Vefakar Eş

SİVAS'ta yaşayan 36 yaşındaki Erdal Duran ile 10 yıl evli kalan 31 yaşındaki Ebru Duran şiddetli geçimsizlik nedeniyle 2007 yılında ayrıldı. Eşi felç geçirerek yatağa düşen kadın ayrıldığı eşine tekrar dönerek nikah kıydı.

Kent merkezinde Gökçebostan Mahallesi'nde yaşayan temizlik işçisi Erdal Duran ile Ebru Duran 1997 yılında görücü usulü ile evlendi. Bu evlilikten Yiğit Cem(12) ve Ulaş Can(10) isimlerinde iki çocukları olan çift şiddetli geçimsizlik yüzünden 2007 yılında boşandı. Kendisini ve çocuklarını sık sık döven eşinden ayrıldıktan sonra bir daha görüşmeyen Ebru Duran çocuklarını da yanına aldıktan sonra çalışmaya başladı. 2009 yılında iş yerinde iken gelen bir telefonla eski eşinin acil hastaneye kaldırdığını öğrenen talihsiz kadın hemen yanına gitti. Erdal Duran'ın epilepsi nöbeti geçirdiğini ve bu nedenle felç olduğunu öğrenen Ebru Duran çalıştığı iş yerinden ayrılarak hastanede yatan eski eşinin başında beklemeye başladı. Bu rahatsızlık sonucu vücudunun yüzde 93 tutmayan Erdal Duran yatağa mahkum kaldı. Eski şini böyle bir durumda yalnız bırakmak istemeyen Ebru Duran felçli eşine tekrar dönerek 2010 yılının ocak ayında tekrar evlendi. Süreci anlatan Ebru Duran, "Boşandıktan sonra bir öğretmenin yanında çalışmaya başladım. Eşimde gayet sağlıklı idi. 3 yıl ayrı kaldık. Bu sırada eşimin hastalandığını duydum. Hastaneye kaldırıldı. Epilepsi nöbetinden dolayı beyninde ödem oluştu. Ağır bir ameliyat sonrası vücudunun yüzde 93'ü felç oldu. Ben eşimi bu durumda bırakmamak için tekrar yanına döndüm. Onu bu şekilde dışarı atmak bana bir şey kazandırmazdı. Çünkü sonuçta benim iki çocuğumun babası. Yanımızda ve bize erkek olarak bir gölge sağlıyor. Ona bakmanın benim için bir zorluğu yok. İnsan eti ağır derler. Bu sözün benim yanımda hiçbir anlamı yok. Gücümün yettiği yere kadar ben ona bakacam. Çocuklarım okuduğu için maddi açıdan biraz zorluk çekiyorum." dedi. Yeniden evlenme konusunda tereddüt yaşamadığını söyleyen Ebru Duran, "Eşimi en son yoğun bakımda o yatakta öyle cansız bir şekilde yatarken görünce düşündüm. Acaba aynı durumda ben olsam ne yapardı diye. Bir de sonuçta iki çocuğumun babası, onu böyle bırakamazdım. Çocuklarım babaları ile yaşasın diye mahkeme kararı ile vasilik alarak tekrar nikah yaptık. Ona çok iyi bir şekilde bakıyorum. Saksıdaki bir çiçeğe su verirseniz yaşar. Eşimde şimdi öyle yaşıyor." dedi.