Gaziantep'teki Suriyelilerin durumları hakkında bilgi almak üzere Gaziantep'e gelen UNESCO yetkilileri, yaptıkları incelemelerin ardından değerlendirme toplantısı düzenledi.
Şehitkamil Kültür ve Kongre Merkezi'nde yapılan değerlendirme toplantısına Gaziantep Vali Yardımcısı Bayezit Bestami Alkan, AFAD İl Müdürü Sinan Atakan, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu MOST İhtisas Komitesi Başkan Vekili Doç. Dr. Akif Kireçci, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İhtisas Komitesi Üyesi Prof. Dr. Aylin Görgün Baran, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu MOST İhtisas Komitesi Üyesi Cengiz Bucak, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Somut Olmayan Kültürel Miras İhtisas Komitesi Üyesi Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer Uzunel ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Genel Sekreter Vekili Sema Dinçer katıldı.
Toplantıda konuşan UNESCO Türkiye Milli Komisyonu MOST İhtisas Komitesi Başkan Vekili Doç. Dr. Akif Kireçci, yapılan çalışmaların kendisini çok mutlu ettiğini belirterek, "Türkiye'nin Gaziantep'te verdiği hizmetler hakikaten çok büyük bir özveriyle, çok başarılı bir organizasyonla, insanüstü gayretlerle hayata geçirilmiş. Suriye'den gelen geçici sığınmacıların yaşadığı şartlar ve kamplar, tabi hiçbir şekilde insanı vatanıyla kıyaslanamayacak bir ortam, herhalde dünyada da örneği olmayan bir kamp ortamıdır. Bu anlamda zannediyorum birtakım kamplar dünyada standart tespit edilmesi için ilerde referans olacak diye ümit ediyorum. Öncelikle ben buralarda çalışan, bu imkanları sağlayan devletimize, özverileri ve fedakar çalışmaları için hem komitemiz adına hem de ülkemiz adına çok büyük teşekkürlerimi sunuyorum" dedi.
Gaziantep'te bulunma sebeplerini anlatan Kireçci, "Burada bizim bulunmamızdaki temel sebeplerimizden bir tanesi de buradaki problemli konuları, yapılanları ve belki de yapılanamayanları dünya kamuoyuna takdim etmek, uluslar arası UNESCO Komisyonu'na taşımak. UNESCO'nun da MOST Komitesinin temel çalışma alanı olan şey 'göç'. Burada korkunç bir göç yaşanıyor. İnsanlar evlerinden, yurtlarından, yaşadıkları bölgelerden atılmışlar. Bu birinci konumuz. Bunun temel sebebi de savaşın olması. Böylesi anlamsız bir savaşla, muhtemelen hızlı bir şekilde neticelendirilmesini beklediğimiz bir iç kriz ile bu insanlar kendi yurtlarından edilmişler, buraya geliyorlar. Barış, bir insan hakkıysa bunun da bilinçli bir şekilde insanların elinden alındığını görüyoruz. Yine bu göç ve savaş dolayısıyla insanların herkes için olan eğitim hakkına ulaşamadığını görüyoruz. Sağlık hizmetlerine erişimin sağlanamadığını görüyoruz. Ama bunlar kamplar için değil, genel olarak bu göçün getirdiği şeydir. UNESCO'nun temel ilgi alanlarında dünyayı ve çevreyi korumak, barışı, diyaloğu sağlamak, insanlık mirasını korumak, ifade özgürlüğünü sağlamak ve iletişim haklarını temin etmek var. Bütün bunlardan savaş dolayısıyla insanlar mahrum kalmışlar ama biz gördük ki bu ziyaretlerimizde, bunlar başka bir ülke tarafından hiç mecbur olmadıkları halde ülkemizdeki geçici sığınmacılara mümkün olduğu kadar sağlanmış. Dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar bu imkanlar sağlanmış. Bunları görünce biz çok memnun olduk. Örneğin birçok insana sağlık hizmetleri veriliyor. Bu çok önemli bir konudur. Hatta o kadar ki gerekli olmadığı halde tedavi olmak isteyen insanların hikayelerini duyduk. Tüp bebek isteyen çiftlerin taleplerini dinledik. Yani tüp bebek istenebilecek kadar bir ortam sağlanmışsa geçici sığınmacılara, bunlara herhalde önemli bir hizmet veriliyordur diye düşünüyorum. Yetişkinler için yine aynı şekilde eğitim ortamlarının sağlandığını gördük. Kadınlara, genç kızlara, çocuklara değişik platformlarda eğitimler veriliyor. Çocukların ilkokul ve ortaokul eğitimlerinin bir biçimde sağlanmaya çalışıldığını gördük. Bunlar yapılırken Suriye'den gelen öğretmenlerin gönüllü olarak değerlendirildiğini, yüksek eğitimli insanların öğretmen olmazsalar bile eğitim faaliyetlerine destek verdiklerini gördük. Daha ilginç ve güzel bir uygulama olarak dezavantajlı gruplara bile burada bir takım insani yardımlar yapıldığını, örneğin tekerlekli sandalye verildiğini tespit ettik. Bunların hepsi UNESCO'nun temel değer ve prensipleriyle örtüşen uygulamalardır. Bunlar uluslar arası UNESCO toplantılarında da gündeme getirilecektir" diye konuştu.
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Toplumsal cinsiyet Eşitliği İhtisas Komitesi Üyesi Prof. Dr. Aylin Görgün Baran da, Gaziantep'te şimdiye kadar Suriyeliler için yapılan çalışmaları çok başarılı bulduğunu kaydederek, "Burada sunulan hizmetler, kendi ülkemizin bütçesi ve imkanları ölçüsünde bakıldığında son derece gelişkin ve neler yapılması gerekiyorsa yapılmış durumdadır. Valilik yetkililerinin bu konuda göstermiş oldukları çabalara, çalışmalara, yaptıkları katkılara teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Gaziantep Vali Yardımcısı Bayezit Bestami Alkan ise, "Türkiye'nin bu çabaları bütün dünya ulusları tarafından bilinmesi gerekir. Umarım bu savaş en kısa zamanda biter ve misafirler de kendi ülkelerine dönerler" ifadelerini kullandı. - GAZİANTEP
Son Dakika › Güncel › Unesco Heyetinden Türkiye'ye Övgü - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?