Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Ünal Açıklaması

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal,

"Cami dernek başkanlarının, muhtarların veya diğer dernek başkanlarının din görevlilerinin üzerinde bir kurum amiri gibi bulunması yanlıştır" dedi.

Ünal, sendikanın Malatya şubesinde düzenlediği basın toplantısında, Toplu İş Sözleşmesi ile kamu çalışanlarına yapılan zam sonucu maaşlardaki artışların daha sonradan benzine, doğal gaza ve diğer girdilere yapılan zamlarla gerilediğini savunarak, "Bunu sizlerin aracılığınızla hükümete ve yetkililere iletmekle kendimizi görevli görüyoruz" dedi.

Malatya'da din görevlileri ve müftülük çalışanlarının Hac ve Umreye gidişlerde bir sistemin, bir sıranın oluşmasını talep ettiğini belirten Ünal,

"Atama ve nakillerde işlerin biraz daha ölçülü ve adaletli bir şekilde olması noktasında arkadaşlarımızın talepleri var. Bugün en ücra köşede, 5-10 hanelik bir köyde, mezrada dahi devlet memuru sıfatı ile görev yapan din görevlilerimiz var. Maalesef bu arkadaşlarımızın lojman problemleri hala giderilemedi. Bunun, özellikle Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasındaki ortaklaşa projeyle bir an önce giderilmesi gerekiyor" diye konuştu.

Nuri Ünal, bazı yerlerde din görevlileri ile muhtar ve dernek başkanları arasındaki ilişkilerde sorunlar yaşandığına işaret ederek, "Özellikle belirtmekte fayda var ki, din görevlilerinin amiri müftülükler, kaymakamlıklar, valiliklerdir. Burada başka arkadaşlarımızın, özellikle cami dernek başkanlarının, muhtarların veya diğer dernek başkanlarının din görevlilerinin üzerinde bir kurum amiri gibi bulunması yanlıştır" ifadelerini kullandı.

Köylerde görev yapan din görevlilerinin mahrumiyet tazminatı alması için çalışmalarının sürdüğünü aktaran Ünal, "Hem kurum, hem de Hükümet yetkilileri ile bu konuda yazışmalarımız devam ediyor. Yine Diyanet İşleri Başkanlığı'nda görevli İlahiyat Fakültesi mezunu olmayan arkadaşlarımızın yararlanamadıkları 4 bin ek göstergeden faydalanmaları için mahkeme sürecimiz devam ediyor. Bunu da inşallah bu bütçe döneminde Hükümet yetkililerimiz duyar ve bu problemin de ortadan kalkmasını sağlarlar" şeklinde konuştu.

Ünal, çalışanların emekli olmak için zorlandıklarını öne sürerek, "Ortalama 2 bin lira maaş alan bir kamu çalışanının emekli olduğu gün maaşı bin 150-bin 200 liraya düşüyor. Kimse 700-800 lira gibi bir ücret düşüklüğü ile emekli olmak istemiyor. Bunun bir önce düzeltilmesi gerekir. İnsanlarımızın emekliye rahatça ayrılmaları sağlanmalıdır" dedi.

Sendikaların bir siyasi birliktelik olmadığını belirten Ünal, "Sendika olarak ve Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu olarak tek derdimiz adaletli bir sistemin oluşması. Görevde yükselme, nakillerde ve yer değişikliklerinde kamu çalışanlarının kimseyi referans göstermeden olabilecekleri bir yerin yapılmasıdır" ifadelerini kullandı.

Muhabir: Yeter Erdine

Yayıncı: Cemal Coşkun - MALATYA