Burdur Cezaevi'ne 2000 yılında yapılan müdahale sonucu ortaya çıkan zararın, o dönem cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerden tazmin edilmesine yönelik davanın 71'inci duruşması görüldü.
Burdur 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen duruşmaya cezaevine yapılan operasyon sırasında kolu kopan Veli Saçılık, avukatı Senem Doğanoğlu ve Maliye Bakanlığı adına avukat Mehmet Tuyun katıldı. İki tarafın avukatlarını dinleyen mahkeme, duruşmayı 5 Aralık'a erteledi.
Adliye çıkışında davayla ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Doğanoğlu, 5 Temmuz 2000'de Burdur Cezaevi'nde askerlerin ve gardiyanların katılımıyla operasyon düzenlendiğini anlattı.
Operasyon sonrasında 19 Ocak 2001'de Burdur 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bugün görülen davanın 61 kişi hakkında açıldığını belirten Doğanoğlu, "Bu davanın esası, Burdur Cezaevi operasyonu kapsamında meydana gelen zararın orada yaralanan, işkenceye maruz kalan tutuklulardan ve hükümlülerden tahsili talebidir" dedi.
Aynı zamanda Burdur Asliye Ceza Mahkemesi'nde o dönem tutuklu ve hükümlü bulunanlara yönelik isyan davası da açıldığını bildiren Doğanoğlu, bu davanın ise zaman aşımı nedeniyle düştüğünü kaydetti.
Bu süreçte olayla ilgili hiçbir asker ve gardiyan ile onların amirleri hakkında dava açılmadığını ifade eden Doğanoğlu, "Dolayısıyla işkence yasağının Burdur Cezaevi'ne yönelik operasyonda ihlal edildiği tespit edilmiştir. Operasyonla ilgili şu anda Türkiye'de iç hukuk açısından Burdur Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir dava vardır" diye konuştu
- Veli Saçılık'ın kolunun kopması
Doğanoğlu, bu arada Veli Saçılık özelinde başka bir hukuk sürecinin ilerlediğini belirterek, şunları söyledi:
"Saçılık, tahliye edildikten sonra iş makinesi tarafından kolu koparıldığı ve doğrudan idarenin sorumluluğu olduğu için İdare Mahkemesi'nde dava açmıştır. Antalya İdare Mahkemesi, lehine tazminata hükmetmiştir ancak karar, anlaşılamayan bir nedenle, 'İsyan etmekte kişisel kusuru vardır' gerekçesiyle Danıştay tarafından bozulmuştur. Dava Isparta İdare Mahkemesi'ne gönderilmiştir. Isparta İdare Mahkemesi de maalesef Danıştay'ın kararının aynısını vermiştir. Dolayısıyla adeta kendi kendine kolunu kopardığına, dolayısıyla devletin hiçbir tazminat sorumluluğu olmadığına hükmeden bir hukuk garabeti ortaya çıkmıştır."
- AİHM süreci
Doğanoğlu, konunun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) de taşındığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"AİHM'ye 25 tutuklu ve hükümlü başvurabilmiştir. AİHM, Veli Saçılık'ın dosyasını süren davası nedeniyle ayırmak suretiyle demiştir ki, 'Burdur Cezaevi'ndeki operasyon esasen işkence yasağının ihlalidir, etkin olarak soruşturulmamıştır. Burdur Cezaevi'nde görevli olan, o gün operasyonda yer alan görevliler bu işkence yasağından sorumludur'. Ayrıca başvuran bütün tutuklu ve hükümlüler için tazminata hükmedilmişdir."
Konunun vicdani ilkeler açısından tartışılmasında da fayda bulunduğunu dile getiren Doğanoğlu, "Devlet işkence yaparken işkence aracının tazminini, işkenceye maruz kalan kişiden isteyemez. Bu hiçbir hukuk ve vicdani ilke açısından kabul edilebilir değildir" diye konuştu.
Doğanoğlu, müvekkilinin Ankara'da yaşadığını belirterek, "Dava ile ilgili daha önce müvekkilime hiç tebligat yapılmamıştı. Yapılan tebligatın ardından müvekkilim bu duruşmaya ilk kez katıldı" dedi.
- Veli Saçılık
Veli Saçılık ise 5 Temmuz 2000'de Burdur E Tipi Cezaevi'ne operasyon gerçekleştirildiğini, koğuşa dozerle girildiğini anlattı.
Kolunun dozerle duvar arasında kalarak koptuğunu ifade eden Saçılık, şu iddialarda bulundu:
"Çok sayıda arkadaşım ağır yaralandı. Bir kadın arkadaşımız tecavüze uğradı. Yüzlerce gaz bombasına maruz kaldık. Çok ağır işkenceler gördük. Sonuçta ben hastaneye kaldırıldım. Kolum tekrar dikilmedi. Bunda da açıkça ihmal vardı. Sonra kolum Isparta'da bir sokak köpeğinin ağzında bulundu. Bunu kime anlatsak 'olmaz böyle bir şey' diyor. 'Dozerin koğuşta ne işi var. Koğuşa giren kişiler neden ceza almadılar' diyorlar. Kolumun bir köpeğin ağzında ne işi var sorusuna ben bile cevap veremiyorum. Bir insanlık dramı yaşadım. Yıkılan duvarın parasını benden istiyorlar."
Yıkılan duvarın parasının kendisinden istenmesiyle ilgili davanın düşmesini beklediklerini söyleyen Saçılık, "Bizden 2000 yılının parasıyla cezaevine verilen zarar nedeniyle 30 bin lira istiyorlar. Bu para faiziyle 200 bin liraya ulaşıyor. Para 61 kişiden isteniyor ancak devlet memuru olduğum için beni buldular ve benden istiyorlar. Diğer kişilere ise ulaşılamadı" diye konuştu.
Muhabir: Gökmen Yüce
Yayınlayan: Hızır Hacısalihoğlu
Son Dakika › Güncel › Veli Saçılık'ın Burdur Cezaevi'nde kolunun kopması davası - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?