Türkiye, Paris Anlaşması'nı 2016 yılında imzalamış ancak onaylamamıştı. Ekim ayında Meclis'in açılmasıyla gündeme alınacak olan anlaşmanın milletvekillerine sunulup kabul edilmesiyle, karar UNFCCC (BM İklimDeğişikliği Çerçeve Sözleşmesi) Sekretaryasına iletilecek ve böylece Türkiye resmen anlaşmaya taraf olacak.
Paris anlaşmasının hedefi, 2050'ye kadar sera gazı emisyonlarının sıfırlanması doğrultusunda ülkelerin ortak çalışmasını sağlamak ve iklimi değiştirmeyen bir dünya inşa etmek. Türkiye, dün açıkladığı Meclis gündemine alma kararıyla, yeni dünya düzeninin inşası için küresel işbirliğine katılma şansını yakalıyor. İklim kriziyle mücadele daha adil, daha temiz, daha refah içinde bir toplum ve sağlıklı bir gezegen için ülkelerin önünde bir fırsat olarak duruyor.
Türkiye ne zaman ve ne kadar sera gazı azaltım taahhüdünde bulunacağına Ulusal Katkı Beyanı çerçevesinde karar verebilir. Paris Anlaşması'nın bir yaptırım uygulama ya da belli bir emisyon azaltım seviyesini zorunlu tutma gibi bir mekanizması yok. Ancak 1,5 derece hedefini tutturmak için emisyonların azaltılması gerekiyor. Geçtiğimiz hafta yayımlanan Birleşmiş Milletler Sentez raporuna göre, Paris Anlaşması'nın 1,5 derece hedefine ulaşmak için ülkelerin iklim çabalarını acilen iki katına çıkarması gerekiyor.
48 sivil toplum kuruluşu, Change.org'da Paris İklim Anlaşmasının onaylanması için bir imza kampanyası başlatmıştı.
PARİS İKLİM ANLAŞMASI MECLİS'E GELİYOR
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, iklim değişikliğine karşı mücadelenin önemine değinerek, "Paris İklim Anlaşması'nı önümüzdeki ay Meclis onayına sunmayı planlıyoruz" dedi. Erdoğan, "Tabiata en büyük zararı kim verdiyse, doğal kaynakları kim vahşice sömürdüyse iklim değişikliğiyle mücadeleye en büyük katkıyı da onlar yapmalıdır" ifadesini kullandı.
Erdoğan, "Dünya mülteci krizine çözüm bulamadı. İklim krizinden kaynaklı göçle nasıl mücadele edecek?" diye sordu ve ekledi:
"Dünya beşten büyüktür tespitini iklim değişikliği konusuna da uyarlıyorum. Tabiata en büyük zararı kim verdiyse, doğal kaynakları kim vahşice sömürdüyse iklim değişikliğiyle mücadeleye en büyük katkıyı da onlar yapmalıdır."
Afganistan'dan yeni bir göç akını ihtimaliyle karşı karşıya olunduğunu da belirten Erdoğan, "Artık yeni göç dalgalarını karşılamaya ne imkanımız ne de tahammülümüz var" dedi
Son Dakika › Güncel › Türkiye'den iklim kriziyle mücadele için önemli adım - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?