Veli Paşa Organize Müdürü'ne Nasıl Bakıyor

Tuncay Güney’in 2001’de emniyetteki işkenceli sorgusuna girenler Veli Küçük’ün, İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürü Adil Serdar Saçan hakkında ne düşündüğünü sormuş. Güney, Küçük’ün Saçan’ı her yöne yatabilen bir ağaca benzettiğini anlatmış.

ERGENEKON Soruşturması’nın kara kutusu Tuncay Güney’in, 2001 yılında işkence altında sorgulandığını belgeleyen bilirkişi raporuna göre, ifadenin alındığı dönemde İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürü olan Adil Serdar Saçan, kendine özel sorgulama yaptırmış.

Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Saçan, savcılıkta "Hasmımdır" dediği Ergenekon sanığı emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün hakkında ne düşündüğünü öğrenmek istemiş. Sorgucular, Tuncay Güney’e, "Veli Küçük Organize’nin bu müdürüne nasıl bakıyor? Bakış açısı ne?" diye açıkça sormuşlar. Güney de Veli Küçük’ün Saçan’ı her yöne yatan bir ağaca benzettiğini söylemiş.

Herkes kullanılır sonra tasfiye edilir

Sorgucular konuya, uyuşturucu sevkiyatının el değiştirmesinden girip, konuyu polisin son dönemde mafyaya karşı yaptığı operasyonlara getiriyor. Tuncay Güney, irtibatlı olduğu Veli Küçük ve çevresinin görüşünü aktarıyor:

TG: İnsanları yargısız infaz yaptığını, İşte mesela Korkmaz Yiğit’e falan zorla ifade aldığını, işte bu organize basının kaloriferin oraya su tuttuklarını mı, bir şeyler söyledi bana. Kaloriferin oraya, pervaneye yanına dayayıp tuttuklarını.

S: Organize’nin müdürü kim Veli Paşa’ya göre?

T.G: Serdar Adil gibi bir şeydi. Soyadını bilmiyorum. Adil bir şey.

S: Peki yani, Veli Küçük organizenin bu müdürüne nasıl bakıyor? Bakış açısı ne?

T.G: Bakış açısı, Sadettin Tantan gençlikte yaptığı devri olarak görüyor. Ya bu da böyle dedi, aslında herkes kullanılır dedi. Bir yere gelinir, ondan sonra tasfiye edilir.

.......

T.G: Salih Güngör (Eski Mali Şube Müdürü) için . Emniyet müdürlüğü yaptığı zaman o dedi eğer bir grubun içinde hareket etseydi dedi. Böyle olmazdı kendi arkadaşları ona dedi orda alıp dedi zorla ifade alıyorlar falan diye.

S: Yani buranın müdürünün gruplaşma içinde yer almamasından durumun iyi olmadığını söylüyor?

T.G: Gerçi fevri ve şey bir şey söyledi o ne o, her yöne esen bir ağaçtan, bir ağaç vardır, o da oraya eser dedi. O ağaç gibi hareket ediyor dedi. Ama dedi rüzgar, insan bazen rüzgar gibi bir şeye eser dedi. Çok iyi hatırlıyorum onu bir ağaç söyledi bana, kavak ağacı, yok kavak ağacına benziyor, selvi ağacı.

S: Hıı

T.G Bir selvi ağacı vardır, her yöne eser rüzgar, şimdi o dedi her yöne esiyor dedi. Aslında bir gün rüzgar ona doğruysa o rüzgara doğru durur dedi. Rüzgara doğru duracağına dedi, şey yapsın, işte ortamı örgütlemeyi sağlamasını ima etti. Ve Sadettin Tantan’ın bir tanesini tuttuğunu söyledi. Onu kendinin onun gençliği gibi gördüğünü söyledi.

Müdür manyak oğlum

Sorular dönüp dolaşıp Sedat Peker’e gelince tekrar müdüre özel sorgu başlıyor:

S: Peki bu Sedat Peker’in bu parası nereden geliyor? Bu kadar para...

T.G: Sedat Peker ona buna telefon açtığında şak diye bir anda, yani paralar indirileceğini en çok buna, düğünlere falan giderken, arama marama yaptıran neydi burada emniyet müdürüydü. Şimdi Ardahan’a gitti. Ondan rahatsızlardı.

S: Hasan Özdemir, onun döneminde.

T.G: Hııı onun döneminde.

S: İyi de o aramaları o yaptırmıyordu ki, organize yapıyordu.

T.G: Evet o, yok yani o vermese diyordu. İnsan kadrosuna şey olmaz mı?

S: İyi de oğlum organizenin müdürü manyak oğlum, yani ne Hasan Özdemir karışamıyordu ki karışıyor muydu ona, karışıyor muydu bizim müdüre Hasan Özdemir, hıı.

T.G: Yani bilmiyorum orasını.