Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı Nesrin Afşar Çelik, "Daha çok adalet üzerine düşünür, daha çok adalet taleplerinin üzerine gidersek, inanıyorum ki toplumdaki birçok sosyal sorun gibi kadın erkek üzerinden tanımladığımız sorunlarımızı da mutlaka aşacağız" dedi.
Çelik, Entelektüel Bakış Derneğinin (EBADER), Borsa İstanbul sponsorluğunda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının desteğiyle hayata geçirdiği "Türkiye Kadın Araştırmaları Projesi: Kadınlar Baş Tacımızdır" projesinin Borsa İstanbul'daki tanıtım toplantısına katıldı.
Buradaki konuşmasında, kadın hak ve hukuku ile aile kavramları üzerine değerlendirmelerde bulunan Çelik, özellikle 1980'lerde başlayan süreçte, kadın cinsiyeti üzerinden üretilen söylem ve politikaların aile içine de yansıya ciddi bir çatışma ürettiğini söyledi.
Avrupa'da ve Türkiye'de boşanma oranları ile evlenme yaşının yükseldiğini, evlenme ve çocuk sahibi olma oranlarının azaldığına işaret eden Çelik, "İstatistikler bize evlilikler ve aile konusunda hiç iç açıcı rakamlar sunmuyor" ifadesini kullandı. Türkiye'nin de bu yönde ilerlemesinden endişe duyduklarını belirten Çelik, "Bu tablo, ne kadın ne erkek için hele hele çocuk için hiç de umut vaat eden, güzellik vaat eden bir tablo değil" dedi.
Çelik, kamu politikalarını üretenler ve uygulayanların, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının önceliğinin aile olması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Aile sağlıklıysa, aile fonksiyonlarını icra edebiliyorsa oradan sağlıklı bireyler neşet ediyor. Çocuk, anne tarafında yetiştirilir, değerler çocuğa anneden aktarılıyor. Şikayet ettiğimiz bir sürü kabul, geleneksel kabuller annenin aktardığı kabuller. Bunun üzerinden kadın-erkek çatışması üretmenin ne kadar yanlış olduğunun altını çizmek istiyorum."
Çelik, erken evlilikte de töre cinayetinde de erkeklerden çok kadınların ön planda yer aldıklarının görüldüğünü anlatarak, ne adına olursa olsun insan onuruna karşı olan, topluma zarara veren tüm kabuller ve değerlerle mücadele edilmesini istedi. Çelik, kadın erkek çatışması üreterek başarı elde edilemeyeceğinin görülmesi gerektiğini aktardı.
Kadın ve erkeğin bir bütünün iki yarısı olduğuna değinen Çelik, şunları söyledi:
"Kadındaki bir sürü fıtri vasıf, erkekte yoktur, erkekteki fıtri vasıflar da kadında yoktur. Fakat şunu da görmek zorundayız modern insan kadın olsun, erkek olsun ortak bir cinsiyete doğru ilerliyor. Fıtri vasıfları köreliyor, erkekler kadınlaşıyor, kadınlar erkekleşiyor. Bu, insanlık adına bir başarı değildir. Bunları çok doğru görmemiz lazım, çok doğru tespit etmemiz lazım. Çok doğru uygulamalar, politikalar ancak öyle üretebiliriz."
Türkiye'de mevcut durum itibarıyla yasal düzlemde eşitsizlik sorunu olmadığını kaydeden Çelik, eşitlikten öte adalet arayışında olunması gerektiğini dile getirdi.
Çelik, "Daha çok adalet üzerine düşünür, daha çok adalet taleplerinin üzerine gidersek, inanıyorum ki toplumdaki birçok sosyal sorun gibi kadın erkek üzerinden tanımladığımız sorunlarımızı da mutlaka aşacağız. Yeter ki kadın olarak da erkek olarak da adalet talep edelim. Bunu herkes için talep edelim, her birimiz için talep edelim. Ancak orada çok ihtiyacımız olan barış, huzur, mutluluk ve sağlıklı nesiller inşallah orada neşet edecektir" değerlendirmesinde bulundu.
