Tuncelililer, Çocuk Gelin Sayısının Azlığını Eğitim Seviyesinin Yüksekliğine Bağladı

Türkiye'nin bir haftadır tartıştığı cinsel istismar ile ilgili düzenleme komisyona geri çekilirken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) araştırmasına göre, çocuk gelin oranı en düşük olduğu Tunceli'de, halk bu oranı kentin eğitim seviyesinin yüksek olmasına bağladı.TÜİK'in 2015 verilerine göre, çocuk gelinlerin en az olduğu il Tunceli olurken, bu kentte 2015'te yapılan 513 evlilikten sadece 5'inde gelinlerin 16-17 yaşlarında olduğu belirtilirken, çocuk gelin oranı yüzde 1'de kaldı. Bu oranı yakalayan başka bir şehir bulunmazken, Tuncelililer ise, bu durumun ildeki eğitim seviyesinin yüksek olmasına bağladı.

Şükrü Kılıç, ilde eğitim seviyesinin yüksek olduğunu ve kadınlara değer verildiğini belirterek, " Dersim'in kendisine özgü bir çok koşulu var. Dersim'de çocuk gelinlerin en az olarak ortaya çıkması TÜİK verilerine göre, burada okuma yazmanın çok olmasının yanı sıra bir de inançsal olarak, toplumun geçmişten günümüze kadar getirmiş olduğu bazı değer yargılarıyla da orantılı olduğunu düşünüyorum. Eskiden Cumhuriyet döneminden önce okuma yazma oranı belki bu kadar yüksek değildi ama, o günün koşullarına göre toplumun kız çocuklarına, toplumun kadınlara vermiş olduğu değer çok yüksekti. Cumhuriyet ile birlikte kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi ama, bizde gelenek ve göreneklerimize göre baktığımızda kan davası dediğimiz, birçok bölgede hala devam eden olmazsa olmaz koşulları olan değer yargılarından bizde bir kadın fesini kavganın içine attığı zaman, orada akan kan bile durur. Toplumumuzun kadına vermiş olduğu büyük bir değer var. Bunun uzantısı da günümüze kadar gelmiştir ve kız çocukları her zaman daha önde gelir ailelerde" dedi.

Şenay Kulbak ise, çocuk gelin sayısının ez az Tunceli'de olmasını ildeki eğitim seviyesinin yüksek olmasının yanı sıra, Alevi toplumunun değerlerine bağladı. Kulbak, "Okuma yazmanın yüksek olduğu bir il. Gelenekçi bir toplumdan gelmedik. Alevi bir toplumuz. Zorlama, dayatma olmadı bizim dinimizde. Biz istediğimiz bir insanla evlenebiliriz. Toplumumuzda tecavüz yok, zorlama yok" diye konuştu.

Tuncelili 66 yaşındaki Beser Kulbak da, TÜİK'in araştırmasında çıkan sonucun geçmişte de böyle olduğunu ifade ederek, "Bizim gençler küçük yaşta evlilik yapmıyor. 66 yaşındayım daha görmedim, duymadım. Gençler büyüyor, başta okula gidiyor, okuldan sonra da evlilik çağına geliyorlar. Gençler birbirini seviyor, ondan sonra rızayı anne babadan alıyorlar. Ondan sonra düğün yapılıyor. Bizim burada küçük yaşta evlilik görmedim" dedi.

Fatma Akın ise, kız çocuklarının arkasında olduklarını, kız çocukları nereye giderse gitsin okuduklarını belirterek, "Anne, baba aç kalır, susuz kalır ama yine de çocuğunu okutturur. Eskiden de öyle bir şey yoktu. Biz kızların arkasındayız. Kız çocuklarımız ezilmesin, ama oğlan çocukları için de geçerlidir" dedi.