Ünlülerin Sitesinde Yıkım

MUĞLA'nın Bodrum İlçesi, Gündoğan Beldesi'ndeki bir çok ünlü ismin de villasının bulunduğu sitenin kaçak olduğu belirlenen sosyal tesis ve müştemilatının büyük bölümü jandarmalar eşliğinde yıkıldı. Yıkım, site sakinlerinin avukatları aracılığıyla yaptıkları itiraz sonucu mahkeme kararıyla durduruldu.

Müteahhit Eyüp Kılınç, 1999 yılında Gündoğan Beldesi'ndeki 55 dönümlük araziye, ''Park Kaloma' adı altında içinde denize sıfır 40 lüks villa bulunan tatil sitesi yaptı. Kılınç, villaları sosyal tesis, fitness center, çocuk evi, jenaröter ve arıtma tesisi konseptiyle 500 bin ile 2 milyon Euro arasında değişen fiyatlarla aralarında Can Tanrıyar, Cem Duna, Hüsnü Özyeğin, Levent Kırca, Mehmet Barlas, Deniz Gökçe, Kamil Özçoban, Asaf Savaş Akat, İrfan Koç, Serap Yağız ve Can Peker'in de bulunduğu bir çok ünlü isme sattı. Gündoğan Belediyesi, üç yıl önce sitenin sosyal tesis ve müştemiliyatının kaçak olduğunu belirleyip, 22 bin TL para cezası kesip, kısmen yıkım kararı verdi. Site yönetimi bunun üzerine belediyeye ''Cezanın iptali', müteahhit Kılınç hakkında da ''dolandırıcılık' iddiasıyla 10 ayrı dava açtı. Davalar sürerken, müteahhit Eyüp Kılınç, İstanbul Barosu avukatlarından Okan Fenercioğlu ve 80 jandarma eşliğinde, bugün sabah siteye gelerek yıkıma başladı. Bunun üzerine site sakinlerinin avukat Göray Karadut aracılığıyla başvurduğu Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, ''Davalar sonuçlanana kadar yıkımın durdurulmasına' karar verdi. Ancak, dört saatte, jeneratör ve arıtma tesisinde içinde olduğu sosyal tesis ve müştemiliyatın yüzde 90'nın yıkılması üzerine site elektriksiz ve susuz kaldı. Site sakinleri yıkımı çaresiz şekilde izlemek zorunda kaldı.

''TAZMİNAT DAVASI AÇTACAĞIZ'

Avukat Karadut, müteahhit Kılınç'ın kendisini belediye şikayet edip, sitedeki diğer bazı yerlerinde kaçak olduğunu belirtip, geçen 22 Nisan'da encümenden yıkım kararı çıkartırdığını iddia etti. Karadut, Kılınç'ın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayrdamı ve hafta sonu tatilini ardından da zaman kaybetmeden yıkımı gerçekleştirdiğini de ileri sürüp, ''Ancak, yangından mal kaçırr gibi yapılan bu yıkım sırasında bazı demirbaşlar da zarar gördü. Oysaki yıkım için müteahhite bir ay süre verilmişti. Kılınç, sosyal tesislerinde içinde bulunduğu bu projeleri göstererek vilları sattı. Villa sahipleri şimdi maddi ve manevi zarara uğradı. Elektriği, suyu, arıtması, sosyal tesisi olmayan bir villayı kimse yüksek paralar ödeyerek almak istemez. Bu nedenle yeni bir tazminat davası açacağız' dedi.

''YIKMASAK SUÇLU DURUMA DÜŞERDİK'

Yıkımın ardından harebeye dönen sitede müteahit Kılınç adına bir açıklama yapan Avukat Okan Fenercioğlu ise site sakinlerinin iddialarının asılsız olduğunu öne sürdü. Fenercioğlu, yapılan tüm sosyal tesis ve müştemiliyatının müvekkili Kılınç tarafından site yönetiminin bilgisi dahilinde yapıldığını iddia ederek, ''Belediyenin aldığı karar bize tebliğ edilince yıkıma başlama kararı aldık. Yıkım için daha önce geldiğimizde bir kaç kez site yönetiminin ve adamlarının sert tepkisi ile karşılaştık. Bu nedenle Kaymakamlığa müracaat edip, jandarma ile yıkımı gerçekleştirdik. Yıkımı yapmasaydık kanunlar karşısında bizde suçlu duruma düşerdik' dedi.