Vale"Lere İletişim Eğitimi

- Eğitim programından detaylar

TOVDER Başkanı Mustafa Nohut'un konuşması

Serap Okur ile röportaj

Niyazi Okur ile röportaj İstanbul'daki "vale"lere iletişim eğitimi

İstanbul'da oto park hizmetinde çalışan 700 valeye, stres yönetimi ve etkili iletişim teknikleri konusunda eğitim verildi

İstanbul'da oto park hizmetinde çalışan 700 valeye, stres yönetimi ve etkili iletişim teknikleri konusunda eğitim verildi.

Tüm Vale Şirketleri ve Çalışanları Derneği (TOVDER) ve Tüm Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu (TOBFED) tarafından düzenlenen eğitim programı, Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezinde düzenlendi.

Programın açılışında konuşan TOVDER Başkanı Mustafa Nohut, kamuoyunda 'değnekçilik' olarak adlandırılan 'vale' hizmetlerinin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından profesyonel bir iş kolu olarak tanımlandığını belirtti.

Valeliğin bakanlık tarafından meslek olarak tanımlanmasıyla herkesin vale olamayacağını vurgulayan TOVDER Başkanı Nohut, "Valelere sertifika zorunluluğunun getirilmesi bu sorumluluklardan biridir. Sertifika alan vale, mesleği yapmaya devam edecektir." dedi.

Valelik mesleğine yönelik toplum nezdinde olumsuz bir algı olduğuna dikkati çeken Başkan Nohut, "Sektördeki denetimsizlik ve boşluktan faydalanarak işletmelerde herhangi bir sorumluluk altına girmeden valelik yaptığını düşünen değnekçilerle, yasal şartları oluşturarak, sözleşmesiyle, devletin kendisine yüklediği sosyal güvenliği, vergisi, eğitim ve bilişim yatırımıyla vale hizmeti veren TOVDER çatısı altında bir araya gelen firmaların verdiği hizmet bir ve denk değildir. Çünkü kurumsal çalışan firmalar, kendisine emanet edilen araçlardan ve personellerinden sorumludur." diye konuştu.

İstanbul'un çeşitli noktalarında oto park hizmetinde çalışan 700 vale, öfke kontrolü, stres yönetimi ve etkili iletişim teknikleri konusunda uzmanlardan eğitim aldı.

Programa katılan özel bir hastenede vale hizmetinde çalışan Serap Okur, eğitim ve valelik hizmetinde yaşadığı sorunlar hakkındaki görüşlerini AA muhabirine anlattı.

Okur, şunları söyledi:

"Özel bir hastanenin acil servisinin vale bölümünde çalışıyorum. Müşterileri karşılıyor, araçlarının anahtarlarını teslim alıyorum. İlk karşılayan ve son karşılayan benim. Hastanedeki ilk ve son streslerini gören biz oluyoruz. Acil hastalarla karşılaştığımız için biraz sakin, onları anlayabilecek şekilde, gülmeden ve çok fazla yüz düşürmeden karşılamaya çalışıyorum. 'Aracımı bırakmayacağım, otopark ücretini ödemeyeceğim, acile geldim sizinle mi uğraşacağım' tazında sorunlu müşterilerle uğraşıyorum."

Okur, bu nedenle eğitim programında verilen öfke kontrolü derslerinin, meslekleri için önemli olduğunu söyledi.

Aynı kurumda vale olarak çalışan Niyazi Okur ise vatandaşların kendilerine hala olumsuz gözle baktığını belirterek, "Valeliğin ne demek olduğunu çoğu kişi bilmiyor. İnsanlar size değnekçi, kaldırımcı, otoparkçı gibi bakıyor. Kurumsal bir şirkette çalışıyor gibi bakmıyor. Bu durum da ister istemez bizim çalışma motivasyonumuzu düşürüyor. Eğitimli vale olmak, sertifikalı vale olmak, artı bir önde olmaktır." dedi.

Etkinliğin sonunda katılımcılar Kızılay'a kan bağışında bulundu.