Tutuklu gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül için, tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi önünde meslektaşları tarafından başlatılan 'Umut nöbeti' 18. gününe girdi.
Gazeteciler Orhan Atasoy ve eşi Okşan Atasoy ile CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer sabah nöbetini, Ergin Konuksever, Özgür Erdem ve Gökçe Fırat da öğleden sonraki nöbeti tutan gazeteciler oldular.
Gazeteciler Orhan Atasoy, Okşan Atasoy, Utku Çakırözer, Ergin Konuksever, Özgür Erdem ve Gökçe Fırat, tutuklu gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül'e destek olmak için tutuklu bulundukları Silivri Cezaevi önünde başlatılan 'Umut nöbeti'nin 18. gününde nöbet tutan meslektaşları oldular.
Sabah 11.00-12.00 nöbetini, karı-koca gazeteciler Orhan Atasoy ve Basın Konseyi Yüksek Kurulu Üyesi olan Okşan Atasoy tuttu. Orhan Atasoy ve eşi Okşan Atasoy'un nöbetine daha sonra Cumhuriyet Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni ve CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de katıldı.
'ÖZGÜRLÜKLERİNE KAVUŞMALARI UMUDUYLA OTURUP BEKLİYORUZ'
Can Dündar ve Erdem Gül'ün birer sembol olduğunu belirten Okşan Atasoy, "Dünyanın bütün gözü burada, bu sembole bakıyorlar. Uluslar arası basın kuruluşlarının gözü kulağı burada, onlar da umut nöbetindeler. Çünkü habercilik evrensel. Burada habercilik yargılanıyor, onun için dünyadaki basın örgütleri de bu yargılanmaya bizlerle birlikte izliyorlar. Umudumuz, en kısa sürede arkadaşlarımızın, meslektaşlarımızın özgürlüklerine kavuşmaları. Bu umutla oturup bekliyoruz" dedi.
Eşi ile birlikte nöbet tutan Orhan Atasoy ise "Her şeyden önce bu şerefli nöbeti devraldığımız için büyük mutluluk duyuyoruz. İçerideki arkadaşlarımız tutuklular, aslında onlar tutuklu değil, tutuklu olan mesleğimiz, gazeteciliktir. Dileğimiz bir an önce onların özgürlüğüne kavuşması" diye konuştu.
CHP MİLLETVEKİLİ UTKU ÇAKIRÖZER DE 'UMUT NÖBETİ'NDE
Atasoy'ların tuttuğu nöbete sonradan katılan CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, meslektaşlarıyla, dostlarıyla burada bulunmak zorunda olmanın bir demokrasi utancı olduğunu belirterek, "İçeride gazetecilerin olması Türkiye'nin, demokrasinin ayıbı. Bir an önce bu ayıptan kurtulmamız lazım, bir an önce arkadaşlarımızın serbest bırakılmaları gerekli. Bizin arkadaşlarımız ne casus ne terör örgütü üyesi ne de devletin sırlarını ifşa eden kişiler. Onlar sadece halkın bilgilenme hak ve özgürlüğünü savunan gazeteciler. Yaptıkları da gazetecilikten ibarettir. Bir an önce özgürlüklerine kavuşmaları gerekir, Türkiye'nin bu ayıptan bir an önce kurtulması gerekir. Birkaç yıl önce içerideki tutuklu gazeteci sayısı yüzlere ulaşmıştı. Çıkan kanunlarla sonra bir düşüş yaşandı, şimdi görebildiğimiz kadarıyla yeniden bir çıkış sürecine girdi. 20'lerin altına düşmüşken tekrar 31 veya 32'ye çıktı" dedi.
Utku Çakırözer, daha sonra cezaevine gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu ile birlikte tutuklu gazeteciler Can Dündar, Erdem Gül, Hidayet Karaca ve Mehmet Baransu'nun da aralarında bulunduğu 6 gazeteciyi ziyaret etmek için cezaevine girdi.
Öğleden sonraki nöbeti ise üç gazeteci devraldı. Türk Solu Gazetesi Sahibi ve Yazıişleri Müdürü Özgür Erdem, Türk Solu Gazetesi'nin başyazarı Gökçe Fırat ve gazeteci Ergin Konuksever, 12.00-16.00 nöbetini tuttular.
GAZETECİ FIRAT: ERDOĞAN İLE SÜREN DAVAMIZDA 2 YIL CEZA ALDIM
Tutsak gazeteciler için cezaevi önünde olduklarını belirten gazeteci Gökçe Fırat, "Şu anda burada nöbet tutuyor olsak bile çok kısa bir süre sonra biz de içeride tutuklu olacağız. Çünkü benim de Tayyip Erdoğan ile süren 6 tane davam var. Bir tanesi geçtiğimiz hafta sonuçlandı, 2 yıl ceza çıktı. Muhtemelen yakında bu kampüsün biz de içinde olacağız. Biz umudumuzu koruyoruz. İçerideki meslektaşlarımıza destek için umut nöbetindeyiz. Cumhurbaşkanı'na Başbakanlığı döneminde hakaretten 2 yılın üzerinde bir ceza aldım, ertelenmedi. Şimdi bunun gibi benim 6 tane daha davam var. Bir kısmı Başbakan'a, bir kısmı Cumhurbaşkanı'na hakaretten. Onlar peşpeşe sonuçlanacak" dedi.
BASIN KONSEYİ'NDEN 'UMUT NÖBETİ' AÇIKLAMASI
Öte yandan 'Umut Nöbeti'ni organize eden Basın Konseyi yazılı bir açıklama yaptı. Belirledikleri listenin dışında kişilerin cezaevi önüne gittikleri belirtilen açıklama şöyle:
"MİT TIR'ları haberleri nedeniye tutuklanan gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül için ilk gün gazeteci Mete Akyol'un tuttuğu 'umut nöbeti' organizasyonunu, ilk dakikalarından itibaren Bakın Konseyi üstlenmiş, gelişmeleri gün gün kamuoyu ile paylaşmıştır.
Bu eylemin amacı; Silivri Cezaevi önünde guruplar yığmak değildir. İsteyen gazeteci, yazar ve düşün insanlarının, bir veya ikişer kişilik guruplar halinde, birkaç saat de olsa, bir düzen içinde, sembolik nöbet tutmalarını sağlamaktır. Bu eylemle, gazetecilerin tutukluluklarına herkesin dikkatini çekmek, onların yanında olduğumuzu söylemek, özgürlükleri için umudumuzu yitirmeden, sonuna dek direnmektir. Oluşturulan nöbet çizelgesi, başvurular dahilinde hazırlanmaktadır. Bu kapsamda nöbete gidenler, bazen yanında liste dışı insanlar da getirmektedir. Basın Konseyi'nin çizelgesi dışında Silivri Cezaevi önünde nöbet tutanlardan ve mücadele kırıcı sözler sarf edenlerden Basın Konseyi sorumlu değildir. Basın Konseyi, dün olduğu gibi bugün de parmaklıklar arkasında tek bir gazeteci kalmayana dek mücadelesine devam edecektir" - İstanbul
Son Dakika › Güncel › Umut Nöbeti 18. Gününde - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?