Ufuktaki Yeni Türkiye Gençlik ve Geleceği" Sempozyumu

AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay, İslam coğrafyasındaki İslami hareketlerin siyaset alanındaki çalışmalarını analiz ettiğini belirterek, "Biz AK Parti olarak hamd olsun, çağı iyi okuma gayretinde olduk, kuruluşunda ve ilk iktidar olduğunda iyi strateji kurduk. İçe kapanmadık özgürlükçü ve demokratik bir bakış geliştirdik." dedi.

Vuslat Platformu ve Çekmeköy Belediyesince Abant'taki bir otelde düzenlenen "Ufuktaki Yeni Türkiye Gençlik ve Geleceği" sempozyumunun ikinci gününün açılış konuşmasını gerçekleştiren Atalay, gençlik konusunun her ülke için bir beka sorunu olduğunu söyledi.

Gençliğe yapılan her yatırımın her daim en değerli ve en kalıcı yatırım olduğunu vurgulayan Atalay, "Bunun için iki politikanın iyi geliştirmesi gerekir, bunlar eğitim ve aile politikalarıdır. Gençlik dendiğinde aklıma hep idealizm kavramı gelir. Gençlik bir ideal peşinde olmazsa olmaz. Bu gençlikte başlar, geç zamanlarda kolay değildir. Bir insanın kendisini aşan, hayatını feda edebileceği bir hayatı hedefi yoksa kendi hayatının da hiçbir değeri yoktur. Gerçekten bu hayat böyledir. Günümüzde gençlik daha aceleci, sabırlı değil. Kısa sürede çok şeye sahip olmak istiyor. Çabuk zengin olmak, çok harcamak, bürokraside çabuk makamlara yükselmek istiyor. Bizim hükumet dönemi belki bunlara biraz yol açtı. Fazla emek vermeden çok şeye sahip olmayı isteyen bir gençlik var. Bu büyük bir problemdir." diye konuştu.

"Müslüman burjuva bir hayatı görüyorum"

"Türkiye'de Müslüman burjuva diye bir hayatı görüyorum." diyen Atalay, "Genel olarak da gençler olarak da fazla saltanatlı yaşayan, çok kazanan çok harcayan, israfı olan bir Müslüman burjuva kesimi ve gençliğini görüyorum. Bunu çok sorunlu görüyorum, sıkıntılı bir meseledir." ifadelerini kullandı.

Atala, İslam coğrafyasındaki İslami hareketlerden siyaset yapanları araştırarak analizler yaptığını belirterek şunları kaydetti:

"Türkiye'de bizim geliştirdiğimiz siyasi oluşum olan, İslamcı gelenekten Milli Görüşün devamı olarak gelen AK Parti'yi de bakmaya çalışıyorum. Hangisi başarılı oldu, niye oldu, niye olmadı diye inceliyorum. İslam coğrafyasında, İslami hareket olarak başlayan birikimlerden siyaset yapanlarını veya iktidara gelerek devlet yönetenleri de iyi değerlendirmek gerekiyor. Benim kendi bakışım, hepsini başarısız görüyorum. Türkiye'de biraz başarılı görüyorum, tam değil. İndo Pakistan'da yüzde 3 oy aldılar. Müslüman Kardeşler hep kıyıma uğradı. Şimdi de Mısır'ın halini biliyorsunuz. Biz AK Parti olarak hamd olsun, çağı iyi okuma gayretinde olduk, kuruluşunda ve ilk iktidar olduğunda iyi strateji kurduk. İçe kapanmadık özgürlükçü ve demokratik bir bakış geliştirdik. Dünya bize dedi ki, 'Bunlar hem Müslüman, muhafazakar hem de demokrat özgürlükçü. İnsana ve insan haklarına değer veriyorlar'. İslam dünyasındaki aydınlar da Türkiye'yi örnek olarak gösterdi.

Günümüzde en büyük hastalıklardan birisinin ırkçılık olduğunu vurgulayan Atalay, bugünün ortamında ırkçılığın ümmetin başında bir bela olduğunu dile getirdi.

Kendisinin bir siyasetçi ve siyasi iktidarın içinde olduğunun altını çizen Atalay, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu partinin 12 yıllık bakanlığını yaptım. Eğitim politikalarında verimimiz yüksek değil. Müfredata giremedik. 8 yıllık o ilkel eğitim sistemini değiştirdik, o iyi bir gelişmedir. Eğitimde özgür bir alan açtı. Çocukların eğitimini geliştirdi. Ama üniversite kesiminde hiç bir şey yapmadık. Aynen o 8 yıllık eğitim kadar ilkel bir YÖK sistemi var, devam ediyor ve üniversiteleri öldürüyor. Bugün üniversitelerimiz dünya yarışında en gerilerde. Bugünkü sistemle üniversitelerimiz gençlerimizi geleceğe yetiştiremiyor."

Türkiye ve yurtdışından yaklaşık 500 kişinin katıldığı sempozyum, yarın sonra erecek.