Yavuz: "Kadınların büyük bir sessiz koro olduğunu düşünüyorum"
AK Parti MKYK Üyesi Prof. Dr. Edibe Sözen Yavuz ise kadınların başarılı yönleriyle de anılmaları gerektiğini belirterek, "Kadınların değeri, gerçekten hak ettiği ölçüde bu topluma yansımalı" dedi.
Kadının sosyal hayata, siyasete, ekonomiye katılımında hala önyargılar olduğuna değinen Yavuz, bu önyargıları aşmak için çok daha fazla mücadele etmek gerektiğini söyledi. Kadınların toplumdaki gerçek itibarını sağlayabilmek için yeni kamuoyları oluşturulmasını isteyen Yavuz, kadın hakları ve eşitliğinde yasal olarak AB düzeyine gelindiğini, ancak uygulamada hala sorunlar olduğunu ifade etti.
Yavuz, eğitim, sağlık ve istihdam şartlarında temel olarak eşitlik sağlanmasının önemli olduğunu dile getirdi.
Eşitsizlikler konusunda itirazların daha yüksek sesle yapılması gerektiğinin altını çizen Yavuz, "Kadınların büyük bir sessiz koro olduğunu düşünüyorum. Bu sessiz koro, bir gün gerçekten çok güzel şarkılar söyleyecek. Çok güzel besteler yapacak. Toplumu yeniden inşa edecek. En önemlisi insanlığı yeniden inşa edecek" diye konuştu.
Ünlü: "Kadınlar, rollerini etkin olarak üstlenmeli"
EBADER Başkanı Gülten Erdem Ünlü de kadının sevgi, merhamet, anlayış, hoşgörü ve şefkat duygularının en güçlü tecellisi olduğunu anlattı. Bu özellikleriyle kadınların, toplum dokusu içine girerek çekirdek aile yapısı ve gerekse sosyal hayatın içinde her yönüyle varolması gerektiğini belirten Ünlü, "Bu rol etkin olarak üstlenildiğinde, toplumun sosyokültürel, manevi ve ahlaki gelişimi çok hızlı olacaktır" dedi.
Toplumdaki birçok sosyal yaranın temelinde, kadının üstlenmesi gereken rolleri çeşitli sebeplerden dolayı yerine getirememesinin olduğunu bildiren Ünlü, modern toplumun en önemli gereklerinden biri olan eğitimin, üretken ve kaliteli bir yaşam için ön koşul olduğunu dile getirdi.
"Eğitim, cinsiyetler arasındaki eşitsizlikleri en aza indirecek anahtar bir kurumdur" diyen Ünlü, kadınların toplumsal yaşamdaki ikinci konumlarından sıyrılmaları için belli bir eğitim düzeyine ulaşabilmelerinin sağlanması gerektiğini ifade etti.
Ünlü, "Sağlık hizmetlerinden faydalanmada, iş gücüne katılımda, çalışma hayatında var olmalarında, siyasette ve yönetici olarak karar alma mekanizmalarına katılımda, Türk kadınının kat etmesi gereken çok önemli mesafeler olduğunu hepimiz biliyoruz" ifadesini kullandı.
Kadının mutlu ve sağlıklı bir hayat sürebilmesi, her türlü baskı ve zorbalıktan uzak tutulması, hak ettiği saygıyı görmesinin en önemli hedeflerinden olduğuna değinen Ünlü, "Temel hedefimiz, Türkiye'de kadına verilmesi gereken değeri ve itibarı olması gereken seviyeye yükseltmektir. Bu yolda aile kurumunda kadının önemsenmesini sağlamak, aile kurumunu korumak, güçlendirmek, mutlu ve bilinçli kadınlar yetiştirmek ve bunun neticesinde de mutlu aileler ve medeni bir toplum modeli oluşturmaktır" şeklinde konuştu.
Toplantıda sanatçı Kibariye'ye, sanat yaşamının 40. yılı dolayısıyla Müsteşar Çelik tarafından plaket verildi. Projeye katkılarından dolayı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Önal İnaltekin, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun eşi Gül Mutlu, Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Dizdar, Davranış Bilimleri Uzmanı Aşkım Kapışmak, Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, sanatçı Bora Gencer ve Deniz Akkaya'ya da teşekkür plaketi takdim edildi. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › Türkiye Kadın Araştırmaları Projesi: 'Kadınlar Baş Tacımızdır' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?