Türkiye'nin 'toplu Ulaşım' Yasasına İhtiyacı Var

Sektörlerin sorunlarını tespit etmek, temsilcilerinin de katılımlarıyla çözüm önerileri geliştirmek ve takipçisi olmak amacıyla çalıştaylar düzenleyen Kocaeli Ticaret Odası (KOTO), 5. programını 17. Meslek Komitesi bünyesinde faaliyet gösteren 'karayolu yolcu taşımacılığı' sektöründe gerçekleştirdi. Kocaeli Ticaret Odası Başkanı Necmi Bulut'un, KOTO Yönetim Kurulu Üyeleri Halil Baylam, Cafer Kozluca, Meclis Üyesi Ali Polat, 17. Meslek Komitesi Üyesi Musa Karabalık ile birlikte ev sahipliği yaptığı programa; Türkiye Karayolu Yolcu Taşımacılığı Meclisi Başkanı Mustafa Yıldırım, Tüm Otobüsçüler Derneği Başkanı (TODER) Tahsin Yücefer, TÜRSAB Yedigöller Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Aytekin Şahinbaş, Kocaeli Minibüsçüler ve Otobüsçüler Odası Başkanı Mustafa Kurt ile sektör temsilcileri katıldı.

SEKTÖRÜN HARİTASI ÇIKARTILACAK

Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Başkan Bulut, KOTO olarak TOBB bünyesinde kurulan Sektör Meclislerinden daha fazla faydalanma arzusunda olduklarını ifade ederek, toplantıların tüm sektörlere yayılarak devam edeceğini söyledi. Elde edilecek çıktıların da rapor haline getirilerek ilgili tüm kurum ve kuruluşlarla da paylaşılarak takipçisi olunacağını vurgulayan Bulut, "Bildiğiniz üzere ülkemizde şehir içi ve şehirlerarası yapılan yolcu taşımacılığının % 90'ından fazlası, yük taşımacılığının ise % 90'ına yakın bölümü karayolu ağırlıklı gerçekleşiyor. Gerek ticaret gerekse sosyal hayatımız için büyük önem arz eden sektörümüzün sorunlarının haritasını çıkartarak takipçisi olacağız" dedi.

YILDIRIM: GÜCÜMÜZÜN FARKINDA OLMALIYIZ

Türkiye Karayolu Yolcu Taşımacılığı Meclisi Başkanı Sayın Mustafa Yıldırım ise konuşmasında sektör için önemli noktalara vurgu yaptı. Karayolu yolcu taşımacılığının, havayolu karşısında her geçen gün kan kaybettiğini söyleyen Yıldırım, bunun çözümünün ise karayolu taşımacılığındaki maliyetlerin azaltılması ve 'toplu ulaşım yasası' olduğunu ifade etti. Sektör temsilcilerinin ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte hareket etmesinin sektörün geleceği için hayati önem taşıdığını söyleyen Yıldırım, "STK'ların en zayıf olduğu sektör karayolu taşımacılığı. İşverenler, emekçiler ve aileleriyle birlikte 21 milyon kişiye temas ediyoruz. Kendi gücümüzün farkında olmalıyız. Eğer biz birleşirsek ve güçlü bir yapı oluşturursak açamayacağımız kapı, çıkartamayacağımız yasa yoktur" dedi.

'ULAŞIM SİSTEMLERİ BİRBİRİNE ENTEGRE EDİLMELİ'

Türkiye'nin ulaşımda büyük mesafeler kat ettiğini, özellikle karayolu yatırımlarıyla birlikte yolların daha güvenli ve konforlu hale geldiğini belirten Yıldırım, buna karşın son 10 yılda 7 kat büyüyen havayolu ulaşımının karayoluyla entegrasyonunun sağlanamamasının uzun mesafe firmaları için 'iflasa sürükleyici' boyutta olduğunu söyledi. Karayolu ulaşım sektöründe maliyetlerin de her geçen gün arttığını ancak doluluk oranlarının azaldığını ifade eden Yıldırım, "Taşıma sistemleri geliştirilirken hepsinin geleceğinin düşünülmesi lazım. Biz hiçbir sektörün gelişmesine karşı değiliz. Ama karayolu taşımacılığının da düşünülmesi lazım. Tüm ulaşım sistemlerinin birbirine entegrasyonu ve geleceği için Türkiye'nin 'toplu ulaşım' yasasına ihtiyacı var" dedi.

TOPLANTIDA KONUŞULAN KONULAR

Çalıştayın ikinci bölümünde katılımcılardan gelen görüşlere yer verildi. Sektör temsilcileri ağırlıklı olarak; İzmit – İstanbul seferi yapan araçların 3. Köprü kullanımının zorunlu olması, köprü geçiş ücretinin yüksek olması ve mesafenin uzaması sebebiyle maliyetlerin artması, toplu taşıma araçlarının mazota ödedikleri KDV ve ÖTV oranlarının çok yüksek olması, muayene randevularının geç verilmesi, köprü geçiş cezalarının yüksekliği konuları üzerinde görüşlerini açıkladı.