Türkiye'de Önleme Dinlemeleri Konferansı

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Teftiş Kurulu Başkanı Yunus Nadi Kolukısa, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) telefon dinlemelerinde yaptığı usulsüzlüklere ilişkin, "Sistemi öyle bir ayarlamışlar ki dinlemeyi talep eden kolluk gücü kendisinde, karar veren hakim de kendisinde. Süreyi uzatan hakim de kendisinde. Hiçbir şekilde kaçacak bir yer yok. Sistemde hiçbir açık bırakmamışlar." dedi.

Kolukısa, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde " Türkiye'de Önleme Dinlemeleri Konferansı"nda yaptığı konuşmada, Ergenekon, Balyoz, İzmir Askeri Casusluk dosyalarının temelinde önleme dinlemeleri bulunduğunu belirtti.

Adli ve önleme olmak üzere iki şekilde dinleme kararı verildiğini anlatan Kolukısa, önleme dinleme kararlarının emniyet, jandarma ve Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) talebiyle mahkemeler tarafından çıkarıldığını dile getirdi.

Adli dinlemelerde somut bir suçun var olduğunu, önleme dinlemelerinde ise ortada bir suçun bulunmadığını, suç şüphesiyle karar çıkarıldığını anlatan Kolukısa, önleme dinlemelerinin devletin birliği ve güvenliği açısından bilgilerin elde edilmesi amacıyla yapıldığını vurguladı.

HSYK Teftiş Kurulunun 2014'te tüm dinleme kararlarının tespitlerini yaptığını hatırlatan Kolukısa, söz konusu kararları talep eden kolluk görevlilerinin ve dinleme kararlarını veren hakimlerin çoğuna FETÖ'den işlem yapıldığını ve bazılarının meslekten ihraç edildiğini bildirdi.

Kolukısa, soruşturmalar kapsamında dinlemelerle ilgili yapılan usulsüzlükleri anlatarak, kişilerin farklı kod isimlelerle terör örgütü üyesi olarak dinlendiğini aktardı.

Kolluk güçlerinin ve MİT görevlilerinin talebiyle hakimlerce önleme dinlemelerinin üç ayı geçmeyecek şekilde verildiğini ve bu sürenin en fazla üç kez uzatabildiğini ifade eden Kolukısa, kanunda bir kişinin en fazla dokuz ay dinlenebileceğinin hükme bağlandığını ancak terör örgütü faaliyeti kapsamındaki devam eden tehlikeler çerçevesinde hakimlerin üç aydan fazla olmamak üzere süreleri uzatmasıyla bir kişinin 9 aydan daha fazla sürelerde de dinlendiğini kaydetti.

FETÖ'nün dinlemelerde kumpaslar kurduğunu belirten Kolukısa, "terör örgütü üyesi" olduğu iddiasıyla bazı kişilerin birkaç yıl dinlendiğini bildirdi.

"Hakim ve savcının vazifesi adalet dağıtmak"

Anayasa değişikliğinde HSYK'nın yapısıyla ilgili de düzenlemeler bulunduğunu hatırlatan Kolukısa, HSYK'nın isminin Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) olacağını ve üye sayısının 13'e düşeceğini belirtti.

Kolukısa, sözlerini şöyle sürdürdü:

"HSYK'nın seçimle oluşması hakimler ve savcılar arasında ciddi sıkıntılar oluşturdu. Adaylar kendini anlatmak istiyor, geziyor. Bu bir hakim ve cumhuriyet savcısı için hiç olmaması gereken şeyler. Hakim ve cumhuriyet savcısının vazifesi adalet dağıtmak. Gezip propaganda yapmak, kendisini anlatmak gibi görevi de yok. Bunun çok ciddi sakıncaları olduğunu gördük. Hakim ve savcılar arasında bu konu büyük sorunlar oluşturdu. Sosyal medyayı kullanarak bazı propagandalar yapmaya çalıştılar. Bu hakimler ve savcılar içerisinde başka türlü ayrışmalara, bölünmelere, yanlış anlaşılmalara sebebiyet verdi ve bizi son derece yaraladı. Hakimler ve Savcılar Kanunu'ndaki bu değişiklik maddesi çok büyük önem arz ediyor."

HSYK Teftiş Kurulu Başkanı Kolukısa, yeni düzenlemenin seçim atmosferinin oluşturduğu yaraları ortadan kaldıracağını düşündüğüne dikkati çekti.

Katılımcıların soruları üzerine Kolukısa, "Herkes dinleniyor" şeklinde bir algı oluşturulduğunu belirtti.

Kolukısa, FETÖ'nün psikolojik bir travma yarattığının altını çizerek, Ergenekon, Balyoz, İzmir Askeri Casusluk gibi bu soruşturmalarda hedeflenen kişilerin "terör örgütü üyesi" iddiasıyla dinlendiğini kaydetti.

Yunus Nadi Kolukısa, "Sistemi öyle bir ayarlamışlar ki dinlemeyi talep eden kolluk gücü kendisinde, karar veren hakim de kendisinde. Süreyi uzatan hakim de kendisinde. Hiçbir şekilde kaçacak bir yer yok. İtiraza getirdiği zaman, hakim ve savcıyı şikayet ettiği eski HSYK üyesi de kendisinde. Sistemde hiçbir açık bırakmamışlar." değerlendirmesinde bulundu.

Konferansın sonunda Kolukısa'ya, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özen çiçek takdim etti.

Konferansa Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Abdulkadir Gürer ile öğretim üyeleri katıldı.