyor.
Aslen Trabzonlu olan, Samsun'a 1940'lı yıllarda yerleşen Dursun dede, ilgisini çekmesi dolayısıyla çırak olarak başladığı şemsiye tamirciliğini ilerlemiş yaşına rağmen sürdürüyor.
Kentteki tek şemsiye tamircisi olarak bilinen Yıldız, yaklaşık 10 metrekarelik dükkanının eski şemsiye parçalarıyla dolması nedeniyle tamiratı iş yerinin önünde yapıyor.
Çevresi tarafından sevilen ancak söz konusu işi olduğunda oldukça ciddi bir tavır ile disiplinli şekilde çalışan Dursun dede, çalışırken konuşmayı da pek sevmiyor.
Tamir ücretini peşin alıyor
Dursun Yıldız, AA muhabirine, hafta sonu da dahil her gün çalıştığını belirterek, "Çalışmanın saati yok. Sabah kalkıp yemeğimizi yedikten sonra işe başlarız. Bizde saat falan yok." ifadesini kullandı.
Şemsiye tamiri için ücreti peşin aldığına işaret eden Yıldız, bırakılan pek çok şemsiyenin geri alınmaması nedeniyle bu yola başvurduğunu aktardı.
Eskiden yerli üretim şemsiyeler bulunduğunu, onların bugünkü şemsiyelere göre çok daha kaliteli ve dayanıklı olduğunu vurgulayan Yıldız, bugünkü şemsiyelerin ise çabuk bozulduğunu ve tamirinin ise zor yapıldığını anlattı.
Yıldız, yaz aylarında tamir için pek kimsenin gelmediğini ancak sonbaharda işlerini yetiştirmekte zorlandığına dikkati çekerek, "Sonbaharda işimiz artıyor. Yazın kimse gelmez. Yağmurlar yağmaya başlayınca işlerimiz çok olur." dedi.
Her işin kendine göre zorlukları bulunduğunu, şemsiye tamirinin de zorlukları olduğunu belirterek, "Kolay iş olur mu? Çalışan bilir kolay mı, zor mu?" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Yarım Asırdır Bozuk Şemsiyeleri Tamir Ediyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?