Deprem sonrası Van'ın Erciş İlçesi'nde bulunan Zilan Vadisi'nde incelemelerde bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Mimarlik Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Onur Köse, bölgede jeotermal enerjiye rastlandığını ve değerlendirimesi halinde 100 bin nüfuslu bir bölgenin ısınmasını sağlayabileceğini ifade etti.
Van ve Erciş İlçesi'nde 23 Ekim ve 9 Kasım 2011'de meydana gelen 7.2 ve 5.6 büyüklüğündeki 2 depremde 644 kişi yaşamını yitirirken, deprem sonrası bilim insanları yeraltı kaynaklarını araştırmaya başladı. Van havzasının jeotermal enerji bakımından oldukça zengin olduğunu belirten YYÜ Mimarlik Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Onur Köse, öğrencileriyle birlikte deprem sonrası ortaya çıkan jeotermal enerji kaynaklarında incelemelerde bulundu.
YENİ KAYNAKLAR ORTAYA ÇIKTI
Erciş İlçesi'nin Zilan Vadisi bölgesinde incelemeler yapan Yrd. Doç. Dr. Köse, su sıcaklıklarını ölçerek, jeotermal enerji kaynaklarının başta elektrik enerjisi olmak üzere, ısınma, seracılık, endüstriyel ısıtmacılıkta, soğutmacılıkta, kurutmacılıkta, konservecilikte, kimyasal madde üretiminde, kağıt ve tekstil sanayinde kullanılabileceğini ifade etti. Deprem sonrası bölgede birçok yeni jeotermal kaynağın ortaya çıktığına dikkat çeken Köse, bunun normal bir durum olduğunu ifade etti. Köse, "Mevcut kaynaklarla bölgede nüfüsu 100 bini aşan ilçe merkezleri ısıtılabilir. Ancak hala Erciş İlçesi neden bu kaynaktan faydalanmıyor anlam veremiyorum. Jeotermal kaynaklar kullandığı taktirde, bölgede 6- 7 ay süreli kış boyunca kullanılan fosil yakıtların oluşturduğu hava kirliliklerinin önüne geçmek mümkün olabilecektir." dedi.
Jeotermal enerji kaynaklarının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de deprem üreten faylar veya volkanik yapılarla birlikte ortaya çıktığını anlatan Yrd. Doç. Dr. Köse, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye elektirk enerjisinin yüzde 70'ni yurtdışından temin edilen doğalgaz kaynaklarından karşılıyor. Eğer yeraltı enerji potansiyelleri açığa çıkarılarak ülke ekonomisine kazandırılırsa, ülkemizin enerji alanında dışa bağımlılığının önüne geçilmesinde önemli bir katkı sağlayacaktır. Başta Bitlis ve Van olmak üzere Ağrı, Erzurum, Muş, Bingöl, Elazığ ve Erzincan gibi Türkiye'nin doğusundaki birçok il jeotermal kaynaklar açısından zengindir. Özellikle Nemrut ve Süphan gibi çok sayıda büyük ve genç volkanik yapıları bünyesinde bulunduran Bitlis, Van ve Ağrı illerinde jeotermal kaynakların elektrik veya ısı enerjisi üretime geçebilecek aşamaya henüz getirilememesi ise oldukça üzücüdür. Ayrıca Türkiye'nin batısında yılda 100'ün üzerinde jeotermal amaçlı derin kuyu özel teşebbüs tarafından açılıyor. Fakat Bitlis ve Van'da olduğu gibi enerji üretme açısından yüksek potansiyele sahip bazı alanları kapsayan Türkiye'nin doğusundaki illerde, kalkınma öncelikli iller olmasına rağmen, yılda bir tek kuyu bile açılmıyor."
Jeotermal enerji potansiyeline sahip olan bölgede nüfüsu 100 bini aşan başlıca ilçe merkezlerini ısıtabileceğini anlatan Yrd. Doç. Dr. Köse şunları kaydetti:
"Diğer taraftan, 40 km kuzeyinde 100 derece sıcaklıkta kaynakları akış veren 100 bin nüfuslu Erciş ilçesinin neden hala şehir ısıtmacılığında ve seracılıkta bu kaynaklardan istifade etmediğine anlam vermek mümkün değildir. Bu durumuyla bölgedeki söz konusu il ve ilçe merkezlerinde 6- 7 ay süreli kış boyunca kullanılan fosil yakıtların oluşturduğu hava kirliliklerinin önüne geçmek mümkün olabileceği gibi, hane başına ayda 100 TL maliyeti geçmeyen ısı enerjisi elde etmek mümkün olabilecektir." - Van
Son Dakika › Güncel › Türkiye'nin Jeotermal Enerji Üretiminde Doğu Anadolu Faktörü - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